BAŞLANGIÇ
Herkesin insan haysiyetinden kaynaklanan evrensel
hak ve hürriyetlere sahip olduğu inancıyla hareket eden, her türlü ayrımcılığı
reddeden, farklılıklarımızı kültürel zenginliğimizin kaynağı olarak gören bir
eşitlik anlayışına sahip biz Türk Milleti; insan haklarına ve hukukun
üstünlüğüne dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyetin kurum ve kurallarını
düzenleyen bu Anayasayı, egemen irademizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa
Kemâl Atatürk’ün çağdaş uygarlık hedefi ile ebedî barış idealine olan
bağlılığımızın ifadesi olarak kabul ve teyid ederiz.
BİRİNCİ KISIM
Genel Esaslar
Devletin şekli
Madde 1- Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
Cumhuriyetin nitelikleri
Madde 2- Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına
dayanan, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk
devletidir.
Devletin bütünlüğü, resmî dili, bayrağı, millî
marşı ve başkenti
Madde 3- (1) Türkiye Cumhuriyeti, ülkesi ve
milletiyle bölünmez bir bütündür.
(2) Resmî dili Türkçedir.
(3) Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay
yıldızlı al bayraktır.
(4) Millî marşı “İstiklâl Marşı”dır.
(5) Başkenti Ankara’dır.
Devletin temel amaç ve görevleri
Madde 4- Devletin temel amaç ve görevi, insan
haysiyetini korumak, kişilerin hak ve hürriyetlerini kullanmalarının önündeki
bütün engelleri kaldırmak ve halkın huzur, güvenlik ve refahını sağlamak
suretiyle insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları
hazırlamaktır. haber7
Egemenlik
Madde 5- (1) Egemenlik kayıtsız ve şartsız
Milletindir.
(2) Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu
esaslara göre, yasama, yürütme ve yargı organları eliyle kullanır.
(3) Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette
hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ
kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz.
(4) Milletlerarası ve milletlerüstü kuruluşlara
üyelikten kaynaklanan sınırlamalar saklıdır.
Yasama yetkisi
Madde 6- Yasama yetkisi, Türk Milleti adına,
Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez. Kanun hükmünde
kararnamelere ilişkin hükümler saklıdır.
Yürütme yetkisi ve görevi
Madde 7- Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı
ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve
yerine getirilir.
Yargı yetkisi ve görevi
Madde 8- Yargı yetkisi ve görevi, Türk Milleti
adına, bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır ve yerine getirilir.
Eşitlik
Madde 9- (1) Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet,
siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım
gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
(2) Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa
imtiyaz tanınamaz.
(3) Kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler
gibi özel surette korunmayı gerektiren kesimler için alınan tedbirler, eşitlik
ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.
(4) Devlet organları ve idare makamları, bütün
eylem ve işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek
zorundadır.
Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü
Madde 10- (1) Anayasa hükümleri yasama, yürütme ve
yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluşları ve kişileri bağlayan
temel hukuk kurallarıdır.
(2) Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz.
İKİNCİ KISIM
Temel Haklar ve Hürriyetler
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Temel hak ve hürriyetlerin niteliği
Madde 11- Herkes, insan haysiyetinden kaynaklanan,
kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez ve vazgeçilmez temel hak ve
hürriyetlere sahiptir.
Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması
Madde 12- (1) Temel hak ve hürriyetler, sadece
Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplerle ve ancak kanunla
sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum
düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz. Kanun, temel hak ve
hürriyetlerin özüne dokunamaz.
(2) Temel hak ve hürriyetler, yabancılar için,
milletlerarası hukuka uygun olarak kanunla sınırlanabilir. haber7
Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılamaması
Alternatif 1
Madde 13- Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete
veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesine veya
Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasına imkân verecek
şekilde yorumlanamaz.
Alternatif 2
Madde 13- (1) Anayasada yer alan temel hak ve
hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü
bozmaya ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan
kaldırmaya yönelik eylemler biçiminde kullanılamaz.
(2) Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya
kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesine veya
Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasına imkân verecek
şekilde yorumlanamaz.
Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının
durdurulması
Madde 14- (1) Savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya
olağanüstü hallerde, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlâl edilmemek
kaydıyla, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, durumun gerektirdiği ölçüde
sınırlandırılabilir veya durdurulabilir veya bunlar için Anayasada öngörülen
güvencelere aykırı tedbirler alınabilir.
