imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Anayasa Mahkemesi Kararı
Yeni Sayfa 22

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

Esas Sayısı               : 2003/27

Karar Sayısı            : 2007/84

Karar Günü             : 22.11.2007

 

İTİRAZ YOLUNA BA?VURAN: Danıştay Onbirinci Dairesi

 

İTİRAZIN KONUSU: 20.3.1997 günlü, 570 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 1. maddesinin, Anayasa’nın 10. ve 60. maddelerine aykırılığı savıyla iptali istemidir.

VI - SONUÇ

20.3.1997 günlü, 570 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, ?evket APALAK’ın karşıoyu ve OYÇOKLU?UYLA, 22.11.2007 gününde karar verildi.



Yeni Sayfa 21

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

Esas Sayısı               : 2003/27

Karar Sayısı            : 2007/84

Karar Günü             : 22.11.2007

 

İTİRAZ YOLUNA BA?VURAN: Danıştay Onbirinci Dairesi

 

İTİRAZIN KONUSU: 20.3.1997 günlü, 570 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 1. maddesinin, Anayasa’nın 10. ve 60. maddelerine aykırılığı savıyla iptali istemidir.

 

I - OLAY

Emekli ikramiyesine ilişkin işlem ile bu işlemde esas alınan Bakanlar Kurulu Kararı’nın iptali için açılan davada, itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur.

 

II - İTİRAZIN GEREKÇESİ

Başvuru kararının gerekçe bölümü şöyledir:

“5434 sayılı T. C. Emekli Sandığı Kanununun 41. maddesinin (a) fıkrasında; emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıklarının hesaplanmasında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 43. maddesinde yer alan gösterge tablosu ve Personel Kanunlarındaki ek göstergelerin esas alınacağı, (b) fıkrasında emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıklarının, (a) fıkrasına göre tespit edilen rakamların her yıl Bütçe Kanununda tespit edilen katsayı ile çarpılması sonunda bulunacak tutarın fiili ve itibari hizmet toplamı 25 yıl olanlara %75’i, 25 yıldan az olanlara her tam yıl için %1 eksiği, fazla olanlara da her tam yıl için %1 fazlası üzerinden bağlanacağı, ek 16/1 maddesinde, aylıklarını Personel Kanunları hükümlerine göre alan iştirakçilerin, emeklilik keseneklerine, Personel Kanunları gereğince kazanılmış hak olarak aldıkları rütbe, kıdem, derece ve kademelerin gösterge rakamlarının katsayı ile çarpımı sonucunda bulunacak aylık miktarının esas alınacağı, ek 20/1 maddesinde, emekli, adi malullük, vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan, asker, sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için ek 4. maddeye göre hesap edilecek aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığının emekli ikramiyesi olarak verileceği, 4. fıkrasında, emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanmadan veyahut toptan ödeme yapılmadan ölen iştirakçiler için yukarıdaki esaslara göre hesaplanacak ikramiyenin tamamının, aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan dul ve yetimlere 5434 sayılı Kanunun 68. maddesinde gösterilen hisseleriyle orantılı olarak ödeneceği hükme bağlanmıştır.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’nun 6.1.1992 tarih ve 476 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen Ek 70. maddesinde “Sandık iştirakçilerine ödenmekte olan;

a) Memuriyet taban aylığı ve kıdem aylığı tutarları ile,

b) (Değişik 6.7.1995-KHK 562/14 md) Zam, tazminat ve ödenekler ile benzeri ödemeler toplamının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek devlet memuru aylığı (ek gösterge dahil) brüt tutarının;

- Ek göstergesi 6400 ve daha yüksek olanlarda %100 üne,                                                                                                                                                                                                                            

- Ek göstergesi 3600 (dahil) - 6400 (hariç) arasında olanlarda %75 ine,

- Ek göstergesi 2200 (dahil)-3600 (hariç) arasında olanlarda %40 ına,

- Diğerlerinde %26 sına,

tekabül eden miktarı, emeklilik keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulur.

(Değişik 6.7.1995-KHK 562/14-md)

Birinci fıkradaki oranları, Maliye Bakanlığının teklifi üzerine ayrı ayrı veya birlikte üç katına kadar artırmaya, yukarıdaki ek gösterge gruplarını değiştirmeye ve personel kanunlarında yer alan ek göstergeleri yeniden düzenlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.

