Özeti :
Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi (imar uygulaması) yapılmadan,
kamulaştırma yapılamayacağına yönelik bir sınırlama bulunmadığından, kanunlarla
sınırlanmayan bir hususun yorum yoluyla sınırlandırılmasında ve kamulaştırma
yetkisinin daraltılmasında, hukuka uygunluk bulunmadığı hakkında.
T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2006/720
Karar No : 2008/1760
Özeti :
Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi (imar uygulaması) yapılmadan,
kamulaştırma yapılamayacağına yönelik bir sınırlama bulunmadığından, kanunlarla
sınırlanmayan bir hususun yorum yoluyla sınırlandırılmasında ve kamulaştırma
yetkisinin daraltılmasında, hukuka uygunluk bulunmadığı hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan
: Burdur Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf
: …
Vekili
: Av. …
İstemin Özeti
: Antalya 1. İdare Mahkemesinin 29.6.2005 günlü, E:2003/280, K:2005/1052 sayılı
kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti
: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun Düşüncesi
: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği
düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ekrem Atıcı'nın Düşüncesi
: Burdur, …, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazın
kamulaştırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda dava
konusu işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek
bozulması davalı idare tarafından istenmiştir.
Temyize konu kararla, kamulaştırma işlemi, İmar Kanununun 18.maddesi
uyarınca parselasyon işlemi yapılmadan tesis edilmesi nedeniyle hukuka aykırı
bulunarak iptal edilmiş ise de, parselasyon yapılmadan idarelerin kamulaştırma
yapamayacaklarına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığından verilen kararda
hukuki isabet görülmemiştir.
Kaldıki, davalı idarenin temyiz dilekçesinde kamulaştırılması
gereken alan tutarı, civarın oluşumuna göre alanda 3194 sayılı Kanunun
18.maddesi uygulamasının teknik nedenlerle imkansız olduğu öne sürüldüğünden bu
husus araştırılmamıştır.
Açıklanan nedenle temyize konu kararın bozulmasının uygun olacağı
düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, davacıya ait taşınmazın imar planında şehirlerarası otobüs
terminali kompleksi (otogar) alanında kaldığından bahisle kamulaştırılmasına
ilişkin 22.6.2000 günlü, 2000/360 sayılı belediye encümeni kararının iptali
istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, kamulaştırma
işleminin dayanağı imar planından sonra bölgede imar uygulaması yapılmadığı
anlaşıldığından, umumi hizmet tesisleri için gerek kamulaştırma yoluyla, gerekse
DOP yoluyla alınan yerlerin külfetinin bölgedeki tüm parsel maliklerine eşit
oranda yansıması gerektiğinden, imar planı uyarınca imar uygulaması yapılmadan
umumi tesis niteliğindeki otogar alanının tüm külfetinin davacı üzerinde
bırakılması sonucunu doğuran dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı
gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı tarafından temyiz
edilmiştir.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu uyarınca, Kamu yararı kararına
dayalı olarak veya imar planı uyarınca kamulaştırma yapılabilir. Onaylı imar
planı veya ilgili bakanlıklarca onaylı özel plan ve projesine göre yapılacak
kamulaştırmalarda ayrıca kamu yararı kararı alınmasına gerek yoktur.
İmar planlarının uygulanması, planlanan bölgede arazi ve arsa
düzenlemesi yapılmak suretiyle olabileceği gibi kamu hizmetlerini veya
teşebbüslerini yapmakla yükümlü bulunan idareler, kamulaştırma yapmak suretiyle
de imar planının uygulanmasını sağlayabilirler.
3194 sayıl Kanunun 18.maddesi uyarınca kural olarak arazi ve arsa
düzenlemesi yapmak konusunda belediye ve mücavir alan sınırları içinde sadece
belediyeler dışında ise valilikler yetkili olmakla birlikte bunların dışında pek
çok idare kanunlarla yapmak yükümlülüğünde bulundukları kamu hizmetlerinin ve
teşebbüslerinin yürütmek için kamulaştırma yapabilmektedir.
Dolayısıyla imar uygulaması yapma yetkisi olmayan pek çok idarenin
kamulaştırma yetkisi vardır ve bu idareler imar uygulaması yapılmasını
beklemeden kamulaştırma yapabilmektedirler.
Öte yandan, hiçbir yasal düzenlemede, planlı bir bölgede arazi ve
arsa düzenlemesi (imar uygulaması) yapılmadan kamulaştırma yapılamayacağına
yönelik bir sınırlama da bulunmamaktadır.
Kanunlarla sınırlanmayan bir hususun yorum yoluyla
sınırlandırılmasında ve kamulaştırma yetkisinin daraltılmasında hukuka uygunluk
bulunmamaktadır.
Ayrıca, davalı idarece kamulaştırmaya konu taşınmazın bulunduğu
alanda 3194 sayılı Kanun'un 18.maddesi uyarınca uygulama yapmanın teknik olarak
imkansız olduğu belirtilmiş olmasına rağmen bu husus kararda irdelenmemiştir.
Bu durumda, yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmadan, planlı
bir bölgede imar uygulaması yapılmadan kamulaştırma da yapılamayacağı yorumundan
hareketle dava konusu işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararında isabet
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, Antalya 1. İdare Mahkemesinin 29.6.2005 günlü,
E:2003/280, K:2005/1052 sayılı kararının bozulmasina, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 14.3.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İdare Hukuku Ana Sayfa,
İdari Yargı,
İmar Hukuku,
Kamu Görevlileri (Memur) Hukuku,
İdare,
İhale Hukuku,
Kamu Mali Yönetimi,
Vergi Hukuku,
Başlıklar,
Haberler,
Makale,
İçtihat,
Mevzuat,
Hukuki Açıklamalar,
Dava Dilekçeleri,
Linkler, Sitene
Ekle,
English