(2) Birinci fıkrada belirtilen durumlarda dahi,
savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin
yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse dinî
inançlarını, vicdanî kanaatlerini ve düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz ve
bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalara ilişkin hükümler geçmişe
yürütülemez; suçluluğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit oluncaya kadar kimse
suçlu sayılamaz. haber7
İKİNCİ BÖLÜM
Kişinin Hakları ve Hürriyetleri
Yaşama hakkı
Madde 15- (1) Herkes yaşama hakkına sahiptir.
(2) Meşru müdafaa, yakalama veya tutuklama
kararlarının yerine getirilmesi, tutuklu veya hükümlünün kaçmasının önlenmesi,
ayaklanma veya isyanın bastırılması hallerinde silâh kullanmanın kanunen
zorunluluk haline gelmesi sonucunda meydana gelen öldürme fiilleri, birinci
fıkra hükmü dışındadır.
İşkence ve kötü muamele yasağı
Madde 16- (1) Kimseye işkence ve kötü muamele
yapılamaz. Kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi
tutulamaz.
(2) Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller
dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; kimse rızası olmadan bilimsel ve
tıbbî deneylere tâbi tutulamaz.
Zorla çalıştırma yasağı
Madde 17- (1) Hiç kimse zorla çalıştırılamaz.
Angarya yasaktır.
(2) Şekil ve şartları kanunla düzenlenen
tutukluluk veya hükümlülük süreleri içindeki çalıştırmalar; olağanüstü hallerde
vatandaşlardan istenecek hizmetler; ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı
alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki beden ve fikir çalışmaları,
zorla çalıştırma sayılmaz.
Kişi hürriyeti ve güvenliği
Madde 18- (1) Herkes kişi hürriyeti ve güvenliğine
sahiptir.
(2) Kişi hürriyeti, aşağıdaki durumlarda, kanunun
öngördüğü esas ve usullere göre sınırlanabilir:
a) Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı
cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi;
b) Mahkeme kararının veya kanunda öngörülen
yükümlülüğün yerine getirilmesi;
c) Küçüğün gözetim altında ıslahı veya yetkili
merci önüne çıkarılması için verilen kararın yerine getirilmesi;
ç) Toplum için tehlike teşkil eden akıl hastası,
uyuşturucu madde veya âlkol tutkunu, serseri veya hastalık yayabilecek kişinin
bir müessesede tedavi, eğitim veya ıslahı için alınan tedbirlerin yerine
getirilmesi;
d) Usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen
veya giren kişinin ya da hakkında sınır dışı etme yahut geri verme kararı
verilen kişinin sınır dışı edilmesi.
(3) Yakalama ve tutuklama hâkim kararı ile olur.
Tutuklama kararı, suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişiler hakkında
ancak kaçmalarını, delillerin yok edilmesini veya değiştirilmesini önlemek
amacıyla verilebilir. Hâkim kararı olmadan yakalama, ancak suçüstü halinde veya
gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, suçluluğu hakkında kuvvetli belirtiler
bulunan kişiyi mahkeme önüne çıkarmak amacıyla veya ikinci fıkranın (c), (ç) ve
(d) bentlerinde belirtilen kişilerle ilgili olarak önleme amaçlı yapılabilir.
(4) Yakalama ve tutuklamanın usul ve esasları
kanunla düzenlenir.
(5) Yakalanan veya tutuklanan kişiye, yakalama
veya tutuklama sebepleri ve hakkındaki iddialar herhalde yazılı, bunun hemen
mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhâl; toplu suçlarda ise en geç hâkim
huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir. Kişinin yakalandığı veya tutuklandığı
yakınlarına derhâl bildirilir.
(6) Yakalanan veya tutuklanan kişi, tutulma yerine
en yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre hariç, en geç kırk sekiz saat,
toplu olarak işlenen suçlarda ise en çok dört gün içinde hâkim önüne çıkarılır.
Kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden mahrum
bırakılamaz. Bu süreler olağanüstü hal, sıkıyönetim ve savaş hallerinde
uzatılabilir.
(7) Tutuklanan kişilerin, makul süre içinde
yargılanmayı ve soruşturma veya kovuşturma sırasında serbest bırakılmayı isteme
hakları vardır. Serbest bırakılma, ilgilinin yargılama süresince duruşmada hazır
bulunmasına veya hükmün infazını sağlamak için bir güvenceye veya başka
yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlanabilir.
(8) Her ne sebeple olursa olsun, hürriyeti
kısıtlanan kişi, kısa sürede durumu hakkında karar verilmesini ve bu
kısıtlamanın kanuna aykırılığı halinde hemen serbest bırakılmasını sağlamak
amacıyla yetkili bir yargı merciine başvurma hakkına sahiptir. Yargı merci
kararını vermeden önce hürriyeti kısıtlanan kişiyi dinler.
