Yeni Sayfa 10
BELEDİYELERCE KURULAN MEZARLIKLARA DEFNİN ESAS OLDU?U, MEVZUATTA YER ALAN
KO?ULLAR OLU?MADAN, BU ESASA AYKIRI OLARAK ALINAN BAKANLAR KURULU KARARI
ANAYASANIN 10. MADDESİNE, 677, 1580 VE 1593 SAYILI YASALARA AYKIRI OLDU?U GİBİ,
AYRICA, KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI KORUMA KURULU KARARIYLA (KENTSEL VE TARİHİ
SİT-KENTSEL VE ARKEOLOJİK SİT) ALANI OLARAK KABUL EDİLEN VE 2863 SAYILI YASA
UYARINCA, ÇEVRESİNDE HER ÇE?İT İN?Aİ VE FİZİKİ MÜDAHALENİN YASAKLANDI?I YERE
DEFİN İÇİN VERİLEN İZNİN BU NEDENLEDE HUKUKA AYKIRI OLDU?U HK.
Yeni Sayfa 9
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar
Tarihi
İDARİ DAVA
DAİRELERİ
2005
1118
2005
16
05/05/2005
KARAR METNİ
BELEDİYELERCE KURULAN MEZARLIKLARA DEFNİN ESAS OLDU?U, MEVZUATTA YER ALAN
KO?ULLAR OLU?MADAN, BU ESASA AYKIRI OLARAK ALINAN BAKANLAR KURULU KARARI
ANAYASANIN 10. MADDESİNE, 677, 1580 VE 1593 SAYILI YASALARA AYKIRI OLDU?U GİBİ,
AYRICA, KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI KORUMA KURULU KARARIYLA (KENTSEL VE TARİHİ
SİT-KENTSEL VE ARKEOLOJİK SİT) ALANI OLARAK KABUL EDİLEN VE 2863 SAYILI YASA
UYARINCA, ÇEVRESİNDE HER ÇE?İT İN?Aİ VE FİZİKİ MÜDAHALENİN YASAKLANDI?I YERE
DEFİN İÇİN VERİLEN İZNİN BU NEDENLEDE HUKUKA AYKIRI OLDU?U HK.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı ): Başbakanlık -ANKARA
Karşı Taraf (Davacı) : ?
İstemin Özeti : Danıştay Onuncu Dairesinin 9.6.2004 günlü, E:2002/4723,
K:2004/5434 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması davalı idare
tarafından istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın usul ve hukuka
uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın
bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi
gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Mustafa Karabulut'un Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi
ile Daire kararının onanmasının gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ekrem Atıcı'nın Düşüncesi: Danıştay dava dairelerince verilen
kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin
bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Danıştay Onuncu
Dairesince verilen kararın onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosyanın tekemmül ettiği
anlaşıldığından davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeksizin
dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Dava, Yusuf Bozkurt Özal'ın İstanbul İli, Süleymaniye Camii Haziresine defnine
izin verilmesine ilişkin 9.1.2001 günlü, 2001/1888 sayılı Bakanlar Kurulu
Kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Onuncu Dairesince davanın ehliyet yönünden reddi yolunda verilen
26.3.2001 günlü, E:2001/361, K:2001/1093 sayılı kararın Danıştay İdari Dava
Daireleri Genel Kurulunun 19.10.2001 günlü, E:2001/415, K:2001/737 sayılı kararı
ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak işin esası incelenmek suretiyle
dava konusu Bakanlar Kurulu Kararının iptaline karar verilmiştir.
