imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Danıştayın maden işleri ile ilgili kararları
imar hukuku




Yeni Sayfa 16

T.C

DANIŞTAY

Altıncı Daire

Esas  No:1997/7130

Karar No:1999/3313

ÖZETİ : Maden işletilmesi amacıyla veri­len maden ruhsatının ruhsat süresince ta­şınmazdan faaliyette bulunma hakkı tanı­masının taşınmazın ruhsat sahibine satıl­ması veya kiralanması sonucunu doğurma­yacağı nedeniyle idarenin bu yönde işlem tesisine zorlanmasına ilişkin idare mah­kemesi kararında hukuka uyarlık bulunma­dığı hk.-DD.102

Temyiz İsteminde Bulunan : Maliye Bakanlığı

Karşı Taraf  : ... Holding A.Ş.

Vekilleri    : Av.Dr. ...Av.Dr. ...

İstemin Özeti : İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 16.9.1997 günlü, E:1997/ 714. K:1997/934 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bo­zulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bu­lunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmakta­dır.

Tetkik Hakimi Aylin Bayram'in Düşüncesi : Maden Yasası uyarınca verilen maden ruhsatı, ruhsat sahibine sadece taşınmazı ruhsat süresi içerisinde kullan­ma hakkı vermesi nedeniyle, idare mahkemesince maden ruhsatı sahibine taşınmazın kiralanması veya satılması gerektiği yolunda karar verilmesinde isabet bulunma­dığından mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Savcı Turan Karakaya'mn Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hu­suslar. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerek­tirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. TÜRK MÎLLETÎ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, .... .....  ve ... Mahallelerinde, davacı şirkete ait maden ruh­
satı alanını kapsayan hazineye ait 580.000 m2 taşınmazın kiralanması veya satıl­
ması yolundaki 20.3.1997 günlü başvurunun yanıt verilmemek suretiyle reddine
ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; idare mahkemesince, dosyanın incelen­
mesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazlar üzerinde faaliyet gösteren davacı şir­
kete bağlı ... Çimentoları A.Ş.'ne 26.1.1966 tarihli Bakanlar kurulu Kararıyla
40 yıl süre ile maden işletme imtiyazı verildiği, Maden Kanununun yürürlüğe gir­
mesiyle de ruhsatın 1987 yılından itibaren 20 yıl süre ile yenilendiğinin anla­
şıldığı, devlet malından yararlanmak niteliğini de taşıyan ve kamu hizmetinin
sürekli ve düzenli yürütülmesini sağlayarak, genel ve ortak, aynı zamanda zorun­
lu bir ihtiyacın görülmesi amacıyla davacı şirkete verilmiş olan maden işletme
imtiyazına dayanılarak yürütülen faaliyetlerin yer aldığı taşınmazların, davalı
idarece ecrimisil gibi işgal tazminatı niteliğinde bir karşılık da alınamayacağı
ve tahliye edilemeyeceğine ilişkin mahkeme kararlan göz önünde tutulduğunda ve
1966 tarihli Bakanlar Kurulu Kararıyla şirketin yürüttüğü faaliyetlere tahsis
edilmiş olan taşınmazların hukuki statüsü gereği davacı şirkete kiralanması veya
satılması gerekirken aksine tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmediği ge­
rekçesiyle iptaline karar verilmiş, karar davalı idare tarafından temyiz edil­
miştir.

Anayasanın 35. maddesinde, herkesin, mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğu, bu hakların ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabileceği hükme bağlanmıştır.

734 sayılı Türk Medeni Kanununun 618. maddesinde de, bir şeye malik olan kimsenin, o şeyde kanun dairesinde dilediği gibi tasarruf etmek hakkını haiz ol­duğu, haksız olarak o şeye vaziyed eden herhangi bir kimseye karşı istihkak da­vası ikame ve her nevi müdahaleyi menedebi1eceği hükmü yer almaktadır.

