imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Danıştay Altıncı (6.) Daire içtihatları (113 nolu Danıştay Dergisi- imar, imar hukuku) 71
imar hukuku




Yeni Sayfa 2

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas  No   : 2005/7188

Karar No   : 2006/948

 

Özeti : 5252 sayılı Kanunla belirlenen para cezasını aşacak şekilde imar para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından en yüksek para cezası miktarının yeniden hesaplanması gerektiği hakkında.

 

            Temyi z İsteminde Bulunan: … İnş. Tic. Ltd.Şti.

            Vekili                            : Av. …

            Karşı Taraf                    : Bakırköy Belediye Başkanlığı

            Vekili                            : Av. …

            İstemin Özeti               : İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 28.6.2005 günlü, E:2004/1256, K:2005/1243 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti        : Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi E.Emel Çelik'in Düşüncesi: 1.6.2005 gününde yürürlüğe giren 5252 sayılı Kanun uyarınca İmar Kanununa göre verilebilecek en yüksek para cezasının 35.750 YTL olması karşısında bu miktarı aşacak şekilde para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından davanın reddine ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi:292 ada, 142 sayılı parselde yapılan ruhsatsız inşaat nedeniyle 3194 sayılı yasanın 42. maddesi uyarınca para cezası, verilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılan davayı reddeden İdare Mahkemesi Kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir.

            Temyiz dosyasının incelenmesinden, 5252 sayılı yasa uyarınca İmar yasasına göre verilebilecek en yüksek para cezası miktarının 35.750 olması gerekeceği anlaşıldığından temyiz isteminin kabulü ile temyiz konusu İdare Mahkemesi kararının bozulmasınınu ygun olacağı düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, İstanbul İli, Bakırköy İlçesi, … ada, … sayılı parselde yapılan ruhsatsız inşaat nedeniyle davacıya 3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 27.4.2004 günlü, 679 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 23.3.2004 günlü 405 sayılı  yapı tatil tutanağı ile inşaata devam edildiğinin tesbit edilmesi üzerine para cezası verilmesinde ve inşaatın ısrarla sürdürülmesi, mahalli niteliği, durumu, büyüklüğü ve çevresel özellikleri dikkate alındığında para cezasının miktarında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

            1.6.2005 gününde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun "Dİğer kanunlardaki para cezalarının artırılması ve usulü" başlıklı 4.maddesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun dışındaki kanunlarda yer alan para cezalarından nispi nitelikteki vergi ve resim cezaları, nispi para cezaları ve tazminat kabilinden değişen orana bağlı bulunan para cezaları hariç olmak üzere, kanun ve tüzüklerde alt ve üst sınırları veya bunlardan birinin gösterildiği veya hiç gösterilmediği veya sabit bir rakam olarak gösterilmiş bulunan para cezalarından (idari ve disiplin para cezaları dahil) 1.1.1981 tarihinden 31.12.1987 tarihine kadar yürürlüğe girmiş bulunan kanunlardaki para cezalarının bindörtyüzotuz katına çıkarıldığı, hükme bağlandıktan sonra aynı Kanunun 9.maddesinin 3.fıkrasında, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirleneceği hükmüne yer verilmiştir.

            Yukarıda belirtilen yasal hükümlere göre verilebilecek en yüksek para cezası miktarının yeniden hesaplanması gerekmektedir.

            Açıklanan nedenlerle, temyize konu İstanbul 4.İdare Mahkemesinin 28.6.2005 günlü, E:2004/1256, K:2005/1243 sayılı kararının bozulmasina, 22,9 YTL karar harcı ile fazla yatırılan 17 YTL harcın temyiz isteminde bulunanan iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 8.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas  No   : 2005/6379

Karar No   : 2006/984

 

Özeti : Davacının kamu bankası (ziraat) olması ve para cezasına konu yapının da bankaya ait hizmet binası (personelin ikametine tesis ettiği lojman) olarak inşa edilmiş olması karşısında davacı bankanın gayrimenkul rantı sağlamaya yönelik işlem yapan yapı sahibi yerine konularak üst limitten para cezası takdir edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan: T.C. Ziraat Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü

            Vekili                            : Av. …

            Karşı Taraf                    : Beypazarı Belediye Başkanlığı-ANKARA

            Vekili                            : Av. …

            İstemin Özeti               : Ankara 11. İdare Mahkemesinin 25.02.2005 günlü, E:2003/1548 K:2005/260 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti        : Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi G.Filiz Ercan Aslantaş'ın Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Ahmet Arslan'ın Düşüncesi: Dava, 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca 23.000.000.000.lira para cezası verilmesine ilşkin 2.4.2001 günlü,13292 sayılı encümen kararının iptali istemiyle açılmıştır.

