imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

imar: Kıyı kenar çizgisi açısından kazanılmış hak, kısmi yapılaşma.

Davacının taşınmazı mevzi değil uygulama imar planı kapsamında kaldığından dolayı, "kısmi yapılaşma" değerlendirmesinin sadece parselin yer aldığı imar adası kapsamında değil, sahil şeridindeki tüm imar adaları bazında yapılması gerektiği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 23.2.2005 gün ve E:2004/7361, K:2005/1115 sayılı kararı.



Dairesi

Karar Yılı

Karar No

Esas Yılı

Esas No

Karar Tarihi

ALTINCI DAİRE

2005

1115

2004

7361

23/02/2005

 

KARAR METNİ

Davacının taşınmazı mevzi değil uygulama imar planı kapsamında kaldığından dolayı, "kısmi yapılaşma" değerlendirmesinin sadece parselin yer aldığı imar adası kapsamında değil, sahil şeridindeki tüm imar adaları bazında yapılması gerektiği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 23.2.2005 gün ve E:2004/7361, K:2005/1115 sayılı kararı.

 


Kararın Düzeltilmesini İsteyen: ?
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : Bulancak Belediye Başkanlığı - GİRESUN
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 24.3.2004 günlü, K:2004/1793 sayılı kararın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54.maddesi uyarınca düzeltilmesi istemidir.
Savunmanın Özeti:Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi ?ule Tataroğlu'nun Düşüncesi: Davalı idarece yapılan tespite göre uygulama imar planının
kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik bandı içerisinde kalan kesiminde yer alan imar adalarının sayısının yüzde ellisinden fazlasında yapılaşmanın gerçekleşmiş olması karşısında dava konusu taşınmaz açısından Yasa ve Yönetmelikte öngörülen kısmi yapılaşma gerçekleştiğinden Kıyı Kanunu ve Yönetmeliği'ne uygun olan inşaat ruhsatının iptaline ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sefer Yıldırım'ın Düşüncesi: Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 54.maddesinin 1.fıkrasının (c) bendine göre karar düzeltme istemi yerinde görüldüğünden dairemizin 24.3.2004 günlü, E:2002/4656,K:2004/1793 sayılı kararı kaldırılarak işin gereği görüşüldü:
Dava, Bulancak İlçesi, İsmetpaşa (Uçarlı) Mahallesi, ? ada, ? parsel sayılı taşınmaz için davacıya verilen 5.6.2001 günlü, 1/47 sayılı inşaat ruhsatının iptaline ilişkin 6.9.2001 günlü, ? sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, inşaat ruhsatına konu taşınmazın 1985 tarihli imar planında yeşil alanda kaldığı, 26.2.1986 günlü, 23 sayılı belediye meclisi kararı ile yapılan değişiklik ile taşınmazın turizm amaçlı alana dönüştürülerek blok nizam 3 katlı yapılaşma hakkı tanındığı, 4.8.2000 günlü, 15 sayılı belediye meclisi kararı ile kat adedinin 5'e çıkarıldığı, dava konusu inşaat ruhsatının 11.1.2001 günlü, 4 sayılı imar durumu belgesi uyarınca blok nizamı, 5 katlı yapılaşma için verildiğinin görüldüğü, onaylı
kıyı kenar çizgisi ile parsel mülkiyet sınırının çakıştığı, sahil şeridinin 3621 sayılı Yasanın geçici maddesi uyarınca bu Yasaya uygun olarak imar planı revizyonunun yapılmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
2709 sayılı T.C. Anayasasının 43.maddesinde: "Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz,göl,akarsu kıyılarıyla,deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.Kıyılarla sahil şeritlerinin kullanış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkan ve şartları kanunla düzenlenir." hükmü yer almıştır. Anılan Anayasa hükmünde kıyılardan yararlanmak için
