imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Radyoloji personeli Sağlık Bakanlığından Yürütmenin Durdurulması kararının uygul
Yeni Sayfa 2 Yeni Sayfa 5

Radyoloji personelinin hukuka aykırı olarak mesai saatlerinin günlük 9 saate çıkarılmasına dair düzenleme hakkında Danıştay 5. DAİRE ile 12. DAİRE müşterek heyet yaparak aldıkları kararagöre yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

Bu kararın Sağlık Bakanlığına tebliğ edildiği halde halen uygulanmadığı anlaşılmaktadır. Oysa aşağıda yapılan açıklamalara göre bu kararın geçikmeksizin işlem tesis edilerek uygulanması gerekmektedir.

İdari yargı kararlarının en geç 30 gün içinde uygulanacağına dair kural ancak kararın uygulanması için kurul toplanması ya da bu iş için yasada özel bir prosedürün olması halinde geçerli olur. Yoksa bu örnekte olduğu gibi idari bir işlem ile yargı kararının uygulanması mümkün olduğundan gecikmeksizin kararın uygulanması gerekirdi.

Öte yandan, Sağlık Bakanlığınca yürütmenin durdurulması kararına itiraz edilecek olması da kararın uygğulanmasına engel değildir. Yürütmenin durdurulması kararına itiraz edildiğinden bahisle kararın uygulanmaması kişileri manevi tazminat ödemekten kurtaramaz.
Bu konuda geçmiş haberler için tıklayınız.



Yeni Sayfa 6

 

2577 sayılı idari Yargılama Usulü kanunu’nun 28. maddesinde;

KARARLARIN SONUÇLARI:

    Madde 28 - 1 . (Değişik bent: 10/06/1994 - 4001/13 md.) Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. Ancak, haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında, bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir.

    2. (Değişik bent: 10/06/1994 - 4001/13 md.) Tam yargı davaları hakkındaki kararlardan belli bir miktarı içerenler genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunur.

    3. Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.

    4. Mahkeme kararlarının (otuz) gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açabileceği gibi, kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir.

    5. Vergi uyuşmazlıklarına ilişkin mahkeme kararlarının idareye tebliğinden sonra bu kararlara göre tespit edilecek vergi, resim, harçlar ve benzeri mali yükümler ile zam ve cezaların miktarı ilgili idarece mükellefe bildirilir.

    6. Tazminat ve vergi davalarında kararın idareye tebliğinden itibaren infazın gecikmesi sebebiyle idarece kanuni gecikme faizi ödenir.” Hükmü yer almaktadır.

 

Anayasa'nın 125.maddesinin son bendinde idarenin, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu, 138.maddesinde de, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda bulundukları, bu organlar ve idarenin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği öngörülmüştür.

Sözü edilen yasa hükümlerine göre idare, yargı ilamının hüküm ve icaplarına göre işlem ve eylem tesis etmeye mecbur olup, yargı kararlarına göre eylem ve işlem tesis etmeyen idare aleyhine reddi ve manevi tazminat davası açılabileceği açıktır.Yükümlüler yargı kararlarının infazını, idareden genel zaman aşımı süresi olan 10 yıl içerisinde, her zaman isteyebilirler. İdare yargı kararına uymak ve icaplarını hiç bir duraksamaya meydan vermeden yerine getirmek mecburiyetindedir. [1]

Yargı yeri kararlarının yerine getirilmesi zorunluluğunun Anayasamızdan kaynaklandığında kuşku bulunmamaktadır. 2577 sayılı Kanunun 28.maddesinin (3) işaretli fıkrasında yer alan, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen hallerde idare aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açılabileceğine ilişkin kural da bu zorunluluğa dayanmaktadır.

