T.C.
D A N I Ş
T A Y
Altıncı
Daire
Esas
No : 2009/8585
Karar
No : 2010/167
Özeti
:
2981
sayılı Yasanın 10/b maddesinin uygulanması sonucunda kamu hizmetlerine ayrılan
alanları karşılamak üzere terk yapılan alanda 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine
göre uygulama yapılırken yeniden düzenleme ortaklık payı alınmasına olanak
bulunmadığı hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan :
Yıldırım Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf :
…
Vekili :
Av. …
İstemin Özeti
: Bursa 3. İdare Mahkemesinin 29.05.2009 günlü, E:2008/910, K:2009/420
sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :
Temyiz
edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna
uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi İsmet Can'ın Düşüncesi :
Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi :
İdare ve
vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, Bursa İli, Yıldırım İlçesi, Ortabağlar Mahallesi, … pafta, …
ada, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda 3194 sayıl imar Kanunu'nun
18.maddesi ile 3290 sayılı Yasanın Ek 1. maddesi uyarınca yapılan parselasyonun
onaylanmasına ilişkin belediye encümeninin 23.09.2008 günlü, 2213 sayılı
kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın
incelenmesinden, 2981 sayılı Yasanın 10/b maddesinin uygulanması sırasında kamu
hizmetlerine ayrılan alanları karşılamak üzere terk yapılan alanda 3194 sayılı
Yasanın 18.maddesine göre uygulama yapılırken yeniden düzenleme ortaklık payı
alınmasına olanak bulunmadığı, uyuşmazlık konusu olayda, davacıya daha önce 2981
sayılı Yasanın 10/b maddesinin uygulanması sırasında yaklaşık %35 oranında yol
için bedelsiz terk yaptırıldığı halde dava konusu işlemle de davacıdan yeniden
düzenleme ortaklık payı alındığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka
uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptaline karar verilmiş; bu karar davalı idare
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki
temyize konu Bursa 3. İdare Mahkemesinin 29.05.2009 günlü, E:2008/910,
K:2009/420 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49.
maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından,
bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasina, dosyanın
adı geçen mahkemeye gönderilmesine 18.01.2010 gününde oyçokluğuyla karar
verildi.
KARŞI OY
Uyuşmazlık, 2981 sayılı Yasanın 10/b maddesinin uygulanması sırasında yapılan
terklere isabet eden yerlerin, 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinde öngörülen
düzenleme ortaklık payı ile karşılanacak yerlerle aynı nitelikte olup olmadığı,
düzenleme ortaklık payı hesabına katılıp katılamayacağından kaynaklanmaktadır.
2981 sayılı Yasanın 10/b maddesi, ıslah imar planı yapılıp,
yapılmadığına bakılmaksızın 2613 sayılı Kadastro ve Tahriri veya 766 sayılı
Tapulama Kanunu hükümlerine göre mülkiyet tespit ve tesciline yönelik işlemlerin
kadastro müdürlükleri tarafından yapılmasını düzenleyen bir hükümdür. Bu
maddenin uygulanması sırasında fiilen kullanılan kısımların mülkiyetlerinin
belirlenmesi amaçlamakta, mülkiyet durumlarının tespiti ile tapuya tescilini
sağlamaktadır. Diğer bir ifade ile imar uygulamasına altlık teşkil eden
kadastral mülkiyet durum tespitidir. Burada yapılan tespitler 3194 sayılı
Yasanın 18. maddesi uygulamasına da altlık teşkil edilmektedir. Bu tespit ve
tescil işlemleri 3194 sayılı Yasa kapsamı dışında olup bu konudaki ihtilafların
halli de özel ihtsas mahkemeleri olan "kadasro mahkemelerinde" çözümlenmektedir.
Bu nedenle söz konusu yasa uyarınca yapılan mülkiyet tespit ve
tescil çalışmalarında yapılan kesintilerin yerinde olup olmadığı kadastro
mahkemelerinde incelenip hükme bağlanmaktadır.
3194 sayılı Yasanın 18. maddesi ile imar planına uygun parseller
elde edilirken planda kamu hizmetlerine ayrılan yerler de kamuya kazandırılır.
Söz konusu madde ile ilgili yönetmeliğin Düzenleme Ortaklık Payı Oranına ait
esasları düzenleyen 11. maddesinin ikinci fıkrasında düzenleme ortaklık payı
oranı hesabına katılmayacak kesintiler düzenlenmiş olup, evvelce yapılan
düzenlemelerde alınan payların (ki bu paylar veya kesintilerin İmar Kanunu
hükümleri dışında kadastro çalışmaları ve mülkiyet tespitleri esnasında yapılan
kesintiler) hesaba katılmayacağı belirtilmiş, aynı maddenin son paragrafında
ise, nelerin düzenleme ortaklık payı oranı hesabınna nazara alınması gerektiği
açıklanmıştır.
Bütün bu hükümler birlikte düşünüldüğünde, parselasyon işleminin
amaç ve kapsamı 2981 sayılı Yasanın 10/b maddesinden farklı olduğundan,
düzenleme ortaklık payı ile yapılan kesintilerle anılan maddeye göre oluşan
kesintiler aynı niteliği taşımamakta, düzenleme ortaklık payı hesabında dikkate
alınmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.
Bu durumda, 2981 sayılı Yasanın 10/b maddesi uyarınca yapılan
terklerin dava konusu parselasyon işlemi sırasında dikkate alınmamasında hukuka
aykırılık bulunmadığından, aksi yönde verilen temyize konu mahkeme kararının
bozulması gerektiği oyuyla karara karşıyım.