İşlemin
tesisinde uygulanan usul ve esasların, işlemin kaldırılması veya geri
alınmasında da uygulanması gerektiği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 11.4.2006
gün ve E:2004/1462, K:2006/1872 sayılı kararı.
Temyiz
İsteminde Bulunan : ?
Vekili :
Av. ?
Karşı Taraf
: Amasya Belediye Başkanlığı
İstemin
Özeti : Samsun İdare Mahkemesinin 19.11.2003 günlü, E:2003/861, K:2003/1192
sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın
Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay
Tetkik Hakimi Mehmet Sıtkı Çelik'in Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden,
davacının sahibi olduğu taşınmazı da kapsayan alanda 3194 sayılı Yasa'nın
18.maddesi uyarınca imar uygulaması yapıldığı, davacının bu uygulamaya itiraz
ettiği, belediye encümeninin bu itiraza ilişkin olarak davacının sahibi olduğu
parsellerin mümkün olduğu kadar imar uygulaması dışında bırakılması yolunda bir
karar aldığı, ancak herhangi bir uygulamanın yapılmadığı, bunun üzerine dava
konusu işlemin iptali istemiyle davanın açıldığı, İdare Mahkemesince davanın
konusuz kaldığı gerekçesiyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına
karar verildiği anlaşılmaktadır.
İdare
Hukukunda yerleşmiş ilkelerden biri de usulde paralellik ilkesidir. Bu ilke ile
bir işlemin tesisinde uygulanan usul ve esasların aynı işlemin geri alınmasında
veya kaldırılmasında da uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Olayda, bir
takım kayıt ve şartlara bağlı olarak işlemin geri alınacağı yönünde bir karar
alındığı ancak dava konusu işlemin geri alındığı veya iptal edildiği yolunda
belediye encümenince alınmış bir kararın olmadığı görülmektedir.
Bu durum
karşısında İdare Mahkemesince işin esasına girilerek dava konusu işlem hakkında
bir karar verilmesi gerekirken, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esası
hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde hukuki isabet
görülmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği
düşünülmektedir.
Danıştay
Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen
kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin
bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Karar veren
Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava,
Amasya (Merkez), Kapıkaya Köyü, ? - ? -? parsel sayılı taşınmazı da kapsayan
alanda yapılan imar uygulamasının onaylanmasına ilişkin 25.3.2003 günlü, 168
sayılı belediye encümeni kararı ile bu işleme yapılan itirazın cevap verilmemek
suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince,
davacının itirazı 6.5.2003 gününde belediye encümenince görüşülerek "?, ?, ?
parselde kayıtlı gayrimenkul sahibi davacının parsellerinin mümkün olduğu kadar
(imar planına uygun olarak) imar uygulaması dışında bırakılarak, dağıtım
cetvellerinin ve uygulama dosyasının yeniden hazırlanmasının uygun görüldüğü..."
şeklinde karar alındığı, fakat bu karara dayanılarak yeniden bir imar uygulaması
yapılmadığı, ara kararı ile anılan bu encümen kararının dava konusu işlemin geri
alınması niteliğinde olup olmadığının sorulduğu, davalı idarece verilen
5.11.2003 günlü cevap yazısında; sözü edilen 6.5.2003 tarihli belediye encümeni
kararının, dava konusu işlemin geri alınması niteliğinde olduğu ancak davacının
taşınmazıyla ilgili olarak herhangi bir imar uygulaması yapılmamış olduğunun
bildirildiği, bu gelişmeler karşısında dava konusu işlemin geri alındığının
anlaşıldığı gerekçesiyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine
yer olmadığına karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının sahibi olduğu taşınmazı da kapsayan alanda
3194 sayılı Yasa'nın 18.maddesi uyarınca imar uygulaması yapıldığı, davacının bu
uygulamaya itiraz ettiği, belediye encümeninin bu itiraza ilişkin olarak
davacının sahibi olduğu parsellerin mümkün olduğu kadar imar uygulaması dışında
bırakılması yolunda bir karar aldığı, ancak herhangi bir uygulamanın ve tebliğin
yapılmadığı, bunun üzerine dava konusu işlemin iptali istemiyle bu davanın
açıldığı anlaşılmaktadır.
İdare
Hukukunda yerleşmiş ilkelerden biri de usulde paralellik ilkesidir. Bu ilke ile
bir işlemin tesisinde uygulanan usul ve esasların aynı işlemin geri alınmasında
veya kaldırılmasında da uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Buna göre
olayda, işlemin geri alındığından söz edebilmek için davalı belediye encümenince
dava konusu işlemin tesis edildiği usulle geri alınmak suretiyle hukuk aleminden
kaldırılması gerekirken, bu usule uyulmayıp, bir takım kayıt ve şartlara bağlı
olarak işlemin geri alınacağı yönünde bir karar alındığı ve idare mahkemesi
kararının temyizi aşamasında bile dava konusu işlemin idarece geri alındığı veya
iptal edildiği yolunda belediye encümenince alınmış bir karar olmadığı
görülmektedir.
Bu durum
karşısında, İdare Mahkemesince işin esasına girilerek dava konusu işlem hakkında
bir karar verilmesi gerekirken, bu usule uyulmayarak davanın konusuz kaldığı
gerekçesiyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde
hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan
nedenlerle Samsun İdare Mahkemesinin 19.11.2003 günlü, E:2003/861, K:2003/1192
sayılı kararının BOZULMASINA, 20,60 YTL. karar harcı ile fazladan yatırılan
15,30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 11.4.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. (DAN-DER;
SAYI:114)