Kanunda, maddi ve manevi tazminat davasının hangi süreye tabi olduğuna ilişkin açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Farklı görüşler de olmakla birlikte öğretide ve idari yargı uygulamasında, ilama bağlanmış alacakların on yıllık yeni zamanaşımına tabi olduğunu düzenleyen Borçlar Kanununun 135.maddesinin ikinci fıkrası kuralına koşut olarak, idari yargılamada da bu sürenin uygulanabileceği kabul edilmektedir. Bu cümleden olarak, idare ve vergi mahkemelerince verilen karaların yerine getirilmemesi sebebiyle ilgililerin, on yıllık süre içinde uğradıkları zararın tazminen ödenmesini isteyebilecekleri sonucuna varılmaktadır.

Hiç kuşkusuz böyle bir başvuru, idareyi karar gereğini yerine getirme yükünden kurtarmayacaktır. Ancak, yargı kararının yerine getirilmemesi nedeniyle doğan zararın giderilmesi istemiyle ilgililerce idareye başvurulduğu takdirde, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10 ve 11.maddelerinde yazılı işleyiş başlamış olacağından, tazminat davasının açılabileceği süre başlangıcının bu tarihe göre saptanarak sürenin sözü geçen kurallar ile Kanunun 7.maddesine göre hesabı gerekir. [2]

İdarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu ve bu kararları yerine getirmede gecikmemeleri gerektiği Anayasa'nın 138.maddesinde de ifade edilmiştir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28. maddesine göre idare mahkemelerinin yürütmenin durdurulmasın XE “Yürütmenin Durdurulması" a ilişkin kararlarının icap­larına göre belediyeler ya da valilikler, gecikmeksizin işlem tesis etmeye mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. İdare mahkemesince verilen yürütmenin durdurulması kararlarına göre işlem tesis edilmemesi halinde idare aleyhine aynı İdare Mahkemesinde maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 22.10.1979 gün ve E: 1978/7, K: 1979/2 sayılı kararına göre, yargı kararının uygulanmaması halinde bu husus kararı uygulamayan kamu gö­revlisinin tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için yeterlidir. Kamu görevlisi­nin sorumlu olabilmesi için ayrıca kin, hınç, düşmanlık ve benzeri duygula­rın etkisi altında olup olmadıklarının araştırılmasına gerek yok­tur. Yürütme­nin durdurulması XE “Yürütmenin Durdurulması"  kararını uygulamayan görevliye karşı hukuki sorumluluk yüklenebilmesi için yürütmenin durdurulması XE “Yürütmenin Durdurulması"  kararının verildiği iptal dava­sının sonuçlanmasına gerek yoktur.

1982 Anayasası’nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin hukuk dev­leti XE “Hukuk Devleti"  olduğu vurgulanmakta ve 138. maddesinin son fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin, mahkeme kararına uymak zorunda olduğu; bu organlar ile idarenin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği yolunda açık, kesin ve emredici bir kurala yer verilmiştir. Bu hüküm 2577 sayılı Yasanın 28. mad­desinde de bulunmaktadır.

Bu kurallara bakıldığında, Anayasaya uygun işleyen bir hukuk devle­tind XE “Hukuk Devleti" e, idare makamlarının yargı kararlarını süresi içinde yerine getirmemesi düşünülemez. Bu durum olsa olsa kamu görevlisinden kaynaklanır. Danış­tay, son dönemlerde verdiği kararlarda, böyle durumlarda yani mahkeme kararı­nın uygulanmaması nedeniyle açılan tam yargı davalarında, mahkeme kara­rının süresi içinde uygulanmadığı sonucuna varılıp tazminata hükme­dilmesi halinde, davacının talebi olmasa dahi, hükmedilen tazminat tutarını, mah­keme kararını uygulamayan görevli ya da görevlilere rücu edilmek üze­re vermektedir.

 

 

 

Anayasanın 138. maddesinin son fıkrasında “... yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktire­mez” kuralı yer almış, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Kararların Sonuçları başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdari ve Vergi Mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez” hükmü ile Anayasanın 2. maddesinde yer alan “Hukuk Devleti” ilkesine ve 138. maddesine uygun bir düzenleme yapılmıştır.

