Yeni Sayfa 10
Çevre
ve Orman Bakanlığı’nca hazırlanan ve 24.01.2007 tarih ve 26413 sayılı Resmi
Gazetede yayımlanan “Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan
Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ”
ile 17.02.2007 tarih ve 26437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Denizlerde
Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve
Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına Dair
Tebliğ”in yürütmesinin durdurulmasına ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin
15.05.2007 tarih ve 2007/1447 sayılı kararını görmek için
tıklayınız.
Yeni Sayfa 9
T.C.
D A N I ? T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2007/1447
Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen :
Vekili : Av.
Davalı
:
Çevre ve Orman Bakanlığı - ANKARA
İstemin Özeti : Çevre ve Orman Bakanlığı'nca
hazırlanan, 24.01.2007 günlü, 26413 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Denizlerde
Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve
Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ" ile 17.02.2007 günlü, 26437
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Denizlerde Balık Çiftliklerinin
Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının
Belirlenmesine İlişkin Tebliğ'de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"in iptali ve
yürütmenin durdurulması istenilmektedir.
Danıştay Tetkik Hakimi İsmet Can'ın Düşüncesi :
2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 5491 sayılı Yasayla değişik 9. maddesinin (h)
fıkrası ile Geçici 2.maddesinin birlikte değerlendirilmesinden, hassas alan
niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanlarında kurulu bulunan balık
çiftlikleriyle ilgili düzenlemenin yönetmelikle yapılması zorunluluğu
getirildiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen kanun kurallarına göre, denizlerde yapılacak balık
çiftliklerinin hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfezler ile doğal ve
arkeolojik sit alanlarında kurulması mümkün olamamak birlikte bu konuda Tebliğle
düzenlenmeye gidilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle yürütmenin durdurulmasına ilişkin istemin
kabulü gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : Dava,
Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanan 24.1.2007 günlü, 26413 sayılı Resmi
Gazetede yayımlanan "Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan
Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ"
ile 17.2.2007 günlü, 26437 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Denizlerde Balık
Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez
Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ'de Değişiklik Yapılmasına Dair
Tebliğ"in iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle açılmıştır.
2872 sayılı Çevre Kanununun 9.maddesinin h fıkrasında; "Ülkenin
deniz, yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının ve su ürünleri istihsal alanlarının
korunarak kullanılmasının sağlanması ve kirlenmeye karşı korunması esastır.
Atıksu yönetimi ile ilgili politikaların oluşturulması ve koordinasyonunun
sağlanması Bakanlığın sorumluluğundadır. Su ürünleri istihsal alanları ile
ilgili alıcı ortam standartları Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca belirlenir.
Denizlerde yapılacak balık çiftlikleri,hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve
körfezler ile doğal ve arkeolojik sit alanlarında kurulamaz. Alıcı su
ortamlarına atıksu deşarjlarına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak
yönetmelikle belirlenir." hükmü ile anılan Kanunun Geçici 2. maddesinde de; "Bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faal durumda olan işletmelere bu Kanun ve
yönetmeliklerle getirilen ek yükümlülüklerin gerçekleştirilmesi için,
yönetmeliklerin yayımlanmasından sonra, Bakanlıkça bir yıla kadar süre
verilebilir. 2872 sayılı Çevre Kanununun 9 uncu maddesinin (h) bendine aykırı
tesisler bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde kapatılır."
hükmü yer almıştır.
Yukarıda anılan kurallar birlikte irdelendiğinde Denizlerde
Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve
Körfez Alanlarının yönetmelikle belirleneceği açıktır. Bu Kanun kurallarına
aykırı olarak, davalı Bakanlıkça yönetmelik yerine Denizlerde Balık
Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez
Alanlarının belirlenmesinin tebliğ ile düzenlenmesinde hukuka uyarlık
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemlerin yürütülmesinin
durdurulmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü :
Dava, Çevre ve Orman Bakanlığı'nca hazırlanan, 24.01.2007 günlü,
26413 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Denizlerde Balık Çiftliklerinin
Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının
Belirlenmesine İlişkin Tebliğ" ile 17.02.2007 günlü, 26437 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan "Denizlerde Balık Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan
Niteliğindeki Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Tebliğ'de
Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"in iptali ve yürütmenin durdurulması
istemiyle açılmıştır.
2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 5491 sayılı Yasayla değişik 9.
maddesinin (h) fıkrasında: "Ülkenin deniz, yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının
ve su ürünleri istihsal alanlarının korunarak kullanılmasının sağlanması ve
kirlenmeye karşı korunması esastır. Atıksu yönetimi ile ilgili politikaların
oluşturulması ve koordinasyonunun sağlanması Bakanlığın sorumluluğundadır. Su
ürünleri istihsal alanları ile ilgili alıcı ortam standartları Tarım ve
Köyişleri Bakanlığınca belirlenir.