Aylıklarını personel kanunlarına göre almayan Sandık iştirakçileri hakkında, sınıfı, görev ve kadro, unvanı derecesi ve hizmet süresi esas alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi emsali gibi işlem yapılır.

Bu tutarlar, anılan Kanunun 41. maddesinin (a) fıkrasına göre emekli, adi malullük, vazife mallullüğü, dul ve yetim aylıklarının; ek 20 nci maddesine göre de emeklilik ikramiyelerinin hesaplanmasına dahil edilir,” hükmü yer almış iken 28.11.1996 tarih ve 4214 sayılı Memurlar, Diğer Kamu Görevlileri ile Bunların Emeklilerinin Mali ve Sosyal Haklarında Düzenlemeler Yapılmasına Dair Yetki Kanununa dayanılarak çıkarılan 3.4.1997 gün ve 22953 sayılı (mükerrer) Resmi Gazete’de yayımlanan 20.3.1997 tarih ve 570 sayılı Memurlar ile Diğer Kamu Görevlileri ile ilgili Bazı Kanun ve KHK’lerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin 11. maddesi ile 5434 sayılı Yasanın değişik Ek 70. maddesinin (b) bendindeki “%100 üne” ibaresi “ %160 ına”, “%75 ine” ibaresi “%100 üne,” “%40 ına” ibaresi “%60 ına” ve “%26 sına” ibaresi “%35 ine” şeklinde değiştirilmiş, anılan Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1. maddesinde ise 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun değişik Ek 20 inci maddesine göre verilecek emekli ikramiyesinin hesaplanmasında anılan Kanuna Ek 70 inci maddesinin (b) bendindeki oranlardan %160 oranı;, 1997 yılında %75,1998 yılında %100, 1999 yılında %130, %100 oranı; 1997 yılında %60, 1998 yılında %75, 1999 yılında %90, %60 oranı; 1997 yılında %40, 1998 yılında %45, 1999 yılında %50, %35 oranı; 1997 yılında %26, 1998 yılında %28, 1999 yılında %30 olarak uygulanır, hükmüne yer verilmiş, 19.7.1998 tarih ve 98/11391 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Ek 70. madde (b) bendindeki oranlar artırılmıştır.

Dava konusu uyuşmazlığa esas teşkil eden 5434 sayılı Yasanın Ek 70. maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak hazırlanan 25.8.1998 tarih ve 98/11588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının birinci maddesi ile (b) bendi değiştirilerek,

- Ek göstergesi 8400 ve daha yüksek olanlarda %240 ına,

- Ek göstergesi 7600 (dahil) - 8400 (hariç) arasında olanlarda %200 üne,

- Ek göstergesi 6400 (dahil)-7600 (hariç) arasında olanlarda % 180 ine,

- Ek göstergesi 4800 (dahil)-6400 (hariç) arasında olanlarda % 150 sine,

- Ek göstergesi 3600 (dahil)-4800 (hariç) arasında olanlarda %130 una,

- Ek göstergesi 2200 (dahil)-3600 (hariç) arasında olanlarda %70 ine,

- Diğerlerinde %40’ına,

tekabül eden miktarının, emeklilik keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulacağı öngörülmüş, Geçici 2. maddesi ile de,

570 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1 inci maddesine istinaden 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun Ek 20 nci maddesine göre verilecek emekli ikramiyesinin hesaplanmasında yukarıda belirtilen oranlardan %240, %200 ve %180 oranlarının; 1998 yılında %100, 1999 yılında %130; %150 ve %130 oranlarının; 1998 yılında %75, 1999 yılında %90; %70 oranının; 1998 yılında %45, 1999 yılında %50; %40 oranının 1998 yılında %28, 1999 yılında %30 olarak uygulanacağı belirtilmiştir.