kıyı alanının belirlenmesi yeterli görülmemiş,kıyıların kara yönünde devamı olan ve onu çevreleyen sahil şeridinden yararlanmada bazı kurallara yer verilmiştir.Buna göre kamu yararının gözetilmesi ve bu alanların kullanılış amaçlarına göre derinliği ile kişilerin bu yerlerden yararlanma olanak ve koşullarının yasayla düzenlenmesi öngörülmüştür.
3621 sayılı
Kıyı Kanununun 4.maddesinde; Sahil şeridi: kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alan olarak tanımlanmış, anılan Yasa uyarınca çıkarılan Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 4.maddesinde sahil şeridi tanımlanırken sahil şeridinin birinci bölümünün,sadece açık alanlar olarak düzenlenen yeşil alan, çocuk bahçesi, gezinti alanları, dinlenme ve Yönetmelikte tanımlanan rekreaktif alanlardan ve yaya yollarından oluşan, kıyı kenar çizgisinden itibaren, kara yönünde yatay olarak 50 metre genişliğinde belirlenen alan olduğu, ikinci bölümünün, sahil şeridinin birinci bölümünden sonra kara yönünde yatay olarak en az 50 metre genişliğinde olmak üzere belirlenen ve üzerinde sadece Kanunun 8. maddesinde ve bu Yönetmelikte tanımlanan toplumun yararlanmasına açık günübirlik turizm yapı ve tesisleri, taşıt yolları,açık otoparklar ve arıtma tesislerinin yer aldığı bölüm olduğu belirlenmiştir.
3621 sayılı Yasanın geçici maddesiyle, "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce mevzuat hükümlerine uygun olarak onanmış ve kısmen veya tamamen yapılaşmış 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının sahil şeritleri ile ilgili hükümlerinin geçerli olduğu." hükme bağlanmıştır.
Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesinde yer alan ;kısmi yapılaşma tanımı 30.3.1994 tarih ve 21890 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Yönetmelikle değiştirilerek, kısmi yapılaşma; "Belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında; 11 Temmuz 1992 tarihinden önce belirli bir kullanım amacına dayalı olarak onaylanmış 1/1000 ölçekli mevzi imar planlarının kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik kesim içerisindeki imar adalarında; üzerinde yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan plan ve mevzuata uygun olarak tamamlanmış yapılar ile ruhsat alınarak en az su basman seviyesinde inşaatı tamamlanmış yapıların bulunduğu parsellerin sayısının veya kullanılan toplam taban alanının imar adasındaki toplam parsel sayısının veya toplam alanın yüzde ellisinden fazla olması durumudur" biçiminde belirlenmiş, aynı Yönetmelik değişikliği ile "Kentsel ve kırsal yerleşmelerde; meskun ve gelişme alanlarını kapsamak yerleşmenin mevcut ve projeksiyon nüfusuna dayalı gerekli tüm kullanım ve fonsiyonları içermek üzere hazırlanmış ve 11 Temmuz 1992 tarihinden önce onaylanmış uygulama imar planlarının kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik bandı içerisinde kalan kesiminde yer alan imar adalarının sayısının yüzde ellisinden fazlasında, (a) bendindeki tanıma uygun yapılaşma olması durumudur. Aksi halde (a) bendi hükmü geçerlidir." hükmüne, Sahil ?eridinin belirlenmesine ilişkin 16.maddesinin 1.fıkrasının (b) bendinde de, "11 Temmuz 1992 tarihinden önce onaylanmış uygulama imar planı bulunan kentsel ve kırsal yerleşmelerde, turizm merkez ve alanlarındaki turizm amaçlı alanlar ile turizm merkez ve alanlarındaki kentsel ve kırsal yerleşmelerde kısmen veya tamamen yapılaşma varsa, onaylı imar planındaki sahil şeridi geçerlidir..." hükmüne yer verilmiştir.
Sözü edilen Yasa ve Yönetmelik hükümleri karşısında, sahil şeridinde yer alan binaların korunabilmesi için 11 Temmuz 1992 tarihinden önce onaylanmış uygulama imar planlarının
kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik band içerisinde kalan kesimde yer alan imar adalarının sayısının yüzde ellisinden fazlasında yapılaşmanın gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