Denizlerde yapılacak balık çiftlikleri, hassas alan
niteliğindeki kapalı koy ve körfezler ile doğal ve arkeolojik sit alanlarında
kurulamaz.
Alıcı su ortamlarına atıksu deşarjlarına ilişkin usûl ve esaslar
Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." kuralı yer almıştır.
2872 sayılı Yasaya 5491 sayılı Yasayla getirilen Geçici 2.
Maddede ise, "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faal durumda olan işletmelere
bu Kanun ve yönetmeliklerle getirilen ek yükümlülüklerin gerçekleştirilmesi
için, yönetmeliklerin yayımlanmasından sonra, Bakanlıkça bir yıla kadar süre
verilebilir.
2872 sayılı Çevre Kanununun 9 uncu maddesinin (h) bendine aykırı
tesisler, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde kapatılır."
şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Çevre Yasasının, ötrofikasyon riski yüksek olan ve Bakanlıkça
belirlenecek kıyı ve iç su alanlarını "Hassas Alan" olarak tanımladığı, ülkenin
deniz, yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının ve su ürünleri istihsal alanlarının
korunarak kullanılmasının sağlanması ve kirlenmeye karşı korunması esasını
getirdiği, çevre korunması kavramı çerçevesinde denizlerin hassas alan
niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanları ile doğal ve arkeolojik sit
alanlarında balık çiftlikleri kurulamayacağını öngördüğü görülmektedir.
Yasa, yürürlüğe girdiği 13.05.2006 tarihinde faal durumda olan
balık çiftliklerinin hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanlarında
faaliyetlerini sürdüremeyeceğini belirtmek suretiyle anılan işletmelere ek
yükümlülükler getirmektedir. Ancak yasanın geçici 2. maddesi, anılan balık
çiftliklerine getirilen ek yükümlülüklerin gerçekleştirilmesi için konuyla
ilgili düzenlemenin tebliğle değil, yönetmelikle yapılmasını öngörmektedir.
Yönetmelikle, çevre kirliliğinin artmaması ve ötrofikasyon riskinin önlenmesi
için balık çiftliklerinin kurulamayacağı hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve
körfez alanların parametre ve kriterlerinin belirlenmesi, tesislerin bulunduğu
yerlerin bu özellikleri sağlayıp sağlamadığının saptanması ve sağlayamaması
halinde bu hassas alanlardan taşınması sürecine ilişkin getirilen
yükümlülüklerin bilimsel verilerden yararlanılarak ayrıntılı biçimde
düzenlenmesi gerekmektedir. Bu konudaki yönetmeliğin yayımlanmasından sonra,
Bakanlıkça bir yıla kadar verilebilecek süre içerisinde, hassas alan
niteliğindeki kapalı koy ve körfezlerde kurulu bulunan ve canlı varlık
barındıran balık çiftliklerinin özel durumu da göz önünde tutularak,
faaliyetlerinin bu alanların dışına hem çevreye hem de ekonomiye zarar vermeden
taşınması yasal zorunluluktur.
Bu durumda, denizlerde faaliyet gösteren balık çiftliklerinin,
kapalı koy ve körfez alanlarındaki faaliyetlerinin sona erdirilmesi şeklinde
yasayla getirilen ek yükümlülüklerin ayrıntılı ve kapsamlı biçimde yönetmelikle
yapılacak düzenlemelerle gerçekleştirilmesi gerekirken, yasayla öngörülmeyen ve
normlar hiyerarşisinde yönetmeliğe göre daha alt bir düzenleme olan davaya konu
tebliğle düzenlenmesinde mevzuata uyarlık görülmemiştir.
Diğer taraftan, hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez
alanlarının kirlenmeye karşı korunması ve bu kapsamda balık çiftliklerinin
kurulamayacağı hassas alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanlarının
belirlenmesi ve bu alanlar dışında faaliyet gösterebilecekleri yerlerin tespit
edilmesinin, ülkenin turizmi, su ürünleri istihsali, çevre korunması, deniz
ulaşımı gibi yönleriyle çok büyük önem taşıması karşısında, davalı idarece bu
alanlara ilişkin düzenlemenin tebliğle yapılmasının, yasanın
gerçekleştirilmesini öngördüğü amaca ulaşmada uygun ve etkin hukuksal aracın
kullanıldığı şekilde de kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanunu'nun 27. maddesinin 2. fıkrası uyarınca dava konusu işlemlerin
yürütmesinin durdurulmasına 15.05.2007 gününde oybirliğiyle karar
verildi.