T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2001/4866 Karar No : 2002/5400
Özeti : 4562 sayılı organize sanayi bölgeleri kanunu uyarınca organize
sanayi bölgesi ilan edilen yerlerde 3194 sayılı yasanın 32. ve 42. maddeleri
uyarınca yıkım kararı ve para cezası verme yetkisinin 3194 sayılı yasanın 5.
maddesinde belirtilen ilgili idarelere ait olduğu, organize sanayi bölgesi
yönetim kurulunun bu konuda işlem tesis etme yetkisinin bulunmadığı hk.-DKD.1
Temyiz İsteminde Bulunan
Vekili
Karşı Taraf
Vekili
İstemin Özeti |
:... Belediye Başkanlığı
: Av. ...
: ... Tekstil Sanayii ve Ticaret A.Ş.
: Av. ... Edirne İdare Mahkemesinin 24.5.2001 günlü,
E:2000/625, K:2001/401 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri
sürülerek bozulması istenilmektedir
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma
nedenlerinden
hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan " kararın onanması
gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Halil Koç'un Düşüncesi :4562
sayılı Yasa ile
Organize Sanayi Bölgelerine tanınan yetki, bu alanda arazinin kullanımı, yapı
ve tesislerin projelendirilmesi, inşaası ve kullanımıyla ilgili diğer bütün
izinlerin ve ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi ile sınırlı oiup; bir yapı
hakkında yıkım kararı alınması ve imar para cezası verilmesi konularında 3194
sayılı İmar Kanununun 5. maddesi belirtilen ilgili idarelerin yetkili olması
nedeniyle uyuşmazlık konusu Organize Sanayi Bölgesinde davalı belediyelerin
imara
ilişkin
olarak yetkisi bulunmadığından bahisle dava konusu işlemin iptali yolundaki
İdare Mahkemesi karanının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Habibe Ünal'ın Düşüncesi : Dava, davacı şirketin maliki
olduğu ... İli, ... İlçesi, Organize Sanayi Bölgesinde bulunan ... ada,...
parse! sayılı taşınmaz üzerinde yol ve yan çekme mesafelerine tecavüzlü şekilde
ruhsatsız olarak yapılan inşaatın 3194 sayılı Yasanın 32. maddesi uyarınca
yıktırılmasına ilişkin 7.7.2002 günlü, 2000/692 sayılı belediye encümeni
kararının iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, özel kanun niteliğindeki
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile farklı tüzel kişiliğe uygulama
ve denetleme yapma yetkisi verilen bir konuda, belediye encümenince alınan dava
konusu kararda yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline
karar verilmiş bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunun 32. maddesinde, ruhsat alınmadan yapıya başlanması
veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapılması halinde belediye veya valiliklerce
o ondaki inşaatın durumunun tespit edileceği, yapının mühürlenerek inşaatın
derhal durdurulacağı, durdurmanın yapı tatil tutanağının yapı yerine asılmasıyla
yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılacağı, bu tebligatın bir nüshasının da muhtara
bırakılacağı, bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde bu yola başvurulmadığı
takdirde ruhsatın iptal edileceği, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan binanın
belediye encümeni veya İl idare kurulu kararı üzerine belediye veya valilikçe
yıktırılacağı, yıkım masrafının yapı sahibinden tahsil edileceği kurala
bağlanmıştır.
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 4. maddesinin 5. ve 6.
fıkralarında
ise, OSB sınırları içerisinde yapılacak mevzii imar ve parselasyon planlan ve
değişikliklerinin OSB tarafından Yönetmeliğe uygun olarak hazırlanacağı ve
Bakanlığın onayına sunularak il idare kurulu kararı ile yürürlüğe gireceği,
onaylı OSB imar planlarının ilgili kurumlara bilgi için gönderileceği, yürürlüğe
giren mevzii imar planlarına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin
projelendirilmesi, inşaası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinlerin OSB'ce
verileceği ve denetleneceği hükmüne yer verilmiştir.
4562 sayılı Kanun ile Organize Sanayi Bölgelerine tanınan yetki, Organize
Sanayi Bölgelerinin tüzel kişilik kazanmasından sonra, bu alanda arazinin
kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, inşaası ve kullanımıyla ilgili
diğer bütün izinlerin ve ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi ile sınırlı olup,
bunun dışında uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi bir yapı hakkında yıkım
kararı veya para cezası verilmesi hususlarında 3194 sayılı Kanunda belirtilen
idareler yetkilidir.
Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin yukarıda belirtelen gerekçeyle yetki
yönünden iptaline ililşkin temyize konu kararda isabet görülmediğinden bozulması
gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ..., ... ilçesi, Organize Sanayi Bölgesinde bulunan ... ada, ... parsel
sayılı
taşınmaz üzerindeki fabrika bahçesine yol ve yan çekme mesafelerine tecavüzlü
şekilde ruhsatsız olarak yapılan üç ayrı yapının 3194 sayılı İmar Kanununun 32.
maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 7.7.2000 günlü, 2000/692 sayılı belediye
encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, özel kanun
niteliğindeki 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile farklı tüzel
kişiliğe uygulama ve denetleme yapma yetkisi verilen bir konuda belediye
encümenince alınan dava konusu kararda yetki yönünden hukuka uyarlık
bulunmadığı
gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
15 Nisan 2000 günlü, 24021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 4. maddesinin 5. ve
6,fıkralarında "Organize Sanayi Bölgeleri sınırları içerisinde yapılacak mevzii
imar ve parselasyon planlan ve değişiklikleri OSB tarafından yönetmeliğe uygun
olarak hazırlanır ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığının onayına sunularak il idare
kurulu karan ile yürürlüğe girer. Onaylı OSB imar planları ilgili kurumlara
bilgi İçin gönderilir.
Yürürlüğe giren mevzii imar planlarına göre arazi kullanımı, yapı ve
tesislerinin gönderilmesi, inşaası ve kullanımıyla İlgili ruhsat ve izinler
OSB'ce verilir ve denetlenir " hükümlerine yer verilmiş, anılan Yasanın Geçici
1. maddesinde de " Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kanunun amacına
uygun biçimde oluşan OBS'ler, Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl İçinde
durumlarını bu Kanuna uygun hale getirilir " hükmü yer almıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun 2. maddesinde; belediye ve mücavir alan sınırları
içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar İle inşaa edilecek resmi ve
özel bütün yapıların bu kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiş; tanımlar
başlıklı 5. maddesinde, ilgili idare, belediye ve mücavir aian sınırları içinde
belediye, dışında valilik olarak belirlenmiş, aynı Kanunun 32. maddesinde de
ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı olarak başlayan yapılar hakkında ne gibi
işlemler yapılacağı sayılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, ... İli, ... İlçesi, Organize Sanayi Bölgesinde
bulunan ... ada, ... parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapının ruhsat ve
eklerine aykırı olarak yapıldığının, ayrıca yol ve yan çekme mesafelerine
tecavüzlü olarak üç ayrı ruhsatsız yapı yapıldığının davalı İdare elemanları
tarafından 6.7.2000 günlü tutanakla tespit edilmesi üzerine dava konusu 7.7.2000
günlü 2000/692 sayılı belediye encümeni kararı ile anılan aykırılıklar nedeniyle
yıkım kararı alındığı, İdare Mahkemesince İse, Organize Sanayi Bölgelerinde
imara ilişkin olarak belediyelerin yetkilerinin bulunmadığı gerekçesiyle dava
konusu işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
4562 sayılı Kanun ile Organize Sanayi Bölgelerine tanınan yetki, bu alanda
arazinin kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, inşaası ve
kullanımıyla ilgili diğer bütün izinler ve ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi
ile sınırlı olup, sınırlı olarak tanınan bu yetkinin kullanılabilmesi için de
Organize Sanayi Bölgelerinin faaliyete geçmiş olması gerekmektedir.
Dolayısıyla, faaliyete geçmiş bir Organize Sanayi Bölgesinde izinler ve
ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi dışında dava konusu olayda olduğu gibi bir
yapı hakkında yıkım kararı alınması veya imar para cezası verilmesi hususlarında
3194 sayılı Kanunun 5. maddesinde belirtilen "ilgili İdareler" yetkilidir.
Bu durumda, yukarıda anılan yasal düzenlemeler uyarınca faaliyet geçmiş bir
organize sanayi bölgesinde yıkım kararı alma konusunda belediye ve mücavir aian
sınırları içinde belediyeler yetkili olduğu gibi, ... Organize Sanayi
Bölgesinin, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten sonra 23.10.2000 günlü
12829 Sanayi ve Ticaret Bakanlığı onayı ile kurulduğu hususu da gözönünde
bulundurulduğunda, Organize Sanayi Bölgesinde davalı belediyenin imara ilişkin
olarak yetkisi bulunmadığından bahisle dava konusu işlemin iptali yolundaki
İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Edirne İdare Mahkemesinin 14.5.2001 günlü, E:2000/625,
K:2001/401 sayılı kararının BOZULMASINA, ..., dosyanın adı geçen mahkemeye
gönderilmesine 20.11.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/3254
Karar No:1999/3159
ÖZETİ : Yapının kullanımı ile ilgili aykırılık nedeniyle 3194 sayılı Yasanın
32. maddesi uyarınca tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı hk.-DD.102
Temyiz İsteminde Bulunan : ... Belediye Başkanlığı
Vekili________ ı Av. ...