3213 sayılı Maden Kanunu'nun 3. maddesinde, işletme ruhsatının işletme faaliyetlerinin yürütülebilmesi için verilen yetki belgesini ifade ettiği 4. maddesinde, madenlerin devletin hüküm ve tasarrufu altına olup. içinde bulunduk­ları arzın mülkiyetine tabi olmadığı 8. maddesinde, yürürlükte olan arama, ön işletme veya işletme ruhsatı verilmiş maden sahası üzerinde başka ruhsat veril­meyeceği, 14. maddesinde maden sahasından çıkarılacak cevherlerden işletmenin yıllık brüt karının % 5'in devlet hakkı olarak, % 5'inin de Madencilik Fon İşti­raki şeklinde her yıl alınacağı,33. maddesinde de, arama, ön işletme ve işletme ruhsatının fesholunması, yürürlük sürelerinin bitmesi veya terk sebebiyle sonra ermesi hallerinde ruhsat sahibine tazminat verilmeksizin kuyular, galeriler ve bunların muhafazası için yapılmış olan iksa tesislerin devlete intikal edeceği. bunlar dışında kalan tesis, vasıta, alet ve malzemenin ruhsat sahibine ait oldu­ğu kuralları yer almıştır.

Dosyanın incelenmesinden. ... İli. ... İlçesi. ... ve ... Mahallelerinde uyuşmazlık konusu taşınmaz mallar üzerinde faaliyet gösteren davacı şirkete bağ­lı ... Çimentoları T.A.Ş.'ne 26.1.1966 tarihli Bakanlar Kurulu Karan ile 40 yıl süreyle maden işletme imtiyazı verildiği, 3213 sayılı Maden Kanununun yürürlüğe girmesi ile işletme ruhsatının 1987 yılından itibaren 20 yıl süreyle yenilendi­ği, anılan şirketin başka bir şirketin Menkul Kıymetler Tanzim Fonuna olan bor­cunu üstlenmesi üzerine kendisine ait söz konusu taşınmazların 1989 yılında Fon' a devredildiği ve taşınmazların 3.8.1983 tarihinde maliye hazinesi adına tapuda tescil edildiği, davacı şirket tarafından 20.3.1997 günlü başvuru ile, maden iş­letme ruhsatına sahip oldukları sahayı kapsayan uyuşmazlık konusu 580.000 m2 ha­zine arazisinin, şirkete kiralanması veya satılmasının istendiği, ancak, bu baş­vuruya yanıt verilmemek suretiyle dava konusu işlemin tesis edildiği, istem ya­nıt verilmeyerek zımnen reddedilmis.se de, uyuşmazlık konusu taşınmazlardan sa­tılması istenilenlerin kapalı teklif usulü ile satılmasının 20.6.1995 gününde. 21516 sayılı Bakanlık Oluru ile uygun görüldüğü, ancak yapılan ihalelere katılan olmaması nedeni ile satışın gerçekleşemediği, bu arada taşınmazların kiralanma­sının sağlanması amacıyla işlemlere başlanıldığı, bu konuda uygun görüşünün bu­lunması gerekli olan idarelerle yazışmalar yapıldığı, ancak henüz kiralama ile ilgili işlemlerin sonuçlanmadığı ve taşınmazların tamamının halen hazinenin mül­kiyetinde bulunduğu anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlığa konu taşınmazların hazinenin mülkiyetinde olduğu hususu çe­kişmesiz olduğundan, hazine, yasalar çerçevesinde bu mülkiyet hakkından kaynak­lanan tasarruf etme yetkisine sahip bulunduğu gibi maliki olduğu taşınmazlara ilişkin herhangi bir tasarrufu gerçekleştirme ya da gerçekleştirmeme yolunda zorlanmasına da olanak bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, taşınmaz maliki yasalar çerçevesinde dilediği gibi tasar­ruf yetkisine sahip olmakla birlikte bu yetkinin kamu yararı amacıyla kanunlarla sınırlanabilmesi de mümkündür. Nitekim anayasa ve Maden Kanunu hükümleri uyarın­ca madenlerin aranması, işletilmesi, değerlendirilmesi ve ekonomiye kazandırıl­maları esas olduğundan, maden işletmesi konusunda üstün kamu yararının varlığı nedeniyle madenlerin anılan amaç doğrultusunda işletilebilmesinin sağlanabilmesi için yasalarla mülkiyet hakkına sınırlandırmalar getirilmiştir. Bu doğrultuda. Maden Kanunu uyarınca, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan madenlerin işletilmesi amacıyla verilen maden ruhsatlarına konu olan arazilerde maden işle­tilmesini olumsuz etkileyecek faaliyetlere izin verilmemekte ve maden ruhsatı süresince ruhsat sahibine araziyi kullanma, arazi özel mülkiyette ise irtifak ve/veya intifa hakkı tesisi için kullanma amacına münhasır olarak kamulaştırıl­masını isteme yetkisi tanınmış bulunmaktadır.