            3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesinde,para cezasının alt ve üst sınırı belirlenmiş olup,uygulamada idarenin alt sınırı aşan ceza hakkında takdir yetkisini kullanırken nelerin cezayı ağırlaştırıcı neden sayılacağını keyfi uygulamalara neden olmamak için imar hukukuna uygun geçerli sebeplerle ve objektif ölçülerle belirlenmesi zorunludur.

            Buna göre,ruhsat almadan yapı yapan davacıya 3194 sayılı Kanunun 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesi gerekmekte ise de; her işlemde kişiye ve olaya özgü farklı miktar belirlemelerinin yapılmaması ve uygulamalarda eşitliğin sağlanmasını temin etmek amacıyla,bu madde hükmünü uygulayacak idarelerin ruhsatsız veya imar mevzuatına aykırılığını tespit ettikleri yapının seviyesi,büyüklüğü,sınıfı,kullanım durumu,kullanım amacı vb.gibi kriterlere göre yetkili organların kararı ile alt ve üst limitler arasında önceden yapılacak genel nitelikli düzenleme ile getirilecek esaslar çerçevesinde kişiye özgü imar para cezası belirlenmesi kanunun amacına ve uygulamasına daha uygun düşecektir.

            Bu durumda,davacıya alt limitin üzerinde para cezası verilmesinin objektif ölçülere dayandırılmadığı anlaşıldığından,dava konusu encümen kararlarıyla alt limitin  üzerinde para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

            Açıklanan nedenlerle, temyize konu idare mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Ankara, Beypazarı, … Caddesi, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki davacı bankaya ait hizmet binasında imar planına aykırı olarak yola çekme mesafesinin kısaltılması nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca 23.000.000.000 TL. para cezası verilmesine ilişkin 02.04.2001 günlü, 13292 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince davacı bankaya ait hizmet binasının Beypazarı ilçesinin en gözde yerinde ve çarşı merkezine yapıldığı, ruhsata aykırı olarak inşaa edilen  1, 2, ve 3. katlarda davacının çok büyük ölçüde rant elde ettiği, bu mevkiide zabıt tarihi itibariyle arsa metrekare birim fiyatları da dikkate alındığında dava konusu para cezasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            İdarelerin, yasanın alt ve üst sınırlarını belirlediği bir alanda takdir yetkilerini kullanırken asgari haddin üzerinde bir karar verilmesi durumunda bu kararın nedenlerini de belirtmeleri gerekir. İdare kararında yaptığı işlemin nedenini göstermiyorsa, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20. maddesi uyarınca gerekçeyi ve delillerini yargıya sunmak zorundadır.

            3194 sayılı Yasanın 42.maddesi uyarınca verilecek para cezalarında da idareye Yasanın belirlediği alt ve üst sınırlar içerisinde ceza tayini olanağı tanınmıştır.

            3194 sayılı Yasanın 42. maddesinde belirtilen  para  cezasının miktarının alt sınırının üzerinde takdir edilebilmesi için, idarenin mahallinde yapılacak tespitle, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı  hususların nelerden  oluştuğunu ve niteliğini saptaması önemlidir. Alt sınırın üzerinde para cezası belirlenmesi durumunda, takdir yetkisinin hangi ölçütler çerçevesinde kullanıldığının, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı hususların nelerden oluştuğunun ve niteliğinin de belirtilmesi suretiyle idarece açıklanması ve yasada yazılı alt sınırın üzerindeki miktarda para cezası verilmesinin gerekçelerinin objektif ölçütlere uygun biçimde ortaya konulması zorunludur. Belediye encümeni kararında ya da davalı idarenin savunma dilekçesinde gerekçenin gösterilmemesi durumunda ise, mahkemece, kanunda yazılı alt sınırın üzerinde para cezası miktarının belirlenmesinin nedenlerinin araştırılması ve alt sınırın üzerinde para cezası miktarının belirlenmesine yönelik olarak idarece gösterilecek gerekçelerin incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.

            Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemde ve davalı idarenin savunmasında, kanunda belirtilen alt sınırın üzerinde para cezası miktarı belirlenmesinin objektif ölçütlerinin ortaya konulmadığı, her ne kadar idare Mahkemesince uyuşmazlık konusu para cezasının hangi kriterler esas alınarak verildiği ve buna ait bilgi ve belgelerin istenilmesi yolundaki ara kararına cevaben davalı idarece verilen davacı bankaya ait hizmet binasının ilçenin en gözde yerinde ve çarşı merkezinde bulunduğundan bahisle binanın tamamından elde edilecek rant miktarının ve arsa birim fiyatları dikkate alınarak para cezasının kanunda belirtilen üst limitten verildiğinin belirtilmesi üzerine Mahkemece bu gerekçe dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de davacının bir kamu bankası olması ve para cezasına konu yapının da bankaya ait hizmet binası (personelin ikametine tesis ettiği lojman) olarak inşaa edilmiş olması karşısında davacı bankanın gayrimenkul rantı sağlamaya yönelik işlem yapan yapı sahibi yerine konularak üst limitten para cezası takdir edilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.