Yönetmelik maddelerinde yer alan düzenlemelerle ile daha önce kanunla belirlenmiş hakların korunması ve kişilerin mağdur edilmemeleri amaçlanmıştır. Ancak imar hukukunda müktesep hak olarak belli bir ölçütün
Kıyı Kanunun amacına uygun olarak belirlenmesi zorunludur. Bu nedenle yönetmelikte mevzi imar planlarının olduğu yerlerle imar adası bazında uygulama imar planları olan yerlerde tüm imar adaları bazında değerlendirme yapılmış ve mevzi imar planlarının olduğu yerlerde yapıların bulunduğu parsellerin sayısının veya kullanılan toplam taban alanının imar adasındaki toplam parsel sayısının veya toplam alanın yüzde ellisinden fazla olması durumu, uygulama imar planları olan yerlerde tüm imar adaları bazında toplam parsel sayısının veya toplam alanın yüzde ellisinden fazla olması kişilere korunacak haklar sağlayan ölçüt olarak alınmıştır.
Yönetmelikteki kısmi yapılaşma tanımı ve bu tanım uyarınca yapılacak uygulamalara açıklık getirilen hükümlerle daha önce Kanunla verilen hakların korunması ve vatandaşların mağdur edilmemeleri amaçlanmış, kısmi yapılaşmada belli bir yoğunluğu zaten aşmış imar adalarında henüz yapılaşmamış parsellere yapılaşma olanağı sağlanarak eşitlik ilkesinin bozulmamasına çalışılmıştır. Bunun dışında doluluk oranı belirlenen miktarı sağlayamayan imar adalarında yoğunluğu arttırıcı bir uygulamaya gidilmesinin Kanunun gerekçesine ve amacına aykırı olacağı açıktır.
Olayda,dava konusu taşınmaz 1985 onay tarihli planda yeşil alanda kalmakta iken 26.2.1986 gününde yapılan plan değişikliği ile Blok nizamda 3 katlı Turizm Alanına alınmış, 4.8.2000 günlü, 15 sayılı belediye meclisi kararı ile onaylanan imar planı değişikliği ile söz konusu inşaatın bulunduğu imar adasında kat adedi 5'e çıkarılmış, davacıya imar planına uygun olarak hazırlananan imar durumu belgesi ve inşaat ruhsatı verilmiş, adı geçen tarafından inşaata başlanmış, Giresun Valiliği tarafından, inşaatın bulunduğu alanın yürürlükteki imar ve
kıyı mevzuatına aykırı olarak planlandığı ve yapı ruhsatı verildiğinden bahisle yeniden imar planı değişikliği yapılarak usulsüz verilen ruhsatların iptalinin istenilmesi üzerine Belediye Başkanlığı tarafından davacıya verilen inşaat ruhsatının iptaline karar verilmiştir.
Dosyadaki belgeler arasında yer alan Belediye Başkanlığının 24.5.2002 günlü yazısında: Yönetmeliğin 4. maddesinin "Kısmi Yapılaşma" tanımının (b) fıkrasına göre, 11 Temmuz 1992'den önce onaylanmış uygulama imar planlarının
kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 m'lik band içerisinde kalan kesiminde yer alan imar adalarının tamamında yapılan tesbite göre yapılaşma oranının %50'yi geçtiği belirtilmektedir.
İdare mahkemesince, dava konusu parselin yer aldığı imar adası bazında kısmi yapılaşma gerçekleşmediğinden müktesep hak bulunmadığı sonucuna ulaşılmış ise de; taşınmazın mevzi değil, uygulama imar planı kapsamında kalması, davalı idarece yapılan tespite göre uygulama imar planının
kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik band içerisinde kalan kesiminde yer alan imar adalarının sayısının yüzde ellisinden fazlasında yapılaşmanın gerçekleşmiş olması karşısında dava konusu taşınmaz açısından Yasa ve Yönetmelikte öngörülen kısmi yapılaşmanın gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Bu durumda davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Ordu İdare Mahkemesinin 19.6.2002 günlü, E:2001/801, K:2002/428 sayılı kararının BOZULMASINA, 10.120.000.-lira karar harcı ile fazladan yatırılan 7.530.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 23.2.2005 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