Karşı Taraf : ...
İstemin Özeti : Ankara 7.İdare Mahkemesinin 19.3.1998 günlü. E:1997/1252.
K:1998/210 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi Gonca Temizhan'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında
belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın
dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını
gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava. 2556 ada. 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın onaylı
projeye aykırı kullanımı nedeniyle yıkımına ilişkin 4.9.1997 günlü, 3956 sayılı
belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış: idare mahkemesince, söz
konusu binanın bodrum katında bulunan 1 nolu daireye ait deponun onaylı projeye
aykırı olarak ticarethane olarak kullanıldığının tespit edildiği. 3.6.1997 günlü
davalı idarenin iç yazışmasında projeye aykırı olarak yapılan tadilat ve
ilavelerden söz edildiği, dava konusu belediye encümeni kararıyla da ... İmar
Yönet -meliğinin
47/3-maddesine aykırılıktan dolayı yıkım işlemi tesis edildiği anlaşıldığından
yapının kullanımı ile ilgili aykırılık nedeniyle 3194 sayılı Yasanın 32.maddesi
uyarınca tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline
karar verilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize
konu Ankara 7.İdare Mahkemesinin 19.3.1998 günlü, E:1997/1252. K:1998/210
sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.
fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi
yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 9.6.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2003/6430
Karar No : 2004/948
Özeti : Yapılan imar planı değişikliğine göre verilen inşaat ruhsatına
dayanılarak inşaatın yapımına başlanıldığı, ancak imar planı değişikliğinin
mahkemece iptali üzerine davalı idarece iptal kararının gereğinin yerine
getirilmesi için herhangi bir işlem tesis edilmediği, yeni planın yapılmasından
yaklaşık 2 yıl sonra inşaat ruhsatının iptal edildiği ve yapının mühürlenerek
yıkımına ilişkin işlemin tesis edildiği anlaşıldığından, inşaat ruhsatının
iptaline kadar geçen sürede yapımına devam edilen inşaatın, bu tarihe kadar
tamamlanan kısmının korunması gerektiği hakkında.-DKD.5
Kararın Düzeltilmesini İsteyen :...
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ... Belediye Başkanlığı
Vekili :Av....
İstemin Özeti : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 21.1.2003 günlü,
K:2003/510 sayılı kararın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54.
maddesi uyarınca düzeltilmesi istemidir.
Savunmanın Özeti: Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi
isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi
dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun
54 üncü maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi
gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Yasasının 54/1-c maddesi uyarınca karar düzeltme istemi yerinde
görüldüğünden, Dairemizin 21.1.2003 günlü, K:2003/51Û sayılı kararı kaldırılarak
işin esası incelendi.
Dava, ..., ..., ... Mahallesi, ... Mevkii, 484 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz
üzerinde yer alan yapının 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca
yıkımına ilişkin 20.4.2000 günlü, 847 sayılı ... Belediye Encümeni Kararının
iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, 4.2.1995
günlü ... Belediye Meclisi karan ile davacıya ait 484 ada, 1 sayılı parselde
imar planı değişikliği yapıldığı, bu plan değişikliğine göre davacıya 24.10.1995
günlü, 1391 sayılı yapı ruhsatının verildiği, ancak anılan plan değişikliğinin
Aydın 1. İdare Mahkemesinin 22.5.1997 günlü, E:1995/851, K:1997/606 sayılı
kararı ile iptal edildiği, kararın Danıştay Altıncı Dairesinin 26.11.1998 günlü,
E:1997/6660, K:1998/5892 sayılı kararı ile onandığı, bu kararlar üzerine
2.6.1998 günlü, 2 sayılı belediye
meclisi
kararı İle İmar planı değişikliği yapıldığı, yapı ruhsatının iptal edildiğinin
25.2.2000 günlü yazı ile davacıya duyurulduğu, 14.3.2000 günlü tutanak ile
yapının durdurulduğu ve 20.4.2000 günlü dava konusu belediye encümeni kararı ile
davacıya ait yapının imara aykırı kısımlarının yıkımına karar verildiği
anlaşıldığından, imar planı değişikliğinin yargı karan ile iptal edilmesi
üzerine bu plan değişikliğine dayanılarak verilen inşaat ruhsatı da iptal edilen
ve ruhsat iptali işlemine karşı dava da açılmayan taşınmazın mevcut imar planına