(9) Bu esaslar dışında bir işleme tâbi tutulan
kişilerin uğradıkları zarar, tazminat hukukunun genel prensiplerine göre
Devletçe ödenir.
Özel hayatın ve aile hayatının gizliliği ve
korunması
Madde 19- (1) Özel hayatın ve aile hayatının
gizliliğine dokunulamaz.
(2) Millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel
sağlığın, genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
suç işlenmesinin önlenmesi sebepleriyle usulüne uygun olarak verilmiş hâkim
kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça, kimsenin
üstü, özel kâğıtları ve eşyası aranamaz ve bunlara el konulamaz. Yetkili merciin
kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el
koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde el koyma
kendiliğinden kalkar.
Kişisel bilgilerin korunması
Madde 20- (1) Herkes, kendisiyle ilgili kişisel
bilgi ve verilerin korunması hakkına sahiptir.
(2) Bu bilgiler, ancak kişinin açık rızasına veya
kanunla öngörülen meşru bir sebebe dayalı olarak kullanılabilir. Herkes, kendisi
hakkında toplanmış olan veya kayıtlarda yer alan bilgilere erişme, bunlarda
düzeltme yaptırma ve bu bilgilerin amaçları doğrultusunda kullanılıp
kullanılmadığını öğrenme hakkına sahiptir.
Konut dokunulmazlığı
Madde 21- (1) Kimsenin konutuna dokunulamaz.
(2) Millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel
sağlığın, genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
suç işlenmesinin önlenmesi sebepleriyle usulüne uygun olarak verilmiş hâkim
kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça, kimsenin
konutuna girilemez, arama yapılamaz ve buradaki eşyaya el konulamaz. Yetkili
merciin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim,
kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde el koyma
kendiliğinden kalkar.
Haberleşme hürriyeti
Madde 22- (1) Herkes haberleşme hürriyetine
sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır.
(2) Millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel
sağlığın, genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması veya
suç işlenmesinin önlenmesi sebepleriyle usulüne uygun olarak verilmiş hâkim
kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça, haberleşme
engellenemez ve gizliliğine dokunulamaz. Yetkili merciin kararı yirmidört saat
içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde
açıklar; aksi halde karar kendiliğinden kalkar.
Yerleşme ve seyahat hürriyeti
Madde 23- (1) Herkes yerleşme ve seyahat
hürriyetine sahiptir.
(2) Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek,
sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek, kamu mallarını korumak; seyahat
hürriyeti ise suç soruşturma veya kovuşturması sebebiyle, genel sağlığı korumak
yahut suç işlenmesini önlemek amaçlarıyla sınırlanabilir.
(3) Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme
hakkından mahrum bırakılamaz.
(4) Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti,
vatandaşlık ödevi ya da suç soruşturması veya kovuşturması sebepleriyle
sınırlanabilir.
Din ve inanç hürriyeti
Madde 24- (1) Herkes din ve inanç hürriyetine
sahiptir. Bu hak, tek başına veya topluca, alenen veya özel olarak ibadet,
öğretim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inancını açıklama ve
bunları değiştirebilme hürriyetini de içerir.
(2) Kimse ibadete, dinî ayin ve törenlere
katılmaya, dinî inanç ve düşüncelerini açıklamaya zorlanamaz; dinî inanç,
düşünce ve kanaatlerinden ve bunları değiştirmekten dolayı kınanamaz, suçlanamaz
ve farklı bir muameleye tâbi tutulamaz.
(3) İbadet ve dinî ayin ve törenler, kamu
düzeninin, genel sağlığın, genel ahlâkın veya başkalarının hak ve
hürriyetlerinin korunması amaçlarıyla sınırlanabilir.
Alternatif 1
(4) Devlet, eğitim ve öğretim alanındaki
görevlerini yerine getirirken, eğitim ve öğretimin ana ve babanın dinî ve
felsefî inançlarına göre yapılmasını isteme hakkına riayet eder. Din eğitim ve
öğretimi, kişinin kendisinin, küçüklerin ise kanunî temsilcisinin talebine
bağlıdır. Devlet bu taleplerin gereğini yerine getirmekle yükümlüdür.
Alternatif 2
(4) Devlet, eğitim ve öğretim alanındaki
görevlerini yerine getirirken, eğitim ve öğretimin ana ve babanın dinî ve
felsefî inançlarına göre yapılmasını isteme hakkına riayet eder. Din kültürü ve
ahlâk öğretimi, ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler
arasında yer alır. Bu dersten muafiyet, kişinin kendisinin, küçüklerin ise
kanunî temsilcisinin talebine bağlıdır.
