imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

idare hukuku: Ulus, Hacıbayram Camii ve Civarı, Bentderesi İle Ankara Kalesi ve Civarını

Ankara Tarihi Kent Merkezi kapsamında yer alan Ulus, Hacıbayram Camii ve Civarı, Bentderesi İle Ankara Kalesi ve Civarını kapsayan alanın "Yenileme Alanı" olarak tespit edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile yenileme alanı olarak tespit edilen bölge içerisinde bulunan taşınmazların kamulaştırılmasında "Acele Kamulaştırmanın" uygulanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının ve bu karar uyarınca  acele kamulaştırma yapılmasına dair belediye encümeni kararlarının yürütmesinin durdurulması isteminin reddi yolundaki Danıştay Altıncı Dairesinin 26.05.2008 tarihli, E:2008/2283 sayılı kararı.



T.C.

D A N I ? T A Y

ALTINCI DAİRE

Esas  No   : 2008/2283

 

                Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyenler :

                1-

                2-

                   

                Vekili          :

                Karşı Taraf : 1- Başbakanlık

                                       2- İçişleri Bakanlığı

                                       3- Kültür ve Turizm Bakanlığı

                                       4- Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı

                İstemin Özeti : Ankara Tarihi Kent Merkezi kapsamında yer alan Ulus, Hacıbayram Camii ve Civarı, Bentderesi İle Ankara Kalesi ve Civarını kapsayan alanın 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi uyarınca "Yenileme Alanı" olarak tespit edilmesine ilişkin 07.09.2005 günlü, 25929 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08.08.2005 günlü, 2005/9289 sayılı Bakanlar Kurulu kararı, yenileme alanı olarak tespit edilen bölge içerisinde bulunan Ankara İli, Altındağ İlçesi, Ahiyakup Mahallesi, ... ada, ..., ... sayılı parseller ile ... pafta, ... ada, ... sayılı parsel ile üzerindeki yapıların da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından kamulaştırılmasına, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesine göre "Acele Kamulaştırmanın" uygulanmasına ilişkin 21.03.2007 günlü, 26469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu'nun 15.03.2007 günlü, 2007/11836 sayılı kararı ile bu karar uyarınca Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni'nin 02.08.2007 günlü, 745/3253 sayılı acele kamulaştırma yapılmasına ilişkin kararı ve bu kararın tashihine ilişkin anılan encümenin 18.10.2007 günlü, 935 sayılı kararının; dava konusu işlemlerin Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan bedel tespiti ile acele el koyma davası nedeniyle öğrenildiği, acele kamulaştırma uygulamasında yargı yerince iptal edilen 68600/4 sayılı parselasyon işleminin baz alındığı, hukuken geçersiz işlemin esas alınamayacağı, geniş bir alanın Ankara Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanı olarak ilan edildiği, mülkiyet yönünden belirsiz, muallak ve anlaşılmaz bir sınırlama ve yeni bir uygulama getirmesi yönünden mülkiyet hakkının ihlali mahiyetinde bulunduğu, yine yenileme alanının mahiyetinin ne olduğu konusunda açıklık olmaması nedeniyle mülkiyeti belirsiz duruma getirdiği, Bakanlar Kurulu kararının belirsizlik taşıdığı, acele kamulaştırmaya ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının Kamulaştırma Kanunu'nun ruhuna tamamiyle aykırı olduğu, ortada acele kamulaştırmayı gerekli kılan ne kamu yararı kararı, ne de kamu yararını gerçekleştirecek bir projenin olmadığı, ayrıca gecikmenin tahammül gösteremeyeceği kadar aciliyet gerektiren çok önemli kamu projelerinin uygulanmasını gerektiren hiçbir neden bulunmadığı, acele kamulaştırma kararının taşınmazları ada, parsel şeklinde göstermediği, bu yönden içeriğe sahip olmadığı, mülkiyet sahipleri yönünden kanuna aykırı belirsiz durum yaratarak mülkiyetin ihlali sonucunu doğurduğu, acelelik söz konusu olmayıp, bu Bakanlar Kurulu Kararından dokuz ay sonra bu amaçla mahkemeye başvurulduğu, belediye encümeni kararı yönünden, yenileme alanı sınırları aşılarak yetkili kılınmayan alanda acele kamulaştırma uygulaması yapıldığı, ada ve parsel belirtilmeksizin işlemin hukuken eksik özellik taşıdığı, bu durumların anayasal bir hak olan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin Ek 1 Nolu Protokolü ile de korunan mülkiyet hakkını ihlal ettiği, alana ilişkin 1/5000 ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı nazım ve uygulama imar planlarına karşı dava açıldığı, davalı belediyenin bölgede önceki yıllarda başvurduğu kamulaştırmaların başarısızlıkla sonuçlandığı, taşınmaz bedellerini yüksek bulduğu, bu işlemlerde asıl izlenmesi gereken yolun anlaşma ve uzlaşma olması gerektiği, bu yönteme başvurulmadığı, ortaya çıkan başka bir sonucun taksitle kamulaştırma yapılması olduğu, bunun ise hukuki dayanağının bulunmadığı ileri sürülerek iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

