YIKMA İŞLERİ
T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2005/3790
Karar No : 2006/395
Özeti : Kadastro
Mahkemesinde mülkiyetin tespiti davası devam ettiğinden 775 sayılı Yasanın 18.
maddesinin uygulanmasında hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.
Temyiz İsteminde
Bulunan: …
Vekili : Av. …
Karşı
Taraf : Ortaca Kaymakamlığı - MU?LA
İstemin
Özeti : Muğla İdare Mahkemesinin 31.12.2004 günlü, E:2004/632,
K:2004/1849 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın
Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik
Hakimi Elif Emel Çelik'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden, taşınmazın
mülkiyetinin Hazine ile kişiler arasında davalı olduğu anlaşıldığından, 775
sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca işlem tesisi mümkün değildir. Bu durumda dava
konusu işlemin iptali gerektiğinden davanın reddine ilişkin mahkeme kararının
bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı
A.Kemal Terlemezoğlu'nun Düşüncesi: Uyuşmazlıkta, Muğla ili, Ortaca ilçesi,
Dalyan Beldesinde mülkiyeti hazineye ait … parsel sayılı taşınmazın 2479,89 m2
lik kısmının davacı tarafından işgal edilerek üzerine tek katlı betonarme yapı
ve kapalı otomobil garajı yapıldığının tespit edilmesi nedeniyle ev ve
eklentilerinin 775 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca yıkılacağının, anılan
yerin boşaltılarak hazır halde bulundurulmasının gerektiği yolundaki davalı
idarenin 26.4.2004 tarihli işleminin iptali istemiyle açılan davayı reddeden
Muğla İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dosyada mevcut
Belediye Başkanlığı tarafından Ortaca Kaymakamlığına hitaben yazılan 26.10.2004
tarih ve Fen İşl-703 sayılı, kaçak yapılar konulu yazıda, anlaşmazlık konusu
yerin mülkiyetinin ihtilafı davanın adli yargı yerinde görülmekte ve derdest
bulunduğu, Marmarlı mevkiindeki kaçak yapıların bulunduğu, sahanın mülkiyetinin
mahkemece belirlenmediği açıklamasına yer verilmiştir.
Bu durumda, dava
konusu yerin mülkiyeti ihtilaflı olup mahkemece belirleme yapılıp karar
kesinleşmediğinden bu aşamada hazine mülkiyeti olarak kabulü mümkün
bulunmamaktadır.
Açıklanan
nedenlerle, temyiz olunan Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren
Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Muğla İli,
Ortaca İlçesi, Dalyan Beldesi, … sayılı parsel üzerindeki yapıların 775 sayılı
Kanunun 18. maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 26.4.2004 günlü işlemin
iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; mülkiyeti hazineye ait taşınmazın
2479,89 m² lik kısmının davacı tarafından işgal edildiği ve ruhsatsız yapı
yapıldığı hususu açık olduğundan tesis edilen işlemde hukuka aykırılık
bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı
vekilince temyiz edilmiştir.
775 sayılı
Gecekondu Kanunu'nun 18. maddesinde; "Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten
sonra, belediye sınırları içinde veya dışında, belediyelere, hazineye, özel
idarelere, katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalarda veya Devletin hüküm ve
tasarrufu altında bulunan yerlerde yapılacak, daimi veya geçici bütün izinsiz
yapılar inşa sırasında olsun veya iskan edilmiş bulunsun, hiçbir karar
alınmasına lüzum kalmaksızın, belediye veya Devlet zabıtası tarafından derhal
yıktırılır." hükmü yer almıştır.
Dosyanın
incelenmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmazın 30.10.1991 gününde Hazine adına
tespitli olduğu ancak Ortaca Kadastro Mahkemesinin E:1994/43 sayılı dava
dosyasında mülkiyetin tespiti davasının devam ettiği anlaşıldığından anılan
taşınmazın henüz Hazine mülkiyetinde olduğundan söz edilemez.
