Yeni Sayfa 3
Mahkemece, yapının hangi aşamada bulunduğu tespit
edilerek, yapının durdurulduğu tarihte eğer yapı tamamlanmış ise ilgililerin
kazanılmış hakkının bulunması nedeniyle yapının yıkılmasının hukuka aykırı
olduğu hususu da gözönünde bulundurulmak suretiyle yapılacak inceleme sonucuna
göre yıkım işlemine yönelik olarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği hk.
Danıştay Altıncı
Dairesinin17.6.2005 gün ve E:2003/6692, K:2005/3650 sayılı kararı.
Yeni Sayfa 1
Temyiz İsteminde Bulunanlar: ?, ?, ?, ?
Karşı Taraf : Konak Belediye Başkanlığı/İZMİR
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İzmir 2.İdare Mahkemesinin 4.6.2003 günlü, E:2002/1642,
K:2003/756 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi
ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Zerrin Güngör'ün Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince
verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen
nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İzmir İli, Konak İlçesi, Yeşilyurt, ? pafta, ? ada, ? parsel sayılı
taşınmaz üzerinde bulunan zemin+6 katlı ruhsatlı binanın imar planına aykırı
olan 4., 5., ve 6.katlarının inşaat ruhsatının iptaline ilişkin 27.5.2002 günlü,
? sayılı işlemin, bu katların 3194 sayılı Yasanın 32.maddesi uyarınca yıkımına
ilişkin 05.11.2002 günlü, 1993 sayılı belediye encümeni kararının iptali
istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık
konusu yapının bulunduğu alanda yapılaşma hakkının 7 kata çıkarılmasına olanak
sağlayan imar planı değişikliğinde ısrar edilmesi yolundaki 28.2.1990 günlü,
2263 sayılı belediye meclisi kararının İzmir 1.İdare Mahkemesinin E:1990/613
esas sayılı dosyasında dava konusu edildiği, bu dava devam ederken söz konusu
yere 12.4.1991 tarihinde 7 kat için inşaat ruhsatı verildiği, yürütmenin
durdurulmasına ilişkin kararın idareye 10.6.1991 gününde tebliğ edildiği,
Mahkemenin iptale ilişkin K:1991/833 sayılı kararından yaklaşık iki sene sonra
9.4.1993 gününde temel üstü vizesinin alındığı, anılan mahkeme kararının temyiz
incelemesi sonucu onanması ve kesinleşmesi üzerine belediye meclisinin 7.10.1994
günlü, 3567 sayılı kararıyla kabul edilen imar planı değişikliğiyle anılan
taşınmazdaki yapılaşma koşulunun BL-4 kat olarak belirlendiği, olayda her ne
kadar inşaat ruhsatının alındığı tarihte yürürlükte bulunan imar planına göre
yapıya başlanılmış ise de, kesinleşmiş yargı kararının uygulanması amacıyla,
imar planına aykırı duruma gelen 4.,5. ve 6.katların ruhsatlarının iptaline ve
ruhsatsız bu kısımların yıkımına ilişkin işlemlerin tesis edildiği
anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından
temyiz edilmiştir.
Temyize konu kararın, inşaat ruhsatının iptaline ilişkin 27.5.2002 günlü, F/189
sayılı işleme yönelik olarak davanın reddine yönelik bölümünde 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanunu'nun 49.maddesinin birinci fıkrasında sayılan bozma
nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Kararın, ruhsatsız katların yıkımına ilişkin 5.11.2002 günlü, 1993 sayılı
belediye encümeni kararına yönelik olarak davanın reddine ilişkin kısmına
gelince ;
3194 sayılı İmar Kanununun 32 nci maddesinde ruhsat alınmadan yapıya
başlanıldığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı takdirde yapının
mühürlenerek inşaatın derhal durdurulacağı hüküm altına alınmıştır.
Bir bölgede yapılaşmaya olanak veren imar planı mahkemece iptal edildiği
takdirde iptal tarihine kadar ilgilinin hilesi, hatası yada kusuru olmadan
yapıya ruhsatına uygun olarak devam edilmesi durumunda mahkeme kararının
verilmesini takiben davalı idarece inşaatın mühürlenmesi, yapının bu tarihe
kadar tamamlanmış kısmının ise kazanılmış hakkın varlığı nedeniyle korunması
gerekmektedir.
Öte yandan, yapının tamamlanmış olması durumunda ise kazanılmış hakkın
gerçekleşmiş olması nedeniyle yapının yıkımına hukuken olanak bulunmadığı
açıktır.
Uyuşmazlık konusu olayda ise dosyadaki bilgi ve belgelerden yürürlükteki plana
uygun olarak verilmiş 12.4.1991 günlü ruhsata dayanılarak yapılmakta olan
inşaatın, ruhsatının dayanağı imar planının iptal edildiği, ancak yapının
25.9.2002 gününde mühürlendiği, söz konusu binanın 7 numaralı dairesine yapı
kullanma izin belgesi verilmesi istemiyle yapılan başvurunun 02.8.2001 gününde
reddedildiği, yapı ruhsatının 27.5.2002 gününde iptal edildiği, yıkım kararının
ise 05.11.2002 gününde alındığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Mahkemece, yapının hangi aşamada bulunduğu tespit edilerek, yapının
durdurulduğu tarihte eğer yapı tamamlanmış ise ilgililerin kazanılmış hakkının
bulunması nedeniyle yapının yıkılmasının hukuka aykırı olduğu hususu da
gözönünde bulundurulmak suretiyle yapılacak inceleme sonucuna göre yıkım
işlemine yönelik olarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İzmir 2.İdare Mahkemesinin 4.6.2003 günlü, E:2002/1642,
K:2003/756 sayılı kararının, inşaat ruhsatının iptaline ilişkin işleme yönelik
olarak davanın reddine ilişkin bölümünün ONANMASINA, yıkım işlemine yönelik
olarak davanın reddine ilişkin bölümünün ise BOZULMASINA, karar harcının yarısı
olan 8.045.000 lira ile fazladan yatırılan 11.910.000 lira harcın temyiz
isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine
17.6.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI: 111)