                Başbakanlığın Savunmasının Özeti : Davanın süresi içerisinde açılmadığı, esas yönünden, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun'un amaç başlıklı 1. maddesi, alanların belirlenmesine ilişkin 2.maddesi ile kamulaştırmaya olanak tanıyan 4.maddesi ile bu Kanun uyarınca çıkarılan Uygulama Yönetmeliğinin 24.maddesinin son fıkrası çerçevesinde 2942 sayılı Yasanın 27.maddesinde öngörülen acele kamulaştırma yetkisinin kullanıldığı, dava konusu işlemlere konu edilen taşınmazın da içersinde yer aldığı yörenin Ulus Bölgesi Sit Alanı içerisinde yer aldığı, 5366 sayılı Yasa uyarınca Ulus, Ankara Eski Kent Dokusu, Roma Hamamı yenileme alanlarının Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından belirlenip karar alınması amacıyla Bakanlar Kurulu'na sunulduğu, Bakanlar Kurulunca alınan karar doğrultusunda etap etap uygulamaya geçildiği, I.Etapta Hacı Bayram Veli Camii ve Civarının uygulamasına başlanılması için dava konusu belediye encümeni kararının alındığı, Bakanlar Kurulu kararı ve proje sınırları içerisinde yer aldığı, sadece uygulama etap sınırının genişletilmesi nedeniyle tashih yolunda yeni bir karar daha alındığı, 5366 sayılı Yasa ile Ulus'u özellikle Hacı Bayram ve Kaleyi tekrar Ankara'ya kazandırmanın amaçlandığı, haklı gerekçeye dayandığı, üstün kamu yararı taşıdığı, 2008 yılının ilk yarısında ihale edilen projelerin ikinci yarısında yapım işlerine başlanılacağı, davacılara ait taşınmazların tescilli taşınmazlar olmadığı, ... ada, ... sayılı parsel için (...  ada, ... sayılı parsel) Ankara 24.Asliye Hukuk Mahkemesince belirlenen bilirkişilerce saptanan bedelin bankada bloke edildiği, ... varisleri tarafında plana yönelik açılan davada yürütmenin durdurulması isteminin reddedildiği, tüm işlemlerde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

                İçişleri Bakanlığı'nın Savunmasının Özeti : Alanda yapılan proje ve kamulaştırma kararları sırasında, tarihi yapıların bir çoğunun müşterek mülkiyete konu olduğu, bir çoğunun ise sahiplerinin ekonomik gücü hakkında bilgi sahibi olunamadığının ortaya çıktığı, bu tarihi yapıların sahipleri tarafından bakım ve restorasyonunun beklenmesinin tarihi yapıları çürümeye terk etmekle eşdeğer olduğu, 5366 sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmeliğine dayalı olarak dava konusu işlemlerin tesis edildiği, kamu yararı taşıdığı savunulmaktadır.

                Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Savunmasının Özeti : 5366 sayılı Yasanın sit alanlarının yenileme alanı olarak ilanını sağladığı, bu çerçevede yenileme alanının ilan edildiği, Ankara Yenileme Alanı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 17.05.2007 günlü, 25 sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planında ... pafta, ... ada, ... sayılı parselin perakende ticaret hali+minibüs terminali+katlı otopark olarak belirlenen bölge içerisinde, ... ada, ... ve ... sayılı parselin ise kültürel tesis alanı+yeraltı otoparkı olarak belirlenen alan içerisinde gösterildiği, anılan Yasa ve Yönetmelik uyarınca acele kamulaştırmaya gidildiği, hukuka uygun olduğu, davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği yolundadır.

                Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın Savunmasının Özeti : Davanın süresi içerisinde açılmadığı, esasen, Ulus bölgesinin sit alanı olduğu ve Bakanlar Kurulunca 5366 sayılı Yasa uyarınca yenileme alanı olarak ilan edildiği ve acele kamulaştırılmasına karar verildiği, bu alanın etaplara ayrıldığı, ilk etabın Hacı Bayram ve Civarı olduğu, bu alanlarda 5216 sayılı Yasanın 7/o ve 5393 sayılı Yasa uyarınca davalı Belediyenin kamulaştırma yapma yetkisinin bulunduğu ve Bakanlar Kurulu Kararına dayalı olarak acele kamulaştırma işleminin yapıldığı, korunması gereken Ulus Tarihi Kent Merkezinin kaderine terk edilmesinin mümkün olmadığı, işlemlerin hukuka uygun olarak tesis edildiği, davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

                Danıştay Tetkik Hakimi ... Düşüncesi : Ankara Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanına ilişkin olarak, dava dilekçesindeki mülkiyet hakkının ihlal edildiği noktasında iddialar da göz önünde tutulduğunda, sit alanı olarak tescil ve ilan edilen bu bölge ve koruma alanının, yörenin gelişimine uygun olarak yeniden inşa ve restore edilerek, bu bölgede konut, ticaret, kültür, turizm ve sosyal donatı alanları oluşturulması, doğal afet risklerine karşı önlemler alınması, tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılması amacıyla tesis edilen işlemde hukuka aykırı bir yön görülmediği, yenileme alanı ile Anayasanın öngördüğü şekilde yasayla tarihi ve kültürel varlık ve değerlerinin korunması amacıyla mülkiyet hakkının sınırlandırılması yoluna gidildiği, işlemde bu yönüyle de hukuka aykırılık taşımadığı; davanın acele kamulaştırmaya ilişkin bakanlar kurulu kararı ile uygulanmasına ilişkin işlemlerin iptaline ilişkin kısmına gelince, uyuşmazlığa konu alan 5366 sayılı Yasa kapsamında yenileme alanı olarak belirlendiği, bu alanın korunarak yenilenmesine yönelik olarak onaylanan planlar ile bunlara yönelik proje çerçevesinde, kamulaştırma işlemlerinin daha geniş bir zaman bırakılmaması, işin sürümcemede kalmaması için aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar verilen haller kapsamında, acele kamulaştırmaya ilişkin hükümlerin uygulanması konusunda alınan Bakanlar Kurulu kararı ile bu karar uyarınca belediye encümenince alınan kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

                Danıştay Savcısı ... Düşüncesi : Davanın konusunu oluşturan işlemlerden, Ankara tarihi kent merkezi kapsamında yer alan ve karar eki krokide sınırları ve koordinatları gösterilen alanın 5366 sayılı yasanın 2. maddesi uyarınca yenileme alanı olarak tesbitine dair 08.8.2005 gün ve 2005/9289 sayılı Bakanlar Kurulu kararının; ilgili mevzuata, koruma ile ilgili ilke ve prensiplere, şehircilik ilke ve esaslarına uygun olup olmadığının tesbiti için konusunda uzman bilirkişi kurulunun katılımı ile mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenecek raporun alınmasından sonra bu işlemle ve acele kamulaştırmaya yönelik 15.3.2007 gün ve 2007/11836 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile ilgili yürütmenin durdurulması isteminin incelenmesine, sözkonusu Bakanlar Kurulu Kararı ile igili karar verilinceye kadar davaya konu parselin kamulaştırılmasına dair Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni kararının yürütülmesininin durdurulmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

                                                               TÜRK MİLLETİ ADINA

                Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27.maddesi uyarınca dosya incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

                Davalı idarelerin süre defi yerinde görülmemiştir.