Bu durumda
mülkiyeti ihtilaflı olan taşınmaz üzerindeki yapılar nedeniyle 775 sayılı
Yasanın 18. maddesi uyarınca işlem tesis edilmesinin mümkün olmaması karşısında
dava konusu taşınmazın mülkiyet durumunun araştırılmasından sonra dava hakkında
karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan
nedenlerle, temyize konu Muğla İdare Mahkemesinin 31.12.2004 günlü, E:2004/632,
K:2004/1849 sayılı kararının bozulmasına, 22,90 YTL karar harcı ile fazla
yatırılan 17 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 8.2.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2004/1430
Karar No : 2006/2170
Özeti : Binada teknik
standartlara uygun olmayan ve yetersiz malzeme kullanıldığı ve temelinin zemin
yapısına göre atılmadığının belirtildiği anlaşıldığından, yapının taşıyıcı
sisteminin yetersiz ve kötü inşa edilmesinin tamamen davacı kooperatifin kusuru
olduğu, yapı ruhsatı verildiği tarihte de binanın kaba inşaatının bitmiş olduğu
hususları dikkate alındığında idari faaliyet ile zarar arasında nedensellik
bağının bulunmadığı, bu itibarla davalı idare tarafından tazmini gereken bir
zararın da söz konusu olmadığı gerekçesiyle tazminat isteminin reddine karar
verilmesi gerektiği hakkında.
Temyiz İsteminde
Bulunan: S.S. … Konut Yapı Koop.
Vekili : Av. …
Karşı
Taraf : Mahmutlar Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
İstemin
Özeti : Antalya 1. İdare Mahkemesinin 10.6.2003 günlü, E:2002/888,
K:2003/777 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın
Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik
Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme
kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı
M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların
temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması
gerekmektedir.
Temyiz
dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren
Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Antalya,
Alanya İlçesi, … Beldesi, … Mahalle, … Mevkii, 17.01. C pafta, 161 ada, 1 parsel
sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın çökmesinden dolayı uğranıldığı ileri
sürülen 59.821.000.000 TL. zararın binanın yıkılma tarihi olan 4.2.2001 gününden
itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle
açılmış, İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, söz konusu inşaatın
yapımına ruhsat alınmadan başlanıldığı, zemin +5 katlı olarak yapının
tamamlandığının 3.11.1999 günlü tutanak ile tespit edildiği, 2.12.1999 günlü,
383 sayılı belediye encümeni kararı ile söz konusu yapımın yıkımına karar
verildiği, bu inşaat için 22.12.2000 gününde yapı ruhsatı alındığı; ancak
binanın 4.2.2001 gününde çöktüğü, Alanya Cumhuriyet Savcılığınca yaptırılan
bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda da, binada teknik standartlara
uygun olmayan ve yetersiz malzeme kullanıldığı ve temelinin zemin yapısına göre
atılmadığının belirtildiği anlaşıldığından, yapının taşıyıcı sisteminin yetersiz
ve kötü inşa edilmesinin tamamen davacı kooperatifin kusuru olduğu, yapı ruhsatı
verildiği tarihte de binanın kaba inşaatının bitmiş olduğu hususları dikkate
alındığında idari faaliyet ile zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığı,
bu itibarla davalı idare tarafından tazmini gereken bir zararın da söz konusu
olmadığı gerekçesiyle tazminat isteminin reddine karar verilmiş, bu karar davacı
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın yukarıda
özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu Antalya 1. İdare Mahkemesinin
10.6.2003 günlü, E:2002/888, K:2003/777 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden
hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme
kararının onanmasına, fazla yatırılan 11,97 YTL harcın temyiz isteminde bulunana
iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.4.2006 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
YARGILAMA USULÜ
T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2004/2958
Karar No : 2006/2316
Özeti : Davanın devamı
sırasında uyuşmazlığa konu edilen taşınmazın maliki değiştiğinden 2577 sayılı
Yasanın 26. maddesi gözetilerek karar verilmesi gerekirken eski maliklerden olan
davacı adına uyuşmazlığın sonuçlandırılarak karar verilmesinde isabet
görülmediği hakkında.
Temyiz İsteminde
Bulunan : Erdek Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı
Taraf : …
Vekili : Av. …
İstemin
Özeti : Bursa 2. İdare Mahkemesinin 30.12.2003 günlü, E:2002/1808,
K:2003/2066 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın
Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik
Hakimi İsmet Can'ın Düşüncesi: Temyiz isteminin mahkeme kararının imar para
cezasına ilişkin kısmının reddi ile bu bölümün onanması, diğer yönden temyiz
isteminin kabulü ile davanın yıkım işlemi bakımından davanın reddine ilişkin
kısmın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı
Ahmet Arslan'ın Düşüncesi: Davacıya ait Halitpaşa Mah. … Ml pafta, … ada, …
sayılı parseldeki yapının ruhsatsız yapıldığı iddiasıyla 8.116.701.120.-TL imar
para cezası ve yıkım kararı verilmesine ilişkin 27.8.2002 günlü,535 sayılı
encümen kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali
yolundaki idare mahkemesi kararını davalı idare temyiz etmekte ve bozulmasını
istemektedir.
