imar para cezası kaça yapıyı yapana kesilecek. Kiracı ise kiracıya.
Tarih: 26.11.2007 Saat: 00:55
Konu:


Yeni Sayfa 17

Para cezası verilmesine konu olan tadilatların mülk sahibi olan davacının açık muvafakatı olmaksızın kiracı tarafından yapıldığı, taşınmaz maliki davacı adına para cezası verilmesinde isabet bulunmadığı hk.

Danıştay Altıncı Dairesinin 11.01.2005 gün ve E:2003/3433, K:2005/33 sayılı kararı.



Yeni Sayfa 18

Dairesi

Karar Yılı

Karar No

Esas Yılı

Esas No

Karar Tarihi

ALTINCI DAİRE

2005

33

2003

3433

11/01/2005

 

KARAR METNİ

Para cezası verilmesine konu olan tadilatların mülk sahibi olan davacının açık muvafakatı olmaksızın kiracı tarafından yapıldığı, taşınmaz maliki davacı adına para cezası verilmesinde isabet bulunmadığı hk.

Danıştay Altıncı Dairesinin 11.01.2005 gün ve E:2003/3433, K:2005/33 sayılı kararı.

 


Temyiz İsteminde Bulunan : ?
Vekili : Av?. - Av. ?
Karşı Taraf : Çankaya Belediye Başkanlığı - ANKARA
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Ankara 3. İdare Mahkemesinin 23.10.2002 günlü, E:2002/267, K:2002/1575 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Ömer Köroğlu'nun Düşüncesi : Temyize konu idare mahkemesi kararının davanın yıkıma ilişkin bölümün reddi yolundaki kısmen onanması, uyuşmazlık konusu olayda, taşınmaz maliki olan davacının kira kontratında veya başka bir belgede tadilatların niteliğini de belirterek açık olarak kiracıya muvafakat vermediği ve tadilatların kira kontratından sonraki bir dönemde idarece tespit edildiği anlaşıldığından, bu tadilatların mülk sahibi olan davacının açık muvafakatı olmaksızın kiracı tarafından yapıldığı ve bu tadilatlar nedeniyle taşınmaz maliki olan davacı adına imar para cezası verilmesine ilişkin işlemde cezaların şahsiliği ilkesi de gözönünde bulundurulduğunda mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmış, davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararında isabet görülmediğinden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Ankara, Çankaya, ? ada, ? sayılı parseldeki yapıda mimari projeye aykırı yapılan ilavelerin 3194 sayılı Yasanın 32. maddesi uyarınca yıktırılmasına, 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 24.1.2002 günlü, 3215.15 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, 21.9.2001 günlü tutanakla belirlenen mimari projeye aykırı ilavelerin verilen yasal sürede mimari projeye uygun hale getirilmemesi nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu idare mahkemesi kararının, davanın yıkıma ilişkin bölümünün reddi yolundaki kısmında 2577 sayılı Yasanın 49/1. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın para cezası verilmesine ilişkin bölümüne gelince;
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu dükkanın 1.3.2001 gününde davacı tarafından kiraya verildiği; kira kontratında kiracının işiyle ilgili her türlü tadilatı yapabileceği, imar mevzuatına aykırı tadilatlardan belediye gibi kurum ve kuruluşlara karşı sorumlu olacağının belirtildiği, mimari projeye aykırı olarak yapılan tadilatların 21.9.2001 gününde tespit edildiği, kiracının anılan taşınmazdan 26.1.2002 gününde tahliye edildiği, davacı tarafından tahliye sırasında anılan tadilatların yıkılarak mimari projeye uygun hale getirildiği hususunun davalı idareye dilekçeyle bildirildiği anlaşılmaktadır.
3194 sayılı Yasanın 42.maddesinde, ruhsat alınmadan veya ruhsat ve eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhidine para cezası verileceği kurala bağlanmıştır. İdari para cezalarında da cezaların şahsiliği ilkesi geçerli bulunmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, taşınmaz maliki olan davacının kira kontratında veya başka bir belgede tadilatların niteliğini de belirterek açık olarak kiracıya muvafakat vermediği ve tadilatların kira kontratından sonraki bir dönemde idarece tespit edildiği anlaşıldığından, bu tadilatların mülk sahibi olan davacının açık muvafakatı olmaksızın kiracı tarafından yapıldığı ve bu tadilatlar nedeniyle taşınmaz maliki olan davacı adına imar para cezası verilmesine ilişkin işlemde cezaların şahsiliği ilkesi de gözönünde bulundurulduğunda mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmış, davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Ankara 3. İdare Mahkemesinin 23.10.2002 günlü, E:2002/267, K:2002/1575 sayılı kararının davanın yıkıma ilişkin kısmının reddi yolundaki bölümünün ONANMASINA, dava konusu işlemin para cezası verilmesine ilişkin bölümünün iptali yolundaki kısmının BOZULMASINA,16.090.000 lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 11.1.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


 

 

 







Bu haberin geldigi yer: Imar Hukukcusu
http://www.imarhukukcusu.com

Bu haber icin adres:
http://www.imarhukukcusu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=1011