K A R ? I OY
3621 sayılı Yasanın 3830 sayılı Kanunla eklenen geçici maddesinde, "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce mevzuat hükümlerine uygun olarak onanmış ve kısmen veya tamamen yapılaşmış 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının sahil şeritleri ile ilgili hükümleri geçerlidir..." hükmü getirilmiş,
Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesinin (a) bendinde;"Kısmi Yapılaşma; belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında; 11 Temmuz 1992 tarihinden önce belirli bir kullanım amacına dayalı olarak onaylanmış 1/1000 ölçekli mevzi imar planlarının kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik kesim içerisindeki imar adalarında; üzerinde yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan plan ve mevzuata uygun olarak tamamlanmış yapılar ile ruhsat alınarak en az su basman seviyesinde inşaatı tamamlanmış yapıların bulunduğu parsellerin sayısının veya kullanılan toplam taban alanının imar adasındaki toplam parsel sayısının veya toplam alanın yüzde ellisinden fazla olması durumudur" hükmü ile (b) bendinde "Kentsel ve kırsal yerleşmelerde; meskun ve gelişme alanlarını kapsamak yerleşmenin mevcut ve projeksiyon nüfusuna dayalı gerekli tüm kullanım ve fonsiyonları içermek üzere hazırlanmış ve 11 Temmuz 1992 tarihinden önce onaylanmış uygulama imar planlarının kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde 100 metrelik bandı içerisinde kalan kesiminde yer alan imar adalarının sayısının yüzde ellisinden fazlasında, (a) bendindeki tanıma uygun yapılaşma olması durumudur..." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Yönetmeliğin 16.maddesinin (c) fıkrasının 4. bendinde de, "Sahil şeridinde 11 Temmuz 1992 tarihinden önce yürürlükteki plan ve/veya mevzuata uygun olarak yapılmış veya inşaat ruhsatı alınarak en az su basman seviyesine kadar inşaatı tamamlanmış yapılardaki müktesep haklar saklıdır" hükmü getirilmiştir.
Yönetmelikteki uygulama imar planı bulunan alanlardaki sahil şeridinin; kısmen ve tamamen yapılaşmış imar adaları ve kısmi yapılaşmanın oluşmadığı boş imar adaları olmak üzere ikiye ayırarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda anılan 11.7.1992 günlü 21281 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve 3621 sayılı
Kıyı Kanununa bir geçici madde getiren 3830 sayılı Kanunla belirlenen sahil şeridi içinde kalan ve daha önce yürürlükte olan plan ve mevzuata uygun olarak yapılmış veya ruhsat alınarak 11.7.1992 gününde en az su basman seviyesine gelmiş yapıların kazanılmış hakları bulunmaktadır. En az su basman seviyesinde yapıların bulunduğu imar adalarında bu seviyedeki yapılar için onaylı plana göre uygulamaya devam edilmesi, tüm imar adalarındaki parsel sayısına göre % 50 den az veya hiç yapılaşma olmayan alanlarda ise plan revizyonu yapılması ve Yasanın öngördüğü sahil şeridi belirlenerek uygulamaya geçilmesi gerekmektedir.
Dava konusu parselde 3830 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 11.7.1992 tarihinden önce yürürlükte olan plan ve mevzuat hükümlerine göre alınmış inşaat ruhsatına göre subasman seviyesine gelmiş bir inşaat olmaması nedeniyle kısmi yapılaşma tanımına girmemekte ve müktesep hakkı bulunmamaktadır.
Bu durumda karar düzeltme isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.
(DAN-DER; SAYI: 111)
 

 

Tarih: 27.12.2008 Saat: 10:57 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· God
· Daha fazla imar planı davaları
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: imar planı davaları:
3194 sayılı İMAR KANUNU’NUN  18. MADDESİNE GÖRE

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular

imar