2577 sayılı
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26.maddesinin 1.fıkrasında: "Dava esnasında
ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik
olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek
kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi
yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar
verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin
durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır" kuralı yer almıştır.
Dosyanın
incelenmesinden, Balıkesir, Erdek İlçesi, Halitpaşa Mahallesi, … MI pafta, …
ada, … parsel sayılı uyuşmazlık konusu taşınmazın 25.9.2003 günlü, 2459 yevmiye
ile … oğlu …'e satıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda,
davanın devamı sırasında uyuşmazlığa konu edilen taşınmazın maliki değiştiğinden
idare mahkemesince 2577 sayılı Kanunun 26.maddesi uyarınca bu konuda herhangi
bir karar alınmaksızın davanın sonuçlandırılması yerinde bulunmamaktadır.
Açıklanan
nedenle, temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı
düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren
Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Balıkesir,
Erdek İlçesi, Halitpaşa Mahallesi, … MI pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz
üzerindeki yapının 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yıkımı ile
42.maddeye göre davacı adına para cezası verilmesine ilişkin 27.8.2002 günlü,
8/9535 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare
Mahkemesince, Mahkemenin E:2002/1264 sayılı dosyasında yerinde yaptırılan keşif
ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporun dosyada yer alan bilgi ve
belgelerle birlikte değerlendirilmesinden, davacıya ait yapıda bilirkişi
tarafından yapının 1. katında 31,6 m² lik bir alanın, davalı idare tarafından
ise 1. ve 2. katlarında ruhsata aykırı olarak toplam 57,8 m² lik fazla inşaat
alanı olduğunun tespit edilmesine rağmen para cezasının 124,98 m² lüzerinden
hesaplanmasında mevzuata uyarlık görülmediği, işlemin yıkıma ilişkin kısmı
yönünden bilirkişi tarafından projeye aykırı kısmın ruhsata bağlanmasına engel
olmadığının belirtilmesi karşısında hukuka uyarlık bulunmadığının anlaşıldığı
gerekçesiyle tesis edilen işlemin iptaline karar verilmiş; bu karar davalı idare
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26. maddesinin 1. fıkrasında: "Dava esnasında
ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik
olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek
kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi
yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar
verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin
durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır" kuralı yer almıştır.
Dosyanın
incelenmesinden, Balıkesir, Erdek İlçesi, Halitpaşa Mahallesi, … MI pafta, …
ada, … parsel sayılı uyuşmazlık konusu taşınmazın 25.9.2003 günlü, 2459 yevmiye
ile … oğlu …'e satıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda,
davanın devamı sırasında uyuşmazlığa konu edilen taşınmazın maliki değiştiğinden
bu husus gözetilerek karar verilmesi gerekirken eski maliklerden olan davacı
adına uyuşmazlığın sonuçlandırılarak karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan
nedenlerle, Bursa 2.İdare Mahkemesinin 30.12.2003 günlü, E:2002/1808,
K:2003/2066 sayılı kararın temyiz edilen kısmının bozulmasına, 20,60 YTL karar
harcı ile fazla yatırılan 15,30 YTL. nin temyiz isteminde bulunana iadesine,
dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 1.5.2006 gününde yıkım yönünden
oybirliğiyle, imar para cezası bakımından oyçokluğuyla karar verildi.
K A R Ş I O Y
Dava, taşınmaz
üzerinde ruhsata aykırı yapıldığı belirtilen kısmın yıkımı ile davacı adına para
cezası verilmesine ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle
açılmıştır.
İmar hukukunda,
taşınmaza yönelik olarak tesis edilen işlemlerde asıl olan taşınmazın
kendisidir. Uyuşmazlık konusu olayda, yıkım işlemi taşınmaza yönelen bir işlem
niteliği taşımaktadır.
Dava konusu
belediye encümeni kararıyla ruhsatlı yapıda ruhsatına aykırı olarak inşai
faaliyette bulunma fiilinin davacı tarafından işlendiği belirtilerek, adına
verilen para cezası taşınmazdan ayrı olarak şahsa yönelmektedir.
Davanın görümü
sırasında taşınmazın el değiştirmesi durumunda, kişiye yönelik olarak tesis
edilen para cezası işlemi yönünden 2577 sayılı Yasanın 26. maddesinin 1.
fıkrasının uygulanmasına olanak bulunmadığından, temyiz istemine konu mahkeme
kararının bu kısmı yönünden işin esasının incelenerek karar verilmesi gerektiği
oyuyla dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmına katılmıyoruz.