T.C.
D A N I
? T A Y
İdari
Dava Daireleri
Kurulu
Esas
No: 2005/2467
Karar
No: 2006/503
Özeti :
İnşaat
izni verilmesi yolundaki istemin reddine ilişkin işlem, düzenleyici işlem
niteliğinde kabul edilen imar planının uygulanması kapsamında tesis edilmiş
olduğundan, bu işlemle birlikte dayanağı planlara karşı açılan davanın
esasının incelenmesi gerekirken, davanın süre yönünden reddi yolundaki idare
mahkemesi kararında isabet görülmediği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacılar) : 1-… 2- …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : Büyükçekmece
Belediye Başkanlığı
Vekili :
Av. …
İstemin Özeti :
İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 31.12.2004 günlü, E:2004/2727, K:2004/2684
sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması davacılar tarafından
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Aylin Bayram'ın Düşüncesi : Temyiz
isteminin kabulü ile İdare Mahkemesinin ısrar kararının Danıştay Altıncı
Dairesi kararı doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ahmet Arslan'ın Düşüncesi : Danıştay
Altıncı Dairesinin 11.5.2004 günlü ve E:2002/6974,K:2004/2942 sayılı bozma
kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile
İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının bozulması gerekeceği
düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca gereği
görüşüldü:
Dava, İstanbul İli, Büyükçekmece, 1. Bölge, … ada, … parsel
sayılı davacının mülkiyetinde bulunan taşınmaza inşaat izni verilmesi
isteminin reddi yolundaki 30.10.2001 günlü, 2380 sayılı Belediye Başkanlığı
işlemiyle dayanağı olan 4.6.2000 günlü, 90 sayılı belediye meclisi kararıyla
kabul edilen imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılmıştır.
İstanbul 2. İdare Mahkemesi 26.6.2002 günlü, E:2001/1681,
K:2002/902 sayılı kararıyla; davanın belediye meclisi kararı ile kabul
edilen imar planlarının taşınmaza ilişkin kısmının iptali istemiyle
açıldığı, bu planların 15.6.2000 ile 17.7.2000 günleri arasında askıya
çıkarılarak ilan edildiği, son ilan tarihini izleyen günden itibaren yasal
dava açma süresi geçirildikten sonra 26.11.2001 günü açılan davada süre
aşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar vermiştir.
Bu karar temyiz incelemesi sonucunda; Danıştay Altıncı
Dairesinin 11.5.2004 günlü, E:2002/6974, K:2004/2942 sayılı kararıyla;
davacıya ait parselin bulunduğu alanda belediye meclisinin 4.6.2000 günlü,
90 sayılı kararı ile 1/1000 uygulama ve 1/5000 ölçekli nazım imar
planlarında değişiklik yapıldığı, böylece parselin kısmen imar yolu, kısmen
yeşil alan olarak ayrıldığı, davacının 23.10.2001 günlü başvurusuyla
parselinde konut yapmak amacıyla inşaat izni verilmesi isteminde bulunduğu
halde dava konusu işlemle taşınmazın imar planındaki durumu belirtilerek
istemin reddi üzerine, dava açma süresi içerisinde imar planının uygulaması
işlemi olan inşaat izni verilmemesine ilişkin işlem ile dayanağı olan imar
planlarının birlikte iptalinin talep edildiği anlaşıldığından, davanın süre
yönünden reddi yolundaki temyize konu kararda isabet görülmediği
gerekçesiyle bozulmuş ise de; İdare Mahkemesince, bozma kararına
uyulmayarak, imar durum belgesinin, ilgililerin taşınmazları hakkında bilgi
edinmek amacıyla belediyelere müracaatları üzerine düzenlenen ve
taşınmazların imar planındaki fonksiyonu, varsa yapılaşma koşullarını
belirten bilgi maliyetinde bir işlem olduğu, kesin ve icrai bir yönü
bulunmayan bu imar durum belgesi esas alınarak imar planına karşı dava açma
süresinin yeniden başlatılmasına yasal olanak bulunmadığı, ancak imar
planının uygulanması anlamında taşınmazın kamulaştırılması üzerine
davacının, imar planına veya kamulaştırma işlemine yahut her ikisine karşı
birlikte dava açma hakkının bulunduğunun da belirtilmesi suretiyle ilk
kararında ısrar edilmiştir.
Davacılar, 31.12.2004 günlü, E:2004/2727, K:2004/2684 sayılı bu
ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedirler.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinin 4.
fıkrasında; "ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini
izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine
ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine
birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu
düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz." kuralı yer almıştır.
Buna göre, düzenleyici işlemlerin uygulanması üzerine
ilgililerce dava açma süresi içerisinde, uygulama işlemi, düzenleyici işlem
veya her ikisinin birden dava konusu edilebileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu alana ilişkin
4.6.2000 günlü, 90 sayılı belediye meclisi kararı ile onaylanan imar planı
değişiklikleri ile davacılara ait taşınmazın kısmen imar yolu, kısmen yeşil
alan olarak belirlendiği, davacıların 25.5.2001 günlü başvurusuyla imar
durumu istemeleri sonucu taşınmazın planda ayrıldığı amacın 29.5.2001
tarihli yazı ile bildirildiği, bunun üzerine davacılar tarafından 23.10.2001
günlü başvuru ile taşınmazda konut yapmak amacıyla inşaat izni verilmesinin
istenildiği, ancak bu istemin dava konusu 30.10.2001 günlü işlemle
taşınmazın imar planında ayrıldığı amacın belirtilmesiyle yetinilmek
suretiyle reddedildiği, bu yanıt sonrasında da bu işlem ve dayanağı imar
planlarının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Düzenleyici işlem niteliğinde olduğu kabul edilen imar
planlarının uygulanmasına yönelik işlemler; taşınmazda uygulama yapılmasına
esas teşkil eden ve planda ayrıldığı amacın belirtildiği imar durumu, buna
dayalı olarak verilen inşaat ruhsatı, kamulaştırma, parselasyon gibi
işlemlerdir. Olayda da imar planının uygulanması kapsamında inşaat izni
verilmesi yolundaki istemin reddi (inşaat izni verilmeme işlemi) planın
uygulanması kapsamında tesis edilmiş bir işlem olduğundan, bu işlemle
birlikte dayanağı planlara karşı açılan davanın esasının incelenmesi
gerekirken, davanın süre yönünden reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında
isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacıların temyiz istemlerinin kabulü ile
temyize konu İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 31.12.2004 günlü, E:2004/2727,
K:2004/2684 sayılı ısrar kararının Danıştay Altıncı Dairesi kararı
doğrultusunda BOZULMASINA, dosyanın adıgeçen İdare Mahkemesine
gönderilmesine 8.6.2006 günü oybirliği ile karar verildi.