imar affı başvurusu yapıldığı zaman yer belediyeye ait ise hak oluşur.
Tarih: 16.12.2007 Saat: 23:00
Konu: imar


Yeni Sayfa 9

Af başvurusunda bulunulduğu tarih itibariyle gecekondunun belediyeye ait taşınmaz üzerinde kaldığı açık olduğundan sonradan yapılan imar uygulamasıyla mülkiyetin paylı hale gelmesinin davacının hak sahipliğini etkilemeyeceği hk.

 

Danıştay Altıncı Dairesinin 6.10.2006 gün ve E:2004/7220, K:2006/4457 sayılı kararı.



Yeni Sayfa 10

Dairesi

Karar Yılı

Karar No

Esas Yılı

Esas No

Karar Tarihi

ALTINCI DAİRE

2006

4457

2004

7220

06/10/2006

 

KARAR METNİ

Af başvurusunda bulunulduğu tarih itibariyle gecekondunun belediyeye ait taşınmaz üzerinde kaldığı açık olduğundan sonradan yapılan imar uygulamasıyla mülkiyetin paylı hale gelmesinin davacının hak sahipliğini etkilemeyeceği hk.

 

Danıştay Altıncı Dairesinin 6.10.2006 gün ve E:2004/7220, K:2006/4457 sayılı kararı.

 


Temyiz İsteminde Bulunan : ?
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : Mamak Belediye Başkanlığı-Mamak/ANKARA
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Ankara 11.İdare Mahkemesinin 13.07.2004 günlü, E:2002/790, K:2004/907 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi G.Filiz Ercan Aslantaş'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ahmet Arslan'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Akdere, Dereboyu Caddesi, ? numaralı yerde ? ada, ? parsel sayılı taşınmaz üzerindeki
tapu tahsis belgeli gecekondu nedeniyle tapu verilmesi istemli davacı başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, idare Mahkemesince; dosyanın incelenmesinden davacıya tapu tahsis belgesi verilen gecekondunun 36359 ada, 4 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kaldığı, anılan taşınmazın da belediye ile üçüncü şahıslara ait olduğu anlaşıldığından söz konusu taşınmazın belediyeye ait müstakil parsel kapsamında kabulünün olanaklı olmadığı, bu durumda yasal dayanaktan yoksun tapu tahsis belgesine dayanılarak tapu verilemeyeceğinden dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekiline temyiz edilmiştir.
2981 sayılı Yasanın 10.maddesinin (a) fıkrasında; "Bu Kanun hükümlerine göre Hazine, Belediye, İl Özel İdaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapılar, 12.madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahibine
tahsis edilir ve bu tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine Tapu Tahsis Belgesi verilir." hükmü ile aynı yasanın 13. maddesinin (a) fıkrasında ise; "Bu kanun gereğince arsa tahsis edilecek kimselerin; kendisinin veya eşinin veya reşit olmayan çocuğunun oturduğu belediye ve mücavir alan sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümüne veya bir bölümü işyeri olarak kullanılan bir yapıya sahip bulunmaması gerekir." hükmü yer almaktadır.Bu yasanın uygulanmasına dair yönetmeliğin 4.maddesinde de hak sahibi oluna bilme koşulu olarak bu doğrultuda bir hükme yer verilmiştir.
Anılan Yasa maddelerinin değerlendirilmesinden 2981 sayılı Yasa hükümleri uyarınca kendilerine arsa
tahsis edilecek kişilerin tapu tahsis için başvuruda bulundukları tarih itibariyle tahsis koşullarını taşımaları gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu ? ada, ? parsel sayılı taşınmazın af başvurusunun yapıldığı tarih (4.10.1984) itibariyle Ankara Belediyesinin mülkiyetinde olduğu, anılan parselin bulunduğu alanda ıslah imar planı çalışmaları sonucu 26.12.1991 günlü, 1822/2665 sayılı encümen kararıyla parselasyon işlemi tesis edildiği, parselasyon işlemi sırasında da ? ada, ? parselin Mamak Belediyesinin mülkiyetinde olduğu ve uygulama sonucu parselin bulunduğu taşınmazın parsellere ayrılarak üzerinde davacıya ait gecekondunun bulunduğu kısmın şahıslarla hisseli hale getirildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının af başvurusunda bulunduğu tarih itibariyle gecekondunun belediyeye ait taşınmaz üzerinde kaldığı açık olduğundan sonradan yapılan imar uygulamasıyla mülkiyetin paylı hale gelmesi davacının hak sahipliğini etkilemeyecektir.
Bu itibarla, davacının hak sahibi olduğu anlaşıldığından
tapu tahsis belgeli gecekondusunun bulunduğu yerden veya başka bir yerden tahsis yapılması gerekirken davacı isteminin zımnen reddi yolunda tesis edilen işlemde isabet görülmemiştir.
Diğer taraftan davalı idarece, davacının af başvuru tarihi itibariyle 2981 sayılı Yasa hükümlerinde öngörülen diğer
tahsis koşullarını taşıyıp taşımadığı incelenerek yeniden değerlendirme yapılacağıda tabiidir.
Açıklanan nedenlerle Ankara 11.İdare Mahkemesinin 13.07.2004 günlü, E:2002/790, K:2004/907 sayılı kararının BOZULMASINA, 20,60 YTL karar harcı ile fazladan yatırılan 15.30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 06.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 







Bu haberin geldigi yer: Imar Hukukcusu
http://www.imarhukukcusu.com

Bu haber icin adres:
http://www.imarhukukcusu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=1140