T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2009/462
Karar No : 2010/9862
Özeti
:
Uyuşmazlığın çözümünün, davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve
bilirkişi incelemesi yaptırılmasını zorunlu kılması nedeniyle davacının keşif
avansını yatırmaması halinde 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun
415.maddesi uyarınca keşif avansının yargılama sonucu haksız çıkan taraftan
alınmak şartıyla öncelikle davalı idareden, yatırılmaması halinde Hazineden
istenerek mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği
hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan
: …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf
: Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili
: Av. …
İstemin Özeti
: Ankara 10. İdare Mahkemesinin 16.9.2008 günlü, E:2007/1445, K:2008/1838
sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti
: Savunma
verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi ...'in Düşüncesi
: Temyiz
isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı ...'ın Düşüncesi
: İdare
ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi
için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, Ankara İli, Keçiören İlçesi, Pursaklar Mahallesi, … ada, …
parsel; … ada, …. ve ….parsel; … ada, … ve … parsel; … ada, … parsel sayılı
taşınmazları da kapsayan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğine ilişkin
17.5.2007 günlü, 1344 sayılı belediye meclisi kararının iptali ve söz konusu
imar planı değişikliğinin yapılmasından önceki haline getirilmesine karar
verilmesi istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosya üzerinden yapılan
inceleme sonucunda dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle
davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, İdare Mahkemesince, davacı iddialarının
araştırılması amacıyla mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına
karar verildiği ve masrafların karşılanması için avans olarak 1.500 TL'nin
yatırılmasının iki defa davacıdan istenilmesine karşın avansın belirlenen sürede
yatırılmadığı, bu nedenle de dosyadaki belgelerin incelenmesi sonucunda davanın
reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı Yasanın 31.maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanunu'nun 414.maddesinde, iki taraftan her birinin dinlenmesini
talep ettiği şahit ve bilirkişinin veya talebinden ötürü yapılacak keşif ve
diğer işlemlerin masrafını ödemeye ve buna yetecek meblağı mahkeme veznesine
ödemeye zorunlu olduğu, hakim tarafından belirlenen süre içinde masrafı vermeyen
tarafın talebinden vazgeçmiş sayılacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 415.
maddesinde, "Re'sen icrası emrolunan muamelenin istilzam ettiği masrafı iki
taraftan birinin veya her ikisinin tediye etmesine karar verilir ve bunun için
takdir olunacak meblağ mahkeme kalemine tevdi olunur.Tayin olunan müddet içinde
işbu muameleye ait masraf tediye olunamaz ise ileride icap edenlerden istifa
olunmak şartıyla Devlet hazinesinden tediye olunmasına karar verilebilir"
hükmüne yer verilmiştir.
Olayda, uyuşmazlığın çözümü, davanın niteliği itibariyle mahallinde
keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını zorunlu kıldığına göre ve davacıdan
keşif avansı yatırılmasının istenilmesine rağmen yatırılmaması nedeniyle 1086
sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 415. maddesi uyarınca keşif avansının
yargılama sonucu haksız çıkan taraftan alınmak şartıyla öncelikle davalı
idareden, yatırılmaması halinde Hazineden istenerek mahallinde keşif ve
bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinden, bu husus gözetilmeksizin aksi
yönde verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan
nedenlerle, Ankara 10. İdare Mahkemesinin 16.9.2008 günlü, E:2007/1445,
K:2008/1838 sayılı kararının bozulmasına, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren
15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 01.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İdare Hukuku Ana Sayfa,
İdari Yargı,
İmar Hukuku,
Kamu Görevlileri (Memur) Hukuku,
İdare,
İhale Hukuku,
Kamu Mali Yönetimi,
Vergi Hukuku,
Başlıklar,
Haberler,
Makale,
İçtihat,
Mevzuat,
Hukuki Açıklamalar,
Dava Dilekçeleri,
Linkler, Sitene
Ekle,
English