Yasanın belirtilen maddesi hükmü ile kararların derhal uygulanması ilkesi konulmuş her durumda bu sürenin 30 günü aşamayacağı belirtilmiş, kararların uy­gulanması için idarenin gereksinim duyduğu sürenin nihayet otuz günle sınırlı bu­lunduğu öngörülmüştür. Yürütmenin durdurulması kararı da Anayasada ve İdari Yargılama Usulü Yasasında belirtilen nitelikte bir yargı kararı olduğuna göre, bu yolda karar verilmiş bir davada idarenin; esas kararın verilmesini, bu karar temyiz edilmiş veya kararın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş ise verilecek kararı bekle­mesi, bu yolla, verilen yürütmenin durdurulması kararını sürüncemede bırakması, savsaklaması ve etkisiz kılması gibi seçeneği bulunmamaktadır.

Yine Yasanın belirtilen maddesinde yer alan “Danıştay, bölge idare mahke­meleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.

Mahkeme kararlarının otuz gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine ge­tirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açılabileceği gibi, kararı yerine ge­tirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir...” yolundaki dü­zenlemeleri kararların uygulanması halinde davacının yalnızca tazminat davası açabileceği şeklinde yorumlamak Anayasanın belirtilen hükmü ile bağdaşmaz. Bir hukuk devletinde aslolan idarenin yargı kararını kendiliğinden uygulamasıdır. An­cak davacı da kararın uygulanması için idareye başvurabilir. Bu başvurunun redde­dilmesi halinde idare hukuku bakımından tek yanlı irade beyanı içeren ve ilgili hakkında hukuki sonuç yaratan bir işlem tesis edilmiş olacağından bu işleme karşı iptal davası açılabileceği kuşkusuzdur. Öte yandan, yargı kararlarının uygulanma­masının hem bir iptal nedeni hem de ağır hizmet kusuru oluşturduğu açıktır.

 

 

 

Anayasanın 2. maddesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti olduğu vurgulanmakta ve 138. maddesinin son fıkrasında “Yasama ve Yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştirilemez ve bunların yerine getirilmesini geciktire­mez.” yolunda açık, kesin ve buyurucu bir kurala yer verilmektedir. Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 4001 sayılı Kanunla değişik 28. maddesinin 1. fıkrası; Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahke­melerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin, en geç otuz gün içinde işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mec­bur olduğu şeklindeki kuralıyla Anayasanın 2. maddesinde yer alan “Hukuk Dev­leti” ilkesine uygun bir düzenleme getirmiş olup, 3. fıkrasında da; Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edil­meyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabileceği hükme bağlanmıştır.

Anayasanın 2. maddesinde yer alan “Hukuk Devleti” ilkesinin doğal sonucu olarak idarenin mahkeme kararlarını “aynen” ve “gecikmeksizin” uygulamaktan başka bir seçeneği bulunmamaktadır. Bu kural, idareye kararın tebliğ tarihinden başlayıp otuz günün dolmasına kadar süren bir uygulamama yetkisi tanıyan bir hüküm değildir. Aksine maddede kararların derhal uygulanması ilkesi benimsen­miş olup, her durumda bu sürenin otuz günü aşamayacağı, kararların uygulanması için idarelerin gereksinim duydukları sürenin nihayet otuz günle sınırlı bulunduğu hükme bağlanmıştır. Diğer taraftan Anayasanın 11. maddesinde; Anayasa hüküm­lerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu belirtilerek Anayasanın bağlayı­cılığı ve üstünlüğü kamu görevlileri yönünden tekrar ve teyit edilmiştir. Bu nedenle bir kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında, hukuk kurallarına uyulmaması hizmeti yürüten idarenin ağır hizmet kusuru işlediğini gösterir ve tazmin sorumluluğunu doğurur.

 

 


 

[1] Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 17.3.1992 gün ve E:1990/245, K:1992/827 sayılı kararı.

 

[2] Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 18.6.1993 gün ve E:1992/301 K:1993/74 sayılı kararı.

Tarih: 14.12.2007 Saat: 16:03 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· Daha fazla imar
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: imar:
İdari Yargı Davaları (İdari yargı alanında en son çıkacak olan en güncel içtihat

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular

imar