Her ne kadar Maden Kanunu ile maden ruhsatına konu arazilerde taşınmaz malikinin tasarruf yetkisine bazı sınırlandırmalar getirilmiş ise de. bu husus ancak yasada sayılan durumlar ile sınırlı olup, devletin hüküm ve tasarrufu al­tında bulunan madenlerin işletilmesi konusunda işleticisine bu alanda resince faaliyette bulunma ve işleticinin kullanım hakkının engellenmemesi şek­linde belirlenmiş olduğundan, yasada yer almayan bir sınırlandırmanın yorum ve kıyas yolu ile mülkiyet hakkının özünü zedeleyen bir biçimde yargı karan ile getirilmesine olanak bulunmamaktadır.

Bu durumda, olayda, uyuşmazlığa konu taşınmazları kapsayan alanda maden işletilmesi amacıyla davacı şirkete verilmiş olan maden ruhsatı ile Yasa gereği sadece ruhsatın geçerlilik tarihi olan 4.3.2007 yılına kadar faaliyette bulunma hakkı tanınmış olması taşınmazların davacı şirkete satılması veya kiralanması sonucunu doğurmayacağından, idarenin bu yönde işlem tesisine zorlanmasına iliş­kin idare mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Ayrıca, yerleşik içtihatlar uyarınca, maden ruhsatına dayanılarak faali­yette bulunulan taşınmazlardan ecrimisil alınmasına ve tahliyesine olanak bu­lunmamakta ise de, ruhsat sahibinin Maden Yasasından kaynaklanan intifa hakkı nedeniyle fuzuli şagil olarak nitelendirilemeyeceği, bu faaliyet dolayısıyla devlet hakkı ve madencilik fon iştiraki adı altında devlete bedel ödenmesi ne­deniyle de ayrıca arazinin kiralanmasının söz konusu olmaması gerekçeleriyle bu sonuca varılmış olması karşısında, bu durumun maden ruhsatı sahibi lehine taşın­mazın kiralanması ya da satılması gerektiği yolunda bir sonuç yaratmayacağı açıktır.

Belirtilen hususlar göz önünde bulundurulduğunda, hazineye ait uyuşmazlı­ğa konu taşınmazların kiralanması yada satış yoluyla mülkiyetin devri konusunda zorlanmasının anayasa ve yasalar ile korunan mülkiyet hakkının özüne aykırı bu­lunması nedeniyle idare mahkemesince aksi yönde karar verilmesinde isabet görül­memi şti r.

Açıklanan nedenlerle İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 16.9.1997 günlü, E:1997/714, K:1997/934 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkeme­ye gönderilmesine 15.6.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi

 

DANIŞTAY

Altıncı Daire

Esas  No:1998/5097

Karar No:1999/5793

ÖZETİ : Taşınmazın 1. derece doğal sİt alaNI niteliğinde olup olmadığı incelenirken doğal sit alanının bütününün göz önünde tutulması gerektiği, sadece parsel bazında yapılan incelemenin yeterli olma­dığı hk.-DD.103

 Kültür Bakanlığı

Karşı Taraf : ...

VekiVi_____ :_ Av. ... - Av. ...

İstemin Özeti: Aydın 1. İdare Mahkemesinin 10.12.1997 gunlu. E:1^96/1264. K:1997/1304 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulma­sı istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. Tetkik Hakini E. E»el Çelik'in Düşüncesi : Temyiz isterinin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düçünülnektedir.