Alternatif 1
(5) Din ve inanç hürriyeti, Devletin sosyal,
ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini din kurallarına dayandırmaya yönelik
eylemler biçiminde kullanılamaz.
Alternatif 2
(5) Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya
hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî
veya şahsî çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla, her ne suretle olursa olsun dinî
veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve
kötüye kullanamaz.
Alternatif 3
(5) Din ve inanç hürriyeti, anayasal düzeni din
kurallarına dayandırmaya yönelik eylemler biçiminde kullanılamaz.
Düşünce, vicdan ve kanaat hürriyeti
Madde 25- (1) Herkes düşünce, vicdan ve kanaat
hürriyetine sahiptir.
(2) Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse,
düşünce, vicdan ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri
sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.
İfade hürriyeti
Madde 26- (1) Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz,
yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma
hürriyetine sahiptir. Bu hürriyet, resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber
veya fikir alma ya da verme serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo,
televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayınların izin sistemine
bağlanmasına engel değildir.
(2) Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve
öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hakkına sahiptir.
(3) Bu hak ve hürriyetlerin kullanılması; millî
güvenliğin, kamu düzeninin, genel sağlığın, genel ahlâkın, başkalarının şöhret
veya haklarının, özel veya aile hayatının korunması, suçların önlenmesi, devlet
sırrı olarak usûlünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması, yargının bağımsızlık
ve tarafsızlığının sağlanması, savaş kışkırtıcılığının engellenmesi, her türlü
ayrımcılık, düşmanlık veya kin ve nefret savunuculuğunun önlenmesi amaçlarıyla
sınırlanabilir.
Basın ve yayın hürriyeti
Madde 27- (1) Basın hürdür, sansür edilemez.
(2) Basın hürriyeti 26 ncı maddenin üçüncü
fıkrasında belirtilen sebeplerle sınırlanabilir.
(3) Yargılamanın amacına uygun olarak yerine
getirilmesi için kanunla belirtilecek sınırlar içinde hâkim tarafından verilen
kararlar saklı kalmak üzere, olaylar hakkında yayın yasağı konulamaz.
(4) Süreli veya süresiz yayın yapmak ve bu amaçla
basımevi kurmak, önceden izin alma ve malî teminat yatırma şartına bağlanamaz.
(5) Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak
kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçları, suç aleti olduğu
gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez veya işletilmekten alıkonulamaz. Süreli
veya süresiz yayınların suç soruşturma veya kovuşturması sebebiyle zapt ve
müsaderesinde genel hükümler uygulanır.
(6) Süreli yayınların çıkarılması, yayın şartları,
malî kaynakları ve gazetecilik mesleği ile ilgili esaslar kanunla düzenlenir.
Kanunla haber, düşünce ve kanaatlerin serbestçe yayınlanmasını engelleyici veya
zorlaştırıcı şartlar konulamaz.
(7) Süreli ve süresiz yayınlar hâkim kararıyla,
gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise kanunun yetkili kıldığı merciin
emriyle toplatılabilir. Toplatma kararı veren yetkili merci, bu kararını en geç
yirmidört saat içinde yetkili hâkime bildirir. Hâkim bu kararı en geç kırksekiz
saat içinde onaylamazsa, toplatma kararı hükümsüz sayılır. Süreli yayınların
durdurulması da aynı hükümlere tâbidir; ancak bu yayınların kapatılması sadece
mahkeme kararıyla mümkündür. Toplatma, durdurma ve kapatmaya ilişkin şartlar ile
usul ve esaslar kanunla düzenlenir.
(8) Masumiyet karinesinin ihlâline yönelik yayın
yapılamaz.
(9) Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişinin
haysiyet ve şerefine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı
yayınlar yapılması hallerinde tanınır. Düzeltme ve cevap yayınlanmazsa,
yayınlanmasının gerekip gerekmediğine, hâkim tarafından ilgilinin müracaat
tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde karar verilir.
(10) Radyo ve televizyon istasyonları kurmak ve
işletmek, kanunla düzenlenecek şartlar çerçevesinde serbesttir.
(11) Devletçe kamu tüzelkişiliği olarak kurulan
radyo ve televizyon kurumu ile kamu tüzelkişilerinden yardım gören haber
ajanslarının ve radyo ve televizyon yayınlarını denetleyen kurumun özerkliği ve
tarafsızlığı esastır.
Mülkiyet ve miras hakkı
Madde 28- (1) Herkes, mülkiyet ve miras haklarına
sahiptir.
