imar para cezası davasında süre
Tarih: 03.06.2007 Saat: 05:26
Konu:


Dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmının iptali istemiyle açılan dava üzerine Sulh Ceza Mahkemesinin 15.5.1997 günlü E.1996/72 K.1997/51 sayılı Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca yasa yolu açık olmak üzere verdiği görev ret kararının davacıya tebliği üzerine temyiz süresi geçirilerek kararın kesinleşmesinden sonraki 30 günlük yenileme süresi içinde açılan davanın süresinde olduğu hk.

Yeni Sayfa 1

         Dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmının iptali istemiyle açılan dava üzerine Sulh Ceza Mahkemesinin 15.5.1997 günlü E.1996/72 K.1997/51 sayılı Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca yasa yolu açık olmak üzere verdiği görev ret kararının davacıya tebliği üzerine temyiz süresi geçirilerek kararın kesinleşmesinden sonraki 30 günlük yenileme süresi içinde  açılan davanın süresinde olduğu hk.

T.C.

DANI?TAY

ALTINCI DAİRE

Esas No   : 2002/2110

Karar No   : 2003/5253

Temyiz İsteminde Bulunan :Neriman Dönmez

Vekili___ :Av.Nesrin Yıldız-Atatürk Bulv.No:143/15-Bakanlıklar/ANKARA

Karsı Taraf     :Yenimahalle Belediye Başkanlığı-ANKARA

Vekili___ :Av.Tülin Yavuz -Aynı yerde

İstemin Özeti :Ankara 10.İdare Mahkemesinin 13.2.2002 günlü, E:2001/1611, K:2001/158 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti :Temviz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi ?ule Tataroğlu'nun Düşüncesi : Anayasa Mahkemesinin 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 5. fıkrasını iptal etmesiyle Sulh Ceza Mahkemesi kararları temyizi mümkün kararlar haline geldiğinden söz konusu kararların kesinleşme tarihinin hesaplanmasında temyiz süresinin de dikkate alınması gerekir. Bu durumda davanın para cezasına yönelik kısmı süresinde açıldığından mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir,

Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Yenimahalle İlçesi, Batıkent, 15014 ada, 1 parsel sayılı taşınmazdaki ruhsatsız inşaatın yıkımı ve para cezası verilmesine ilişkin 14.6.2001 günlü, 1485 sayılı belediye encümeni kararının İptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, dava konusu encümen kararının 16.7.2001 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle bu tarihi izleyen günden itibaren 60 günlük sürede açılması gereken davanın 14.11.2001 tarihinde açılmış olması nedeniyle davanın yıkıma ilişkin kısmının süreaşımı nedeniyle incelenemeyeceği, davanın para cezasına ilişkin kısmına gelince; davacının 23.7.2001 tarihinde Sulh Ceza Mahkemesine para cezasının kaldırılması istemiyle itirazda bulunduğu, Sulh Ceza Mahkemesinin 3.10.2001 günlü, 2001/477 sayılı görev red kararının 12.10.2001 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davanın ise 14.11.2001 tarihinde açıldığı, bu durumda, 16.7.2001 tarihini izleyen günden itibaren 60 günlük dava açma ve 12.10.2001 gününü izleyen günden itibaren de 30 günlük yenileme süresi geçirilerek 14.11,2001 tarihinde açılan davanın para

cezasına ilişkin kısmının da incelenme olanağının bulunmadığından bahisle 2577 sayılı Yasanın 15/1 -b maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

2577 sayılı Yasanın 9.maddesinin 1 bendinde, " Çözümlenmesi Danıştay'ın idare ve vergi mahkemelerinin görevlerine girdiği halde, adli ve askeri yargı yerlerine açılmış, bulunan davaların görev yönünden reddi halinde bu husustaki kararların kesinleşmesini izleyen günden itibaren otuzgün içinde görevli mahkemede dava açılabileceği "hükme bağlanmıştır.

Mahkemelerin görev yönünden redde ilişkin kararlarının yargı yoluna değiştirmeleri nedeniyle bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulması mümkündür.

Öte yandan Anayasa Mahkemesinin 1.2.2001 günlü, 24305 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 6 ay sonra yürürlüğe giren 15.5.1997 günlü E:1996/72, K:1997/51 sayılı kararı ile 3194 sayılı imar Kanununun 42.maddesinin ö.fıkrası iptal edilmiş olması nedeniyle bu madde uyarınca davalara bakan Sulh Ceza Mahkemelerinin görevleri ve söz konusu mahkemelerce verilen kararların hukuken kesin olduğu yolundaki hüküm de kaldırılmış bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden,dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmının iptali istemiyle açılan dava üzerine Sulh Ceza Mahkemesinin yukarıda bahsi geçen Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca yasa yolu açık olmak üzere verdiği görev red kararının davacıya tebliği üzerine temyiz süresi geçirilerek kararın kesinleşmesinden sonraki 30 günlük yenileme süresi içinde 14.11.2001 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davanın para cezasına yönelik kısmının esasının incelenmesi gerekirken, süreaşımı yönünden reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle temyize konu Ankara 10. idare Mahkemesinin 13.2.2002 günlü, E:2001/1611, K:2002/158 sayılı kararının BOZULMASINA 10.120.000.- lira karar harcı ile fazla yatırılan 7.530.000.-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 30.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Bu haberin geldigi yer: Imar Hukukcusu
http://www.imarhukukcusu.com

Bu haber icin adres:
http://www.imarhukukcusu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=532