Savcı Habibe Ünal'ın Düşüncesi : Dava.  -.. İli ... İlçesi,  ... Köyü     

... parsel sayılı taşınmazların 1. derece doğal sit alam olarak belirlenmesine ilişkin ..-II numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarım Koruma Kurulu karanmn iptali isteğiyle açılmış idare mahkemesince, yaptırılan keşif ve bilirkişi ince­lemesi sonucu düzenlenen rapora dayanılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

İdare mahkemesince yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzen­lenen raporda, çevresi 1. derece doğal sit alam özelliği gösterdiği halde, uyuşmazlık, konusu parselin bitki örtüsü açısından zayıf olduğu, güzel bir koyun kenarında yeF aldığı ve turizm amaçlı kullanıma uygun olduğu belirtilerek 2. derece doğal sit olarak değerlendirilebileceği yolunda görüş bildirilmiştir.

Dava konusu sit kararlarının yarımada ölçeğinde doğal çevrenin kamu yara­rına korunması amacıyla alınmış kararlar olması nedeniyle uyuşmazlık konusu ala­nın çevresi ile bir bütün olarak değerlendiril»ek suretiyle 1. derece sit tam-mına uygun özellikler gösterip göstermediğinin kamı yaran da dikkate alınarak somut bir biçınde ortaya konulması gerekmektedir. Parsel bazında değerlendirile yapılarak sit derecesinin değiştirilmesi 1. derece doğal sit alanının bütünlüğü­nün bozulmasına neden olacağından ve korumasını zorlaştıracağından idare nahke-meşince yukarıda sözü edilen bilirkişi raporu esas alınarak dava konusu işlesin iptaline karar verilmesinde isabet gorülse»iştir-

Açıklanan nedenle teayize konu kararın bozulaası gerektiği düşünül■üştür.

TÜRK MİLLETİ ADIHA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, ... İli. ... İlçesi, ... Köyü. ... Vöresinde bulunan 310 ve 311 parsel sayılı taşınmazların 1. derece doğal sit alam olarak beliriensesine ilişkin 14.2.1996 günlü. 5576 sayılı ... II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkla­rım Koruma Kurulu kararlarının iptali isteriyle açılaış; idare mahkemesince, taşınmazın bulunduğu yerde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine dü­zenlenen raporun dosyada bulunan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilme­sinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın, konumu, büyüklüğü, topoğrafik yapısı bakı­mından çevresindeki yüksek alandan tamamen farklı bir karakterde olduğu. I.dere­ce doğal sit niteliği taşımadığı, turizm amaçlı kullanıma çok uygun bulunduğu, bu kullanımın doğal sit bütününe herhangi bir etkisinin de olmayacağının anla­şıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar dava­lı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmazın çevresindeki tepe­lerin tamamen ormanlık olduğu, arazının karayolunun hemen batısında ve güzel bir koyun kenarında yeraldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, idare mahkemesi, bilirkişi raporuna göre parselin 1.derece doğal sit alam özelliklerini taşımadığı gerekçesiyle uyuşmazlığı karara bağlamıştır. Oysa. uyuşmazlık konusu parsel bir bütünün parçası niteliğindedir ve yörenin bir bütün olarak ele alınması suretiyle tesis edilmiş bulunan işlemin hukuka uygun­luğunun, yine yörenin bir bütün olarak ele   alınması    ve   incelenmesi    suretiyle

değerlendirilmesi gerekmektedir. Geniş bir alanın içinde yer alan dava konusu parselin 1.derece doğal sit tanımına uygun özellikler gösterip göstermediğinin. 1.derece doğal sit alam dışına çıkartılması halinde, bu durumun doğal sit ala-mnın bütünlüğünü ne şekilde etkileyeceğinin kamu yararı da dikkate alınarak so­mut bir biçimde ortaya konulması zorunludur. Bu inceleme yapılırken, uyuşmazlık konusu taşınmazın yeri açıkça gösterilerek hazırlanmış, çevresini de içeren ha­ritanın ve dava konusu işleme esas alınan çalışma raporlarının davalı idareden istenilmesi suretiyle işlemlerin mevzuata uygunluğunun değerlendirilmesi gerek­mektedir.

Bu durumda, yeterli olmayan bilirkişi raporu esas alınarak verilen dava konusu işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle temyize konu Aydın 1. idare Mahkemesinin 10.12.L997 günlü.E:1996/1264, K:1997/1304 sayılı kararımn bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 17.11.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 


imar hukukcusu








Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.

Yayınlanma:: 2007-06-06 (2196 okuma)

[ Geri Dön ]