(2) Bu haklar, kamu yararı sebebiyle
sınırlanabilir.
Çalışma, teşebbüs ve sözleşme hürriyeti
Madde 29- (1) Herkes, dilediği alanda çalışma,
teşebbüs ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir.
(2) Çalışma, teşebbüs ve sözleşme hürriyetleri,
millî güvenliğin, genel sağlığın, genel ahlâkın veya başkalarının hak ve
hürriyetlerinin korunması amaçlarıyla sınırlanabilir.
Dernek kurma hürriyeti
Madde 30- (1) Herkes, önceden izin almaksızın
dernek kurma, bunlara üye olma ve üyelikten ayrılma hürriyetine sahiptir.
(2) Dernek kurma hürriyeti millî güvenliğin, kamu
düzeninin, genel sağlığın, genel ahlâkın, başkalarının hak ve hürriyetlerinin
korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi amaçlarıyla sınırlanabilir.
(3) Dernekler, kanunun öngördüğü hallerde hâkim
kararıyla kapatılabilir veya faaliyetten alıkonulabilir. Ancak, gecikmesinde
sakınca varsa millî güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun
devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde, kanunla yetkili
kılınan merci, derneği faaliyetten men edebilir. Bu merciin kararı yirmidört
saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat
içinde açıklar; aksi halde karar kendiliğinden yürürlükten kalkar.
(4) Birinci fıkra hükmü, Türk Silâhlı Kuvvetleri
ve genel kolluk mensuplarına, hâkim ve savcılar ile bu meslekten sayılanlara ve
görevlerinin gerektirdiği ölçüde diğer kamu hizmeti görevlilerine sınırlamalar
getirilmesine engel değildir.
(5) Bu madde hükümleri vakıflarla ilgili olarak da
uygulanır.
Toplantı, gösteri ve yürüyüş düzenleme hürriyeti
Madde 31- (1) Herkes, önceden izin almadan,
silâhsız ve saldırısız toplantı, gösteri ve yürüyüş düzenleme hürriyetine
sahiptir.
(2) Toplantı, gösteri ve yürüyüş hürriyeti, millî
güvenliğin, kamu düzeninin, genel sağlığın, genel ahlâkın, başkalarının hak ve
hürriyetlerinin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi amaçlarıyla
sınırlanabilir.
Hak arama hürriyeti ve adil yargılanma hakkı
Madde 32- (1) Herkes, meşru vasıta ve yollardan
faydalanmak suretiyle, yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve
savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.
(2) Hiç kimse, tabiî hâkiminden başka bir merci
önüne çıkarılamaz ve bir kimseyi tabiî hâkiminden başka bir merci önüne çıkarma
sonucunu doğuran yargı yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz.
(3) Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki
davaya bakmaktan kaçınamaz.
(4) Davalar, kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız
mahkemeler tarafından makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve alenî olarak
görülür. Ancak, millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel ahlâkın, küçüklerin
korunmasının veya davaya taraf olanların özel hayatlarının gizliliğinin
gerektirdiği veya davanın alenî olarak görülmesinin yargılamanın selâmetine
zarar verebileceği özel durumlarda, mahkemenin zorunlu göreceği ölçüde,
duruşmalar tamamen veya kısmen basına ve dinleyicilere kapalı olarak
sürdürülebilir.
(5) Küçüklerin yargılanması hakkında özel hükümler
konulabilir.
(6) Her sanık aşağıda belirtilen haklara sahiptir:
a) Kendisine yöneltilen suçlamanın niteliği ve
sebebi hakkında en kısa zamanda, anladığı bir dille ve ayrıntılı olarak
bilgilendirilmek,
b) Savunmasını hazırlamak için gerekli zamana ve
kolaylıklara sahip olmak,
c) Kendisini bizzat veya tayin edeceği bir
müdafiin yardımından yararlanarak savunmak; müdafi tayini için gereken malî
imkânlardan mahrum bulunuyor ve yargılamanın selâmeti gerektiriyorsa, mahkemece
görevlendirilecek bir müdafiin yardımından bedelsiz yararlanabilmek,
ç) İddia tanıklarını sorguya çekmek veya
çektirmek, savunma tanıklarının da iddia tanıklarıyla aynı şartlar altında
dinlenmesini istemek,
d) Mahkemede kullanılan dili anlayamadığı veya
konuşamadığı takdirde, bir tercümanın yardımından bedelsiz yararlanmak.
(7) Hukuka aykırı olarak elde edilmiş bulgular,
delil olarak kabul edilemez.
