ÖZET: Eğer 1/1000 ölçekli uygulama imar planı, 1/5000 ölçekli nazım imar planına uygun ise bu durumda uygulama imar planına karşı açılan davada şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönlerinden inceleme yapılmaz. Bu ilkeler, ancak her iki plana karşı birlikte dava açılması halinde incelenebilir

ÖZET: Eğer 1/1000 ölçekli uygulama imar planı, 1/5000 ölçekli nazım imar planına uygun ise bu durumda uygulama imar planına karşı açılan davada şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönlerinden inceleme yapılmaz. Bu ilkeler, ancak her iki plana karşı birlikte dava açılması halinde incelenebilir.[1]

Dava, …177 parsel sayılı davacılara ait taşınmaz için geçici inşaat ruhsatı verilmesi yolundaki istemin reddine ilişkin 5.8.1993 günlü, 2379 sayılı belediye encümeni kararını ve dayanağı 3.2.1982 günlü ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlene rapor ile dosyanın birlikte değerlendirilmesinden, davacılara ait 2 pafta, 175, 176, … ve 182 parsel sayılı taşınmazların tamamının 1/1000 ölçekli imar planında park alanına ayrılması ile şehircilikte eşitlik prensibinin zedelendiği, yeşil alan, park ve spor alanları oluşturulmasında sistemsiz bir yaklaşım   olduğu, eğitim tesisine erişme uzaklıkları açısından dengeli bir dağılım sağlanmadığının anlaşıldığı, ancak parsellerin doğusundaki yoldan 25 m derinliğinde yola paralel olarak park alanı bırakıldıktan sonra imara açılabileceği sonucuna varıldığı, bu nedenle dava konusu imar planında şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı, dolaysıyla parselle ilgili olarak geçici inşaat ruhsatı verilmesi isteminin de parselin park alanında kalması, istimlak programlarının hazırlanmamış olması nedeniyle reddine  ilişkin işlemin dayanaksız kaldığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş, karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Nazım imar planları, halihazır haritalar üzerine çizilen ve ticaret, sanayi, konut ve yeşil alan gibi bölgelerle iskan bakımından yoğun veya seyrek bölgeleri ve iskana elverişli, iskana elverişli olmayan veya iskana izin verilmeyen bölgeleri, topoğrafik özelliklerden faydalanma koşullarını, ulaşım sistemlerini ve bu gibi ana hatları göstermek suretiyle arazi parçaların kullanma  şekillerini belirleyen planlar; uygulama imar planları ise, varsa kadastral durumu da işlenmiş halihazır haritaların üzerine nazım plan esaslarına göre çizilen ve yol, yapı adası ve muhtelif bölgelerin detayları ile inşaat nizamlarını ve uygulama için gerekli bilgileri içeren planlardır.

Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmazın 3.2.1982 onay tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planında park alanı olarak belirlendiği, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında da nazım plana uygun olarak aynı amaca ayrıldığı, ancak sadece uygulama imar planının dava konusu edilip nazım planın ise iptalinin istenilmediği anlaşıldığından, kesinleşen nazım plana uygun olarak hazırlanmış bulunan dava konusu uygulama imar planında imar mevzuatına aykırılık bulunmamaktadır.

İdare Mahkemesince, uygulama imar planının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olup olmadığının belirlenmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmişse de, bu aşamada dava konusu 1/1000 ölçekli planın nazım imar planına uygun olup olmadığın belirlenmesi ile yetinilmesi gerektiğinden ve bu uyuşmazlığın tamamen İDARE MAHKEMESİNCE ARA?TIRILARAK  açıklığa kavuşturulabilecek hukuki bir soruna ilişkin olması, bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle çözümlenmesi zorunlu özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren  nitelikte olmaması nedeniyle, ancak 1/5000 ölçekli nazım imar planının dava konusu edilmiş olması durumunda incelenmesi mümkün olan hususlara ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

Bu durumda, uyuşmazlığa konu taşınmaz için geçici inşaat ruhsatı verilmesi yolundaki istemin reddine ilişkin işlem hakkında da belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak yeniden inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, ……6 ncı İdare Mahkemesinin 22.9.1994 günlü, E:1993/1559 K:1994/1238 sayılı kararının bozulmasına, 11.1.1996 tarihinde karara verildi.