                Dava, Ankara Tarihi Kent Merkezi kapsamında yer alan Ulus, Hacıbayram Camii ve Civarı, Bentderesi İle Ankara Kalesi ve Civarını kapsayan alanın 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi uyarınca "Yenileme Alanı" olarak tespit edilmesine ilişkin 07.09.2005 günlü, 25929 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08.08.2005 günlü, 2005/9289 sayılı Bakanlar Kurulu kararı, yenileme alanı olarak tespit edilen bölge içerisinde bulunan Ankara İli, Altındağ İlçesi, Ahiyakup Mahallesi, ... ada, ..., ... sayılı parseller ile ... pafta, ... ada, ... sayılı parsel ile üzerindeki yapıların da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından kamulaştırılmasına, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesine göre "Acele Kamulaştırmanın" uygulanmasına ilişkin 21.03.2007 günlü, 26469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu'nun 15.03.2007 günlü, 2007/11836 sayılı kararı ile bu karar uyarınca Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni'nin 02.08.2007 günlü, 745/3253 sayılı acele kamulaştırma yapılmasına ilişkin kararı ve bu kararın tashihine ilişkin anılan encümenin 18.10.2007 günlü, 935 sayılı kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılmıştır.

                2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Mülkiyet Hakkı başlıklı 35. maddesinde: Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz", Tarih, Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması başlıklı 68.maddesinde ise: "Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır. Bu varlıklar ve değerlerden özel mülkiyet konusu olanlara getirilecek sınırlamalar ve bu nedenle hak sahiplerine yapılacak yardımlar ve tanınacak muafiyetler kanunla düzenlenir" kuralları yer almıştır.

                5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun’un Amaç ve Kapsam başlıklı birinci maddesinde: "Bu Kanunun amacı, büyükşehir belediyeleri, büyükşehir belediyeleri sınırları içindeki ilçe ve ilk kademe belediyeleri, il, ilçe belediyeleri ve nüfusu 50.000'in üzerindeki belediyelerce ve bu belediyelerin yetki alanı dışında il özel idarelerince, yıpranan ve özelliğini kaybetmeye yüz tutmuş; kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarınca sit alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının, bölgenin gelişimine uygun olarak yeniden inşa ve restore edilerek, bu bölgelerde konut, ticaret, kültür, turizm ve sosyal donatı alanları oluşturulması, tabiî afet risklerine karşı tedbirler alınması, tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılmasıdır.

                Bu Kanun, yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda oluşturulacak olan yenileme alanlarının tespitine, teknik altyapı ve yapısal standartlarının belirlenmesine, projelerinin oluşturulmasına, uygulama, örgütlenme, yönetim, denetim, katılım ve kullanımına ilişkin usûl ve esasları kapsar" kuralı yer almıştır.

                Anılan Yasanın Alanların Belirlenmesi başlıklı 2.maddesinde ise: "Yenileme alanları, il özel idarelerinde il genel meclisi, belediyelerde belediye meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ile belirlenir. İl özel idaresinde il genel meclisince, büyükşehirler dışındaki belediyelerde belediye meclisince alınan kararlar Bakanlar Kuruluna sunulur. Büyükşehirlerde ise ilçe ve ilk kademe belediye meclislerince alınan bu kararlar, büyükşehir belediye meclisince onaylanması halinde Bakanlar Kuruluna sunulur. Bakanlar Kurulu projenin uygulanıp uygulanmamasına üç ay içinde karar verir.

                Bakanlar Kurulunca kabul edilen alanlardaki uygulama bir program dahilinde etap etap projelendirilebilir.

                Etap proje ve programları, meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ve belediyelerde belediye başkanının, il özel idarelerinde valinin onayı ile uygulamaya konulur.

                Belirlenen alan sınırları içindeki tüm taşınmazlar, belediyece ve il özel idaresince hazırlanacak yenileme projelerinin kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulunca karara bağlanmasını müteakip bu Kanuna göre yapılacak yenileme projesi hükümlerine tâbi olurlar. Büyükşehir belediye sınırları içinde büyükşehir belediyelerinin yapacaklarının dışında kalan yenileme projeleri, ilçe ve ilk kademe belediyelerince hazırlanması ve meclislerinde kabulünden sonra büyükşehir belediye başkanınca onaylanarak yürürlüğe girer. Buna göre kamulaştırma ve uygulama yapılır.