Danıştay Onuncu Dairesinin 9.6.2004 günlü, E:2002/4723, K:2004/5434 sayılı
kararıyla; hazirelerin, cami, mescit, tekke gibi dinsel yapıların yanı başında
yer alan ve etrafı duvar ya da parmaklıklarla çevrili mezarlıklar olduğu,
sultanlar tarafından inşa ettirilen külliyelerdeki hazirelerin orta yerinde
padişah ailesinden insanların defnedildiği türbelerin yer aldığı, hukukumuzda,
Bakanlar Kuruluna, "türbe" ihdas etmek, cami haziresine defne izin vermek
yolunda yetki veren bir yasa hükmünün bulunmadığı, aksine, Anayasanın 174 üncü
maddesi ile "devrim yasa"sı olarak nitelendirilen 1930 yılında yürürlüğe
konulmuş bulunan 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve
Türbedarlıklar ile Bir Takım Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanun'la, o tarihe
kadar mevcut türbelerin ilga edildiği gibi, bunları yeniden ihdas edenler
hakkında da para ve hapis cezalarının öngörüldüğü bu nedenle Yusuf Bozkurt
Özal'ın cami haziresine gömülmesine izin veren Bakanlar Kurulu Kararının
öncelikle yetki yönünden 677 sayılı Yasaya aykırı düştüğü, kaldı ki, Bakanlar
Kurulu Kararındaki "cami haziresi" kelimesi ile "mezar" ın kastedildiği kabul
edilecek olsa dahi, anılan kararın yasalara uygunluğundan söz edilemeyeceği,
çünkü,1580 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesinin 5.bendinin, mezarlıklar
tesis etmeyi ve bu mezarlıklardan başka yerlere ölü gömdürmemeyi tüm
belediyelerin zorunlu görevleri arasında saydığı, aynı şekilde, 1931 yılında
yürürlüğe konulmuş bulunulan Mezarlıklar Hakkındaki Nizamname'nin 5. maddesiyle
de, belediyece tespit olunan umumi mezarlıktan başka yerlere ölü gömülmesinin
yasak olduğuna işaret edildiği, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun dava
konusu karara dayanak yapılan 211'inci maddesiyle de aynı ilkenin getirildiği ve
maddede "Mezarlık ittihaz olunan yerlerden başka yerlere ölü defni memnudur.
Fevkalade hallerde ve sıhhi mahzur bulunmadığı takdirde İcra ve Vekilleri Heyeti
kararıyla muayyen ve malum mezarlıklar haricinde ölü defnine müsaade olunur."
hükmüne yer verildiği, görüldüğü üzere, bir kişinin ölümünde belediyece tesis
olunan mezarlığa gömülmesi esas olduğu gibi, 211. maddeyle de Bakanlar Kuruluna
bir kişinin belediyelerce tesis olunan mezarlıklar dışındaki yerlere gömülmesine
izin verme konusunda mutlak bir takdir yetkisi ve serbestinin tanınmadığı,
aksine bu yetkinin kullanılışının "fevkalade hal" in mevcudiyeti ve "sıhhi
mahzur bulunmaması" gibi iki koşulun birlikte var olmasına bağlı tutulduğu,
olayda ise, Yusuf Bozkurt Özal'ın ölümünde belediyelerce tesis edilmiş bulunan
mezarlık dışındaki bir yere gömülmesini gerektirecek şekilde bir "fevkalade
hal"in varlığından söz etmek olanağının bulunmadığı, bu nedenle, aksi yoldaki
Bakanlar Kurulu Kararının sebep ve maksat yönlerinden 1593 sayılı Yasaya da
aykırı düştüğü, öte yandan Anayasamızın 10. maddesinde, "Herkes, dil, ırk, renk,
cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle
ayırım gözetilmeksizin, kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye
veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün
işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek
zorundadırlar" hükmünün yer aldığı, ayrıcalık yapılmasını gerektirecek hiçbir
olağanüstü hal bulunmadığı halde Yusuf Bozkurt Özal'a, ölümünde belediye
mezarlığı dışında ayrı bir yere gömülmesine izin veren ve bu suretle ona
ayrıcalık tanıyan Bakanlar Kurulu Kararının anılan maddede ifadesini bulan
"eşitlik" ilkesine uygunluğundan da söz edilemeyeceği, diğer taraftan,
Süleymaniye Camii ve çevresi İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları
Koruma Kurulunun 12.7.1995 günlü, 6848 sayılı kararıyla "Kentsel ve Tarihi Sit,
Kentsel ve Arkeolojik Sit" alanı olarak kabul edildiği ve 2863 sayılı Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun değişik 9.maddesi uyarınca alan çevresinde
her çeşit inşai ve fiziki müdahale yasaklandığı gerekçeleriyle yasal dayanağı
bulunmayan dava konusu Bakanlar Kurulu Kararının iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare, mevzuatta dava konusu işlemin tesis edilmesini yasaklayan bir
hüküm bulunmadığını, Bakanlar Kurulunun Yasa ile tanınan yetkisini kullandığını
ileri sürerek kararı temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onuncu
Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri
sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı
anlaşıldığından, davalı idarenin temyiz isteminin reddine, Danıştay Onuncu
Dairesinin 9.6.2004 günlü, E:2002/4723, K:2004/5434 sayılı kararının ONANMASINA,
5.5.2005 günü oybirliği ile karar verildi.
(DAN-DER; SAYI: 111)