            Bu itibarla, İdare Mahkemesince 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinde belirtilen alt sınırın üzerinde para cezası verilmesine yönelik olarak idarece gösterilen ve objektif ölçütlere uygun biçimde ortaya konulamayan gerekçeler dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesinde yasal isabet görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle, Ankara 11. İdare Mahkemesinin 25.02.2005 günlü, E:2003/,1548 K:2005/260 sayılı kararının bozulmasına, 22,90  YTL. karar harcının temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 10.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas  No   : 2004/926

Karar No   : 2006/762

 

Özeti : Tören alanları, bir önem atfedilmiş günlerde sadece o gün için toplanma amaçlı olarak kullanılacak alanlar olması nedeniyle süreli ve geçici olarak tanımlanabilecek böyle bir ihtiyaç için herhangi bir taşınmazın sürekli olarak imar planında bu amaca tahsis edilmesinde bir zorunluluk bulunmadığı; aksine bir görüşün, imar planlarının kamu yararı için toprağın korunma ve kullanma dengesini en rasyonel biçimde sağlama fonksiyonuyla örtüşmeyeceği hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan: …

            Vekili                            : Av. …

            Karşı Taraf                    : Başmakçı Belediye Başkanlığı - AFYON

            İstemin Özeti               : Denizli İdare Mahkemesinin 6.11.2003 günlü, E:2002/1307, K:2003/1024 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti        : Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi: Dava konusu olayda, imar planında başka amaçlarla ayrılmış bulunan yerlerin ilgili idarelerce tören amaçlı olarak kullanılmak üzere tahsis edilmesi sözkonusu olduğundan imar planında bu amaçla ayrıca yer ayrılmasına ilişkin imar planı değişikliğinde mevzuata uyarlık görülmediğinden, uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmek üzere İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

 

 

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Afyon ili, Başmakçı ilçesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın " tören alanı" olarak belirlenmesine ilişkin imar planı ile bu plana dayalı olarak yapılan kamulaştırma işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, imar planında tören alanı olarak ayrılan yerin kent merkezi olduğu, önemli bir kavşak üzerinde belediye, adliye ve ticaret alanının tanımladığı bir noktada yer aldığı, kent merkezinde toplanma mekanı olarak tanımlanmış  ve yer olarak doğru seçilmiş bir meydan niteliğinde bulunduğu, özellikle belediye binasının önünde olması nedeniyle resmi bayramlarda toplantıların yapılabileceği ve çeşitli etkinliklerin yer alabileceği bir alan olduğu anlaşıldığından, dava konusu imar planında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı, anılan plan uyarınca davacıya ait taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin  işlemde de hukuka aykırılık görülmedği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

            Tören alanları, bir önem atfedilmiş günlerde sadece o gün için toplanma amaçlı olarak kullanılacak alanlardır. Süreli ve geçici olarak tanımlanabilecek böyle bir ihtiyaç için herhangi bir taşınmazın sürekli olarak imar planında bu amaca tahsis edilmesinde bir zorunluluk bulunmamaktadır. Aksine bir görüşün, imar planlarının kamu yararı için toprağın korunma ve kullanma dengesini en rasyonel biçimde sağlama fonksiyonuyla örtüşmeyeceği açıktır.

            Nitekim, İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte lejant hükümleri arasında "Tören Alanı" şeklinde bir gösterime yer verilmemiştir.

            Kaldı ki, bu nitelikteki bir ihtiyacın ilgili idarelerce imar planında başka amaçlara ayrılan yerlerin geçici olarak tahsisi suretiyle  giderilmesi de mümkündür.

            Bu itibarla, belirtilen amaçla  ayrıca yer ayrılmasına ilişkin imar planında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uyarlık bulunmadığından dava konusu imar planı ve bu plan uyarınca yapılan kamulaştırma işlemi hakkında İdare Mahkemesince yeniden karar verilmesi gerekmektedir.

            Açıklanan nedenlerle, Denizli İdare Mahkemesinin 6.11.2003 günlü, E:2002/1307, K:2003/1024 sayılı kararının bozulmasına,  20,60 YTL.  karar harcı ile fazladan yatırılan 15,30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 24.2.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 


imar hukukcusu








Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.

Yayınlanma:: 2007-06-09 (2391 okuma)

[ Geri Dön ]