                Yenileme alanlarının teknik altyapı ve yapısal standartların oluşturulması, bu alanların yönetimi ile örgütlenme ve uygulama alanlarında bulunan hak sahiplerinin veya bölge halkının katılımına dair usûl ve esaslar yönetmelikte belirlenir" kuralları bulunmaktadır.

                Yukarıda içeriğine yer verilen Anayasal ve yasal düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesinden, Devletin üstlendiği tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunması görevinin yerine getirilebilmesi amacıyla bu değerlerden yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması amacıyla yasal düzenleme yapılmış, bu varlıklar ve değerlerden özel mülkiyet konusu olanların yasayla kamulaştırılması ya da başka şekilde mülkiyet hakkının sınırlandırılması olanağı tanınmıştır.

                Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazların da içerisinde yer aldığı Ankara İl Merkezinin, ilk kez arkeolojik ve kentsel sit alanları ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının Gayrımenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 12.04.1980 günlü, A-2167 sayılı kararı ile belirlendiği, yarışma sonucu elde edilen 1/1000 ölçekli Ulus Tarihi Kent Merkezi Koruma Amaçlı İmar Planının Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 10.11.1989 günlü, 954 sayılı kararı ile uygun görüldüğü, daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek yeniden yaptırılan Ankara Eski Kent Dokusu Koruma Amaçlı İmar Planlarının Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 02.07.2004 günlü, 9280 sayılı kararı ile uygun görülüp, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli anılan nazım ve uygulama imar planları Altındağ Belediye Meclisi'nin 08.02.2005 günlü, 26 sayılı kararı ve Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 14.09.2005 günlü, 2405 sayılı kararı ile onaylandığı, bu kapsamda yenileme alanı sınırlarına ilişkin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 15.07.2005 günlü, 1952 sayılı kararı sonrasında dava konusu Bakanlar Kurulu Kararının alındığı, yenileme alanının 266,81 hektarı kapsadığı, Ankara Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanı içerisinde Ulus, Kale, Eski Kent Dokusu ile Roma Hamamı'nın yer aldığı anlaşılmaktadır.

                Dava dilekçesinde, Ankara Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanının Belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararında, bölgeye ilişkin X ve Y koordinatlarının verildiği, bu koordinatları sade bir vatandaş durumunda olan mülkiyet sahiplerinin anlamasının mümkün olmadığı, yenileme alanın sınırlarının uyuşmazlık konusu taşınmazları kapsadığı yolunda bir bilgi veya açıklama içermediği, bu yönüyle Bakanlar Kurulu Kararının mülkiyet yönünden belirsiz, muallak ve anlaşılmaz bir sınırlama ile yeni bir uygulama getirmesi nedeniyle bu hakkı ihlali edici bir mahiyet taşıdığı, Ulus, Hacıbayram ve Bentderesi merkezli geniş bir bölgeyi yenileme alanı olarak ilan eden Bakanlar Kurulu Kararının alandaki yenilemenin mahiyeti konusunda açıklık içermemesi nedeniyle de hukuka aykırı ve mülkiyet açısından belirsiz bir durum yarattığı, yenileme bölgesinde olup da sadece tarihi eser vasfındaki binaların sahiplerine yapısını kendisinin yenilemesine ya da güzelleştirmesine imkan tanınması, mevcut ve geçerli imar şartlarının değiştirilmemesi gerektiğinin ileri sürüldüğü, ancak dava konusu Yenileme Alanı ilanına ilişkin olarak, bölgenin 5366 sayılı Yasa kapsamındaki şartları taşımadığı halde yenileme alanı olarak ilan edildiği, yenileme sınırının hatalı olarak belirlendiği, uyuşmazlık konusu taşınmazların anılan Yasaya göre bu sınırlar içerisinde oluşan bütünlüğün bir parçası olmadığı, dolayısıyla bu sınırlar içerisine alınmasının hatalı olduğu, yörenin yenilenerek korunmasının kamu yararı taşımadığı, işlemin hukuka ve kamu yararına aykırı olduğu yolunda iddialar içermediği, mülkiyet hakkının ihlal edildiğinden hareketle iptal isteminde bulunulduğu görülmektedir.