Davacılar tarafından, 570 sayılı KHK’nin Geçici 1. maddesiyle yapılan düzenleme ile zam, tazminat ve ödeneklerin emekliliğe yansıyan bölümünün emekli aylığı ve emekli ikramiyesi için ayrı ayrı belirlendiği, murislerinin yargı ödeneğinin en yüksek devlet memuru aylığının %200 üne tekabül eden bölümünün emekli aylığına esas tutara dahil edilip emekli kesenek ve kurum karşılığının tahsil edilmesine karşın, anılan maddeye dayanılarak yapılan düzenleme ile emekli ikramiyesinde yargı ödeneğinin en yüksek devlet memuru aylığının %130 una tekabül eden miktarının esas alınarak, kesinti yapılan yargı ödeneğinin bir kısmının üç yıl için ikramiye dışına çıkarılmasının Anayasanın 10’ncu maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesi ile 60 ıncı maddesindeki sosyal güvenlik hakkına aykırı olduğu ileri sürüldüğünden Dairemizce, bakılan davanın konusunu oluşturan emekli aylığına esas alınan yargı ödeneğinin en yüksek devlet memuru aylığının %200 oranına tekabül eden kısmından ancak %130 oranına tekabül eden kısmının emekli ikramiyesinde esas alınmasına ilişkin 25.8.1998 gün ve 98/11588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 2. maddesi ile bu maddeye dayanılarak emekli ikramiyesinin eksik ödenmesi yolunda tesis edilen işlemin 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1. maddesi ile olan maddi ve hukuki ilişkisi karşısında, bu kuralın Anayasaya aykırılığı iddiası da dikkate alınarak Anayasaya uygunluğunun incelenmesi gerekli görülmüştür.

Anayasanın 10. maddesinde; hukukun temel ilkeleri arasında yer alan eşitlik ilkesi düzenlenmiş ve herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetmeksizin kanun önünde eşittir, hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz, devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır denilmiştir.

Diğer taraftan 60 inci maddesinde, herkesin sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu belirtilmiştir.

5434 sayılı Yasanın değişik Ek 70. maddesinde yer alan düzenleme ile Sandık iştirakçilerine ödenmekte olan memuriyet taban aylığı ve kıdem aylığı tutarları ile zam, tazminat ve ödenekler ile benzeri ödemeler toplamının 657 sayılı Yasaya tabi en yüksek Devlet memuru aylığı (ek gösterge dahil) brüt tutarının 25.8.1998 tarih ve 98/11588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca belirlenen ek gösterge grupları için belirli oranlarına tekabül eden miktarının emekli keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulmasına ve anılan maddenin son fıkrasında, bu tutarların 5434 sayılı Yasanın 41 inci maddesinin (a) fıkrasına göre emekli, adi malullük, vazife malullüğü, dul ve yetim aylıklarının; ek 20 nci maddesine göre de emeklilik ikramiyelerinin hesaplanmasına dahil edileceği belirtilmesine karşın 570 sayılı KHK’nin Geçici 1. maddesi esasları dahilinde 98/11588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 2. maddesi ile ek gösterge grupları esas alınarak emekli aylığı ve emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 1997, 1998 ve 1999 yılları için farklı oranların uygulanması ve bu uygulamanın bu yıllar için geçerli olması için getirilen düzenleme ile anılan yıllarda emekli olanlar ile bu yıllar sonunda emekli olanlar arasında eşitsizlik oluşturulduğundan, diğer taraftan 5434 sayılı Yasanın özüne aykırı olarak sosyal güvenlik hakkına sınırlama getirildiğinden 98/11588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 2. maddesinin dayanağı olan 570 sayılı KHK’nin Geçici 1. maddesinin Anayasanın 10 ve 60. maddelerine aykırılık oluşturduğu sonucuna ulaşılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, 570 sayılı KHK’nin Geçici 1. maddesinin Anayasanın 10. ve 60. maddelerine aykırı olduğu kanısına varıldığından anılan hükmün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurulmasına, dava dosyasının Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar bekletilmesine 26.12.2002 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.”

            

III - YASA METİNLERİ

A - İtiraz Konusu Yasa Kuralı

570 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 1. maddesi şöyledir:

“5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun değişik Ek 20 inci maddesine göre verilecek emekli ikramiyesinin hesaplanmasında, anılan Kanunun Ek 70 inci maddesinin (b) bendindeki oranlardan %160 oranı; 1997 yılında %75, 1998 yılında %100, 1999 yılında %130; %100 oranı; 1997 yılında %60, 1998 yılında %75, 1999 yılında %90; %60 oranı; 1997 yılında %40, 1998 yılında %45, 1999 yılında %50; %35 oranı; 1997 yılında %26, 1998 yılında %28, 1999 yılında %30 olarak uygulanır.” 

 

B - Dayanılan Anayasa Kuralları

Başvuru kararında, Anayasa’nın 10. ve 60. maddelerine dayanılmıştır.