(8) Mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli
olarak yazılır.
Suç ve cezalara ilişkin esaslar
Madde 33- (1) Suç ile ceza ve ceza yerine geçen
güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur. Kimse, işlendiği zaman yürürlükte
bulunan kanunun suç saymadığı bir fiili gerçekleştirmesinden dolayı
cezalandırılamaz ve kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan
cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
(2) Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin
sonuçları konusunda da birinci fıkra uygulanır.
(3) Suçluluğu kesin mahkeme kararı ile hükmen
sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.
(4) Hiç kimse, kendisini ve kanunda gösterilen
yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye
zorlanamaz.
(5) Ceza sorumluluğu şahsîdir.
(6) Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir
yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı hürriyetinden alıkonulamaz.
(7) Ölüm cezası ve genel müsadere cezası
verilemez.
(8) Kamu İdaresi, kişi hürriyetinin kısıtlanması
sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamaz. Türk Silâhlı Kuvvetlerinin iç düzeni
bakımından bu hükme kanunla istisnalar getirilebilir.
(9) Uluslararası Ceza Divanına taraf olmanın
gerektirdiği yükümlülükler hariç olmak üzere, vatandaş, suç sebebiyle yabancı
bir ülkeye verilemez.
İspat hakkı
Madde 34- Kamu görev ve hizmetinde bulunanlara
karşı, bu görev ve hizmetin yerine getirilmesiyle ilgili olarak yapılan
isnatlardan dolayı açılan hakaret davalarında, sanık, isnadın doğruluğunu ispat
hakkına sahiptir. Bunun dışındaki hallerde, ispat talebinin kabulü, ancak isnat
olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya
şikâyetçinin ispata razı olmasına bağlıdır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Siyasî Haklar ve Ödevler
Vatandaşlık
Madde 35-
Alternatif 1
(1) Devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
Alternatif 2
(1) Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile
bağlı olan herkese, din ve ırk farkı gözetilmeksizin Türk denir.
Alternatif 3
(1) Vatandaşlık temel bir haktır. Kanunun
öngördüğü esaslara uygun olarak bu statüyü kazanan herkes Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşıdır.
(2) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı babanın veya
ananın çocuğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
(3) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla
kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
(4) Hiçbir vatandaş, vatana bağlılıkla bağdaşmayan
bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.
Seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma
hakları
Madde 36- (1) Vatandaşlar, kanunda gösterilen
şartlara uygun olarak seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma haklarına
sahiptir.
(2) Seçimler ve halkoylaması serbest, eşit, gizli,
tek dereceli, genel oy, açık sayım ve döküm esaslarına göre, yargı organının
yönetim ve denetimi altında yapılır. Yurt dışında bulunan Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlarının oy hakkını kullanabilmelerini sağlayacak esaslar kanunla
belirlenir.
(3) Onsekiz yaşını dolduran her vatandaş seçme ve
halkoylamasına katılma hakkına sahiptir.
(4) Silâh altında bulunan er ve erbaşlar ile
askerî öğrenciler ve taksirli suçlardan hüküm giyenler hariç ceza infaz
kurumlarında bulunan hükümlüler oy kullanamazlar.
(5) Seçim kanunlarında seçim sistemine ilişkin
olarak yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde
yapılacak seçimlerde uygulanmaz.
Siyasî parti kurma hürriyeti
Madde 37- (1) Siyasî partiler, demokratik siyasî
hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır.
(2) Vatandaşlar, önceden izin almaksızın, siyasî
parti kurma ve partilere üye olma hakkına sahiptir. Parti üyesi olabilmek için
onsekiz yaşını doldurmuş olmak gerekir.
(3) Hâkim ve savcılar, bu meslekten sayılanlar,
kamu kurum ve kuruluşlarının memur ve sözleşmeli personel statüsündeki
görevlileri, Türk Silâhlı Kuvvetleri mensupları ve ilk ve ortaöğretim
öğrencileri siyasî partilere üye olamazlar.
(4) Yükseköğretim elemanlarının ve öğrencilerinin
siyasî partilere üye olmalarına dair esaslar kanunla düzenlenir.
(5) Devlet, siyasî partilere, yeterli düzeyde ve
hakça malî yardım yapar. Partilere yapılacak yardımın, partilerin alacakları üye
aidatının ve bağışların tâbi olduğu esaslar kanunla düzenlenir.
Siyasî partilerin uyacakları esaslar
Madde 38- (1) Siyasî partilerin tüzük ve
programları ile fiilleri, insan haklarına, Devletin bağımsızlığı ve bölünmez
bütünlüğüne, demokrasiye, cumhuriyete ve lâikliğe aykırı olamaz.