                Uyuşmazlık konusu taşınmazın içerisinde yer aldığı, sit alanı olarak tescil ve ilan edilen Ankara Tarihi Kent Merkezinin, gelişimine uygun olarak yeniden inşa ve restore edilerek, bu bölgede konut, ticaret, kültür, turizm ve sosyal donatı alanlarının oluşturulması, doğal afet risklerine karşı önlemler alınması yolundaki 5366 sayılı Yasanın öngördüğü amaçların gerçekleştirilmesine dönük olarak Yenileme Alanı olarak ilan edilmesine ilişkin dava konusu Bakanlar Kurulu Kararınında, dava dilekçesindeki iddialar da göz önünde tutulduğunda, kamu yararına ve hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.

                Davacının mülkiyet hakkının ihlal edildiği yolundaki iddiasına gelince, Anayasanın mülkiyet hakkının sınırlandırılmasına olanak tanıyan ve içeriğine yukarıda yer verilen kurallarına dayalı olarak yapılan yasal düzenleme uyarınca dava konusu edilen Bakanlar Kurulu Kararı ile yenileme alanının tespit edildiği, bu yönüyle hukuka aykırılık taşımadığı, yenileme alanı kararının kapsadığı alanın büyüklüğü, bu alan kapsamında yer alan taşınmazların çokluğu nedeniyle, yenileme alanının sınır koordinatları yoluyla kroki şeklinde belirlenerek gösterilmesi teknik bir gereklilik olup, mülkiyet hakkının bu şekilde ihlal edildiği iddiası yerinde görülmemiştir.

                Dava konusu edilen acele kamulaştırmaya ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile bu karar uyarınca tesis edilen işlemler yönünden uyuşmazlık incelendiğinde;

                5366 sayılı Yasanın Taşınmaz Tasarruflarının Kısıtlanması ve Kamulaştırma başlığını taşıyan 4.maddesinde: "İl özel idaresi ve belediye, yenileme alanı ilan edilen yerlerdeki taşınmazlar üzerinde, her türlü yapılaşma, kullanım ve işletme konularında proje tamamlanıncaya kadar geçici kısıtlamalar uygulayabilir.

                Yenileme alanlarında bulunan yapıların boşaltılması, yıkımı ve kamulaştırılmasında anlaşma yolu esastır. Anlaşma sağlanamayan hallerde gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazlar ilgili il özel idaresi ve belediye tarafından kamulaştırılabilir. Bu Kanun uyarınca yapılacak kamulaştırmalar 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki iskân projelerinin gerçekleştirilmesi amaçlı kamulaştırma sayılır. Tapuda mülkiyet hanesi açık olan taşınmazlar ile varisi belli olmayan, kayyım tayin edilmiş, ihtilaflı, davalı ve üzerinde her türlü mülkiyet ve mülkiyetin gayri aynî hak tesis edilmiş olan taşınmazlar için de aynı madde hükümlerine göre kamulaştırma işlemleri yürütülür. Kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesinde il özel idareleri ve belediyeler veraset ilamı çıkarttırmaya, kayyım tayin ettirmeye veya tapuda kayıtlı son malike göre işlem yapmaya yetkilidir.

                İl özel idareleri ve belediyeler taşınmaz mülkiyetinin kamulaştırılması yerine, uygun gördükleri takdirde satın alma, kat karşılığı ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ilgili maddelerinde düzenlenen intifa hakkı veya üst hakkı kurulması yolu ile sınırlı aynî hak tesis edebilirler.

                Yenileme alanı içerisinde kalan Hazineye ait taşınmazlar başka bir işleme gerek kalmaksızın projeyi yürüten il özel idaresine ve belediyeye bedelsiz devredilir. Satış ve gelir getirici bir işe dönüştürüldüğünde proje ve uygulama giderleri çıktıktan sonraki gelirin yüzde yirmibeşi Hazineye verilir. Devre ait işlemler il özel idaresi ve belediyenin talebi üzerine ilgili tapu sicil müdürlüğünce resen yapılır. Bu işlemler her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. Yenileme alanı ilan edilen yerlerde, yenileme projesi kapsamında kalan taşınmazlar Hazinece satılamaz, kiraya verilemez, tahsis edilemez" şeklinde düzenleme getirilmiştir.