            

IV - İLK İNCELEME

Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi uyarınca, Mustafa BUMİN, Haşim KILIÇ, Yalçın ACARGÜN, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Fulya KANTARCIO?LU, Ertuğrul ERSOY, Tülay TU?CU, Ahmet AKYALÇIN, Enis TUNGA ve Mehmet ERTEN’in katılmalarıyla 16.4.2003 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine, oybirliğiyle karar verilmiştir.

 

V - ESASIN İNCELENMESİ

Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu Yasa kuralı, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Başvuru kararında, emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 1997, 1998 ve 1999 yılları için farklı oranların uygulanmasının bu yıllarda emekli olanlarla bu yıllar sonrasında emekli olanlar arasında eşitsizlik oluşturduğu ve bu yolla sosyal güvenlik hakkına sınırlama getirildiği belirtilerek, kuralın, Anayasa’nın 10. ve 60. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

570 sayılı KHK’nin Geçici 1. maddesi, emekli ikramiyesine ilişkin düzenleme içermektedir. Emekli ikramiyesi, emeklilik hakkını elde eden 5434 sayılı Yasaya tabi personele emekli oldukları tarihte bir defaya mahsus olmak üzere o günün mevzuatı ile gösterge ve katsayıları esas alınarak yapılan bir ödemedir. T.C. Emekli Sandığı’nca ödenen emekli ikramiyeleri, 5434 sayılı Yasa’nın 89. maddesine göre yazı ile istenilmesi üzerine en çok iki ay içinde faturası karşılığında emeklinin kurumunca Sandığa ödenmektedir.

İtiraz konusu kuralla, emekli ikramiyesine hak kazanılması durumunda ödenecek ikramiye miktarının tespitine esas aylık hesabında dikkate alınan oranlarda yıllara göre bir kademelendirme öngörülerek ödemenin yapılacağı belirtilmektedir.

Anayasa’nın 10. maddesinde “…Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” denilmektedir. Eşitlik ilkesi, birbiriyle aynı durumda olanlara ayrı kuralların uygulanmasını ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılmasını engellemektedir. Aynı durumda olanlar için farklı düzenleme, eşitliğe aykırılık oluşturur. Anayasa’nın amaçladığı eşitlik, mutlak ve eylemli eşitlik değil hukuksal eşitliktir. Aynı hukuksal durumların aynı, ayrı hukuksal durumların ayrı kurallara bağlı tutulması Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmaz.

Anayasa’nın “Sosyal güvenlik hakkı” başlıklı 60. maddesinin birinci fıkrasında, Herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir. denilmektedir. Bu kural bireylere yaşlılık, hastalık, kaza, ölüm ve malûllük gibi sosyal riskler karşısında asgarî ölçüde bir yaşam düzeyi sağlamak amacını gerçekleştirmeye yöneliktir. Maddenin ikinci fıkrasında bu görevin Devlet tarafından oluşturulacak kuruluşlar yoluyla yerine getirileceği öngörülmüştür.

Çağdaş uygarlığın simgesi olarak tüm toplumlarca benimsenmiş ve evrensellik kazanmış olan sosyal güvenlik kavramı, özde bireyin karşılaşacağı tehlikelere karşı güvence arayışının ürünüdür. Bireye, güç günlerinde asgarî bir güvence sağlamak sosyal güvenliğin temel amacıdır. Günümüzde, sosyal güvenlik politikalarının temelini, sosyal risklerin bireyler üzerindeki etkilerinin giderilmesi çabaları oluşturmaktadır. Anayasa, sosyal güvenliğin sağlanması konusunda Devlete görevler vermiş, alınabilecek tedbirlerin tümünü alma yükümlülüğünü getirmiş, ancak bunu da Devletin malî gücü ile sınırlamıştır.

İtiraz konusu kuralla, emekli aylığına hak kazanıldığı yılda geçerli olan ikramiye oranlarının esas alınacağı ve eşitliğin ilgili yılda emekli olanlar arasında aranacağı kuşkusuzdur. Ayrıca, sosyal güvenlik hakkını ortadan kaldırmayan, aktueryal dengeler, ekonomik istikrar ve mali kaynakların yeterliliği ölçütleri gözönünde tutularak yapılan düzenlemeler için Anayasa’nın 60. maddesine aykırılıktan sözedilemez.

Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu kural, Anayasa’nın 10. ve 60. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.

?evket APALAK bu görüşe katılmamıştır.

 

VI - SONUÇ

20.3.1997 günlü, 570 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, ?evket APALAK’ın karşıoyu ve OYÇOKLU?UYLA, 22.11.2007 gününde karar verildi.

 

Başkan 

Haşim KILIÇ

Başkanvekili

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

Üye

Sacit ADALI

 

Üye

Ahmet AKYALÇIN

Üye

Mehmet ERTEN

Üye

Mustafa YILDIRIM

 

Üye

A. Necmi ÖZLER

Üye

Serdar ÖZGÜLDÜR

Üye

?evket APALAK

 

Üye

Serruh KALELİ

Üye

Zehra Ayla PERKTA?

 

 

AZLIK OYU

 

5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu’nun 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik ek 70. maddesinde, ek göstergeler esas alınarak belirlenen oranların emekli keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulacağı, bu tutarların emekli aylığı ve ikramiyenin hesaplanmasına dahil edileceği öngörülmüştür.

 

Anılan Yasa’nın ek 20. maddesinde ise, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığının emekli ikramiyesi olarak verileceği açıklanmıştır.

 

Bu oluşa karşın, 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname başvuruya konu olan geçici 1. maddesiyle ana kuraldan ayrılarak, emekli keseneğine tabi tutulan oranları emekli ikramiyesinin hesaplanmasında daha düşük miktarlara indirmiştir.

 

Anayasa’nın 10. maddesinde öngörülen eşitlik, idari makamların bütün işlemlerinde eşitliği amaçlamaktadır. Anayasal eşitlik, duran bir aynı durumu değil, başlangıçtan itibaren süren bir aynı konumu ilke almalıdır. Aynı miktarda emekli keseneklerini ödeyen Sandık katılımcılarından bir kısmı yönünden emekli ikramiyesinde göz önüne alınacak kesenek oranlarının azaltılması ve bu durumun üç yıl için sınırlanması, o üç yılda emekli olanlarla diğerleri arasında eşitsizliğe neden olacaktır. Burada değerlendirilmesi gereken, emekliliğin hak kazanıldığı zamanki değil, ikramiyeye esas alınan keseneklerin kesilmeye başlandığı ve sürdüğü dönemdeki yükümlülüğün sergilenmesindeki eşitliktir. Böylece, yükümlülükteki eşitlik, bu yükümlülüğün getireceği sonuçlarda da eşitliği gerektirecektir.

 

Öte yandan, hukuk devleti ilkesinin alt başlıklarından olan öngörülebilirlik ve tutarlılık ilkeleri de, az önce de değinildiği gibi, emekli aylığı ve emekli ikramiyesine esas olacak kesenek oranlarının aynı olması, aynı doğrultuda sonuç vermesini gerektirir. Başka bir anlatımla, belli bir kesenek oranıyla gerçekleşen Sandık katılımı, bu kapsamdaki tüm iştirakçiler yönünden aynı ölçütlerin uygulanması sonucunu vermelidir. Kesenek alırken yüksek tutulan oranın, ikramiye sırasında azaltılması hukuk devleti ilkesine ve sosyal güvenlik hakkına da aykırı olacaktır.

 

Bu belirlemeler yanında, ikramiyenin ilgili kurumca Sandık’a ödenmesi; kesenek olgusu, bunun Sandık gelirleri arasında bulunması, bu konuda belirleyici işlemin  Sandık’ça gerçekleştirilmesi ve kamu idare ve kurumlarının Devlet’in genel görünümünü oluşturmaları karşısında, anayasal “eşitlik” ve “hukuk devleti” ilkelerinin temelinde olan hukuksal felsefenin nedenlerini etkilemiyecektir.

 

Bu nedenlerle Anayasa’nın 2., 10. ve 60. maddelerine aykırı kuralın iptali gerekeceği oyuyla karara karşıyım.

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                       Üye

                                                                                                                                                    ?evket APALAK

Tarih: 26.12.2007 Saat: 14:35 Gönderen: imarhukukcusu

 
İlgili Bağlantılar
· Daha fazla imar
· Haber gönderen imarhukukcusu


En çok okunan haber: imar:
İdari Yargı Davaları (İdari yargı alanında en son çıkacak olan en güncel içtihat

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular

imar