(2) Partiler yabancı devletlerden, milletlerarası
kuruluşlardan ve Türk tâbiyetinde olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddî
yardım alamazlar.
(3) Siyasî partiler ticarî faaliyette
bulunamazlar.
(4) Bir siyasî partinin tüzüğünün veya programının
birinci fıkra hükümlerine aykırı görülmesi halinde, Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısının talebi üzerine, Anayasa Mahkemesince partiye ihtarda bulunulur.
İhtarı izleyen iki ay içinde aykırılık giderilmediği takdirde, ilgili parti
hakkında dava açılır.
(5) Bir siyasî partiye birinci fıkra hükümlerine
aykırı fiillerinden ötürü yaptırım uygulanmasına, ancak, onun bu nitelikteki
fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit
edilmesi halinde karar verilir. Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o
partinin üyelerince yoğun, sürekli ve ciddî tehlike oluşturacak bir şekilde
işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez
karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup genel
kurulu veya grup yönetim kurulunca benimsendiği yahut bu fiiller aynı şekilde
doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde,
söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır.
(6) Anayasa Mahkemesi, birinci ve ikinci fıkra
hükümlerine aykırılık nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından açılan
davalarda, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin Devlet
yardımından kısmen veya tamamen mahrum bırakılmasına ya da kapatılmasına karar
verebilir.
Alternatif 1
(7) Bir siyasî partinin kapatılmasına beyan veya
fiilleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin kapatmaya
ilişkin kesin kararının Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayınlanmasından sonraki
ilk milletvekilliği veya mahallî idareler seçimlerinde aday olamazlar.
Alternatif 2
(7) Bu fıkranın tamamen çıkarılması.
(8) Siyasî partilerin malî denetimi Sayıştay
tarafından yapılır.
(9) Siyasî partilerin kuruluş ve çalışmaları,
hukukî ve malî denetimleri ile adayların seçim harcamaları demokratik esaslara
uygun olarak kanunla düzenlenir.
Kamu hizmetlerine girme hakkı
Madde 39- (1) Her vatandaş, kamu hizmetlerine
girme hakkına sahiptir.
(2) Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği
niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.
(3) Yasama, yürütme ve yargı organları dahil olmak
üzere, kamu hizmetinde görev alanların mal bildiriminde bulunmaları ve bu
bildirimlerin tekrarlanma süreleri kanunla düzenlenir.
Vatan hizmeti
Madde 40- Vatan hizmeti, her vatandaşın hakkı ve
ödevidir. Bu hizmetin Türk Silâhlı Kuvvetlerinde veya kamu kesiminde ne şekilde
yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir.
Vergi ödevi
Madde 41- (1) Herkes, kamu giderlerini karşılamak
üzere, malî gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür.
(2) Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı,
maliye politikasının sosyal amacıdır.
(3) Vergi, resim, harç ve benzeri malî
yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.
(4) Vergi, resim, harç ve benzeri malî
yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin
hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik
yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna; mahallî idareler tarafından tarh, tahakkuk ve
tahsil edilenler için ise ilgili mahallî idarenin seçimle oluşan karar organına
verilebilir.
Bilgi edinme, dilekçe ve başvuru hakları
Madde 42- (1) Herkes bilgi edinme, dilekçe ve
başvuru haklarına sahiptir. Yabancılar için bilgi edinme hakkı karşılıklılık
esasına düzenlenir.
(2) Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlâl
edilen herkes, yetkili makama başvurma hakkına sahiptir. Devlet, işlemlerinde,
ilgili kişilerin hangi kanun yollarına ve mercilere başvuracağını ve sürelerini
belirtmek zorundadır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Sosyal ve Ekonomik Haklar
Ailenin korunması
Madde 43- Aile, toplumun temelidir; eşler arasında
eşitliğe dayanır ve her türlü hukukî, ekonomik ve sosyal korunmadan yararlanır.
Çocuk hakları
Madde 44- (1) Her çocuk, kendi iyiliği için
gereken himaye ve bakımdan yararlanma hakkına sahiptir. Çocuklar görüşlerini
serbestçe açıklayabilir ve bu görüşleri kendilerini ilgilendiren konularda,
yaşlarına ve olgunluklarına göre dikkate alınır.
(2) Kamu veya özel kurum ve kuruluşlarca
çocuklarla ilgili olarak yapılan eylem ve işlemlerde, çocuğun azamî iyiliği
gözetilir.
(3) Her çocuk, kendi menfaatine açıkça ters
düşmedikçe, ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme
hakkına sahiptir.