                Bu aşamada, 5366 sayılı Yasa uyarınca yapılacak kamulaştırmanın 2942 sayılı Yasanın uygulanacak maddeleri yönünden irdelenmesi gerekmektedir. 5366 sayılı Yasanın 2. ve 4. maddelerinde yer alan kamulaştırma yapılır hükümleri karşısında, bu yasa uyarınca yapılacak kamulaştırmalarda 2942 sayılı Yasanın acele kamulaştırmayı içeren 27.maddesi de dahil tüm hükümlerinin uygulanması öngörülmektedir.

                2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Acele kamulaştırma başlıklı 27. maddesinde ise: "3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar alınacak hallerde veya özel kanunlarla öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmaz malın (Değişik ibare: 24/4/2001 - 4650/15 md.) 10 uncu madde esasları dairesinde ve 15 inci madde uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değeri, idare tarafından mal sahibi adına (Değişik ibare: 24/4/2001 - 4650/15 md.) 10 uncu maddeye göre yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaz mala el konulabilir." kuralına yer verilmiştir.

                Dosyanın incelenmesinden, Bakanlar Kurulu'nun 15.03.2007 günlü, 207/1836 sayılı Kararında, Ankara Tarihi Kent Merkezi kapsamında yer alan ve 08.08.2005 günlü, 2005/9289 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yenileme alanı olarak tespit edilen bölgenin Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırılmasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27.maddesinin uygulanmasının öngörüldüğü, bu karar uyarınca, Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni tarafından, yenileme alanı içerisinde oluşturulan etap içersinde anılan Yasa uyarınca acele kamulaştırma işlemlerine başlanıldığı, yenileme alanı içerisindeki etap sınırında meydana gelen değişiklik üzerine de önceki belediye encümeni kararının tashihi yolunda karar alındığı, bu kararların alınmasından önce 1/5000 ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı nazım ve uygulama imar planı ve notlarının Ankara Yenileme Alanı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 17.05.2007 günlü, 25 sayılı kararı ve düzeltme içeren 03.10.2007 günlü, 68 sayılı kararı ile uygun bulunduğu, uyuşmazlık konusu taşınmazların bu planlar kapsamında yer aldığı anlaşılmaktadır.

                Uyuşmazlığa konu edilen, yenileme alanı olarak tespit edilen bölgenin kamulaştırılmasında 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27.maddesinin uygulanmasının kararlaştırıldığı ve "aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar alınacak haller" kapsamında dava konusu kararın alındığı görülmekte olup, bu durumda aceleliği gerektiren durumun varlığı yönünden yargısal inceleme yapılması gerekmektedir.

                Tarihi ve kültürel yapı ile bu özellikleri taşıyan alanlarla ilgili çalışmaların güç ve zahmetli bir iş olduğu kadar, bu bölgelerin ruh ve yapısının geniş bir zaman dilimi içerisinde yok olmakla karşı karşıya kalması nedeniyle, tarihi ve kültürel varlıkların ve değerlerin korunması amacıyla yenileme alanları içerisinde yıpranan ve özelliğini kaybetmeye yüz tutmuş alanların yeniden inşa ve restore edilerek, bu bölgede konut, ticaret, kültür, turizm ve sosyal donatı alanlarının oluşturulması, doğal afet risklerine karşı önlemler alınmasına yönelik olarak kamulaştırılmasında acele kamulaştırmaya ilişkin hükümlerin uygulanmasında kamu yararı bulunduğundan, dava konusu Bakanlar Kurulu Kararında hukuka aykırılık görülmemiştir.

                Ankara Tarihi Kent Merkezi kapsamında kalan ve 5366 sayılı Yasa uyarınca yenileme alanı olarak tespit edilen bölgede yapılacak kamulaştırmalarda acele kamulaştırma hükümlerinin uygulanması kararı doğrultusunda ve bu alandaki plan hükümlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla Ankara Büyükşehir Belediye Encümeni tarafından alınan dava konusu kararlarda da hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

                Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27.maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği görüldüğünden yürütmenin durdurulması isteminin reddine, 26.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Tarih: 12.06.2008 Saat: 00:34 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· Daha fazla imar
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: imar:
İdari Yargı Davaları (İdari yargı alanında en son çıkacak olan en güncel içtihat

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular

imar hukukcusu