Eğitim ve öğrenim hakkı
Madde 45- (1) Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından
mahrum bırakılamaz.
(2) Eğitim ve öğretim, demokratik, lâik, çağdaş
bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır.
Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.
(3) Temel eğitim, bütün vatandaşlar için
zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.
(4) Özel ilk ve ortaöğretim okullarının bağlı
olduğu esaslar, Devlet okulları için öngörülenler dikkate alınarak kanunla
düzenlenir.
(5) Eğitim ve öğretim dili Türkçedir. Türkçeden
başka dillerde eğitim ve öğretim yapılması ile ilgili esaslar, demokratik toplum
düzeninin gereklerine uygun olarak kanunla düzenlenir.
Alternatif 1
(6) Kılık ve kıyafetinden dolayı hiç kimse
yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz.
Alternatif 2
(6) Yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet
serbesttir.
(7) Milletlerarası andlaşma hükümleri saklıdır.
Çalışma ile ilgili esaslar
Madde 46- (1) Devlet, çalışanların hayat
seviyesini yükseltmek, çalışanları ve işsizleri korumak, istihdamı artırmak ve
çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.
(2) Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan
işlerde çalıştırılamaz.
(3) Küçükler ve kadınlar ile bedenî ve ruhî
yetersizliği olanlar, çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar.
Kadınlar ve erkekler arasında işe alınma, çalışma şartları ve ücretler
bakımından ayrımcılık yapılamaz.
(4) Çalışanlar dinlenme, ücretli hafta ve bayram
tatili ile yıllık izin haklarına sahiptir.
(5) Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun
adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli tedbirleri alır.
(6) Asgarî ücretin tespitinde, çalışanların geçim
şartları ile ülkenin ekonomik durumu gözönünde bulundurulur.
Sendika kurma hakkı
Madde 47- (1) Çalışanlar ve işverenler, önceden
izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma
ve üyelikten çekilme haklarına sahiptir. Aynı zamanda ve aynı iş veya hizmet
kolunda birden fazla sendikaya üye olunamaz.
(2) Sendikaların ve üst kuruluşlarının kuruluş,
yönetim ve işleyişleri demokratik esaslara aykırı olamaz.
(3) Sendika kurma hakkı, millî güvenlik, kamu
düzeni, başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması ile suç işlenmesinin
önlenmesi sebepleriyle sınırlanabilir.
Toplu iş sözleşmesi ve grev hakları
Madde 48- (1) İşçiler, işverenlerle olan
ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal durumlarını düzeltmek amacıyla toplu iş
sözleşmesi ve grev haklarına sahiptir. Aynı işyerinde aynı dönem için birden
fazla toplu iş sözleşmesi yapılamaz. İşçi niteliği taşımayan kamu hizmeti
görevlilerinin toplu görüşme hakları kanunla düzenlenir.
(2) Grev hakkının kullanılması ve istisnaları ile
işverenlerin hakları ve lokavt kanunla düzenlenir.
(3) Toplu iş sözleşmesi ve grev hakları, millî
güvenliğin, kamu düzeninin, genel sağlığın, başkalarının hak ve hürriyetlerinin
korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi amaçlarıyla sınırlanabilir.
Sağlık ve sosyal güvenlik hakları ile sosyal
yardım ve hizmet
Madde 49- (1) Herkes, sağlık ve sosyal güvenlik
haklarına sahiptir.
(2) Devlet, harp ve vazife şehitlerinin dul ve
yetimlerini, malûl ve gazileri, engellileri, yaşlıları ve korunmaya muhtaç
çocuklar gibi kesimleri özel olarak korur.
(3) Devlet, bu hakları sağlayacak gerekli
tedbirleri alır ve teşkilâtı kurar.
Devletin sosyal ve ekonomik ödevlerinin sınırları
Madde 50- Devlet, sosyal ve ekonomik alanlarda
Anayasa ile belirlenen ödevlerini, bu ödevlerin amaçlarına uygun öncelikleri
gözeterek, malî kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getirir.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Cumhuriyetin Temel Organları
BİRİNCİ BÖLÜM
Yasama
BİRİNCİ ALT BÖLÜM
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Kuruluşu
Madde 51- (1) Türkiye Büyük Millet Meclisi, genel
oyla seçilen beşyüzelli milletvekilinden oluşur.
(2) Milletvekillerinden dörtyüzellisi kanundaki
esaslara göre be
imar hukukçusu
Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.
Yayınlanma:: 2007-09-19 (972 okuma)
[ Geri Dön ]
|
|
|
|