aykırı kısımlarının yıkımına ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu 484 ada, 1 sayılı parsele yönelik
olanak 4.2.1995 tarihinde imar planı değişikliği yapıldığı, bu plan
değişikliğine göre davacıya 24.10.1995 günlü, 1391 sayılı yapı ruhsatının
verildiği, anılan planın açılan dava sonucunda Aydın 1. İdare Mahkemesinin
22.5.1997 günlü, E:1995/851, K:İ997/606 sayılı kararıyla iptal edildiği, bu
kararın Danıştay 6. Dairesinin 26.11.1998 günlü, K:1998/5892 sayılı kararıyla
onandığı, bu arada 2.6.1998 günlü, 2 sayılı belediye meclisi kararıyla anılan
yerde yeniden plan yapıldığı, 25.2.2000 günlü, 297 sayılı yazıyla, plan
değişikliğinin iptal edildiğinden bahisle inşaat ruhsatının iptal edildiğinin
davacıya bildirildiği ve projelerin yapılan yeni plana uygun hale getirilmesinin
istenildiği, 14.3.2000 günlü tutanakla durdurulan yapının dava konusu işlemle
imara aykırı kısımlarının yıkımına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, 24.10.1995 günlü inşaat ruhsatı, verildiği tarihte yürürlükte olan
imar planına uygun olarak düzenlenmiş, bu ruhsata dayalı olarak inşaata
başlanılmış, anılan planın 22.5.1997 tarihinde İdare Mahkemesince iptal
edilmesine karşın inşaat mühürlenmeyerek devamına izin verilmiştir. Davalı
idarece iptale ilişkin Mahkeme kararının onandığı 26.11.1998 tarihi itibariyle
dahi İşlem yapılmamış, yeni planın yürürlüğe girdiği tarihten yaklaşık 2 yıl
sonra inşaat ruhsatı iptal edilmiştir.
Bu durumda, davalı idarece 22.5.1997 günlü Mahkeme kararının gereğinin yerine
getirilmesi için ancak 25.2.2000 gününde bir işlemin tesis edilmesi ve inşaat
ruhsatının iptal edildiğinden bahisle tadilat projesi yapılmasının da
istenilmesi nedeniyle arada geçen bu sürede yapımına devam edilen inşaatın bu
tarihe kadar tamamlanmış kısmının korunması zorunlu olduğundan, bu hususun
gözönünde bulundurulması suretiyle İdare Mahkemesince yeniden bir karar
verilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, inşaat ruhsatının İptalinden sonra yeni plana aykırı bir
yapılaşma varsa buna göre yeniden işlem tesis edileceği de açıktır.
Açıklanan nedenlerle, Aydın 1. İdare Mahkemesinin 18.7.2001 günlü,
E:2000/350, K:2001/788 sayılı kararının bozulmasına, 6.610.000 lira karar harcı
ile fazladan yatırılan 4.920.000 liranın ayrıca, 16.050.000 lira karar düzeltme
harcının temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye
gönderilmesine 20.2.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:2000/6064
Karar No:2002/274
Özeti: Koruma Kurulunun plan değişikliği istemi hakkında 1 ay İçinde karar
verilmezse değişikliğin yapılmış sayılacağı, trafo yerinin enerji müştemilatı
olduğu ve TİP İmar Yönetmeliğine göre ruhsat gerekmediği, bildirilmesinin
yeterli olduğu hk.-DKD.1
Temyiz İsteminde Bulunan : Kültür Bakanlığı
Karşı Taraf :... Genel Müdürlüğü
Vekili : Av....
İstemin Özeti : Bursa 1,
İdare Mahkemesinin 26.10.1999
günlü,
E: 1998/517,
K:1999/1114 sayılı kararının iptale ilişkin
bölümünün usul ve yasaya aykırı olduğu öne
sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Saadet Ünal'ın Düşüncesi : Temyiz
dilekçesinde öne
sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin
1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare mahkemesince
verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın
bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz İsteminin reddiyle idare mahkemesi kararının
temyiz edilen bölümünün onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ..., ..., ... pafta,... ada, ... parsel sayılı taşınmaz üzerindeki
tescilli Caminin bitişiğindeki trafo inşaatının koruma kurulundan izin alınmadan
yapılması nedeniyle yıktırılmasına ve imar planındaki trafo yerinin iptal
edilmesi amacıyla belediyesince hazırlanacak plan değişikliğinin koruma kuruluna
getirilmesine ilişkin 28.5,1998 günlü, 6433 sayılı ... Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulu kararının iptali istemiyle açılmış; İdare
Mahkemesince, koruma amaçlı imar planının hazırlanması sırasında elektrik
dağıtım projesine göre tesisi gereken bina tipi trafo merkezlerinin yerlerinin,
belediye imar müdürlüğü ve planlama grubu ile temas kurularak kütle halinde imar
planına işlendiği, 4.5.1991 tarihinde ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kurulunca uygun görülmesi üzerine ... Büyükşehir Belediye Başkanlığınca
onaylanan bu planın ... İmar paftası üzerinde kadastral ... pafta, ... ada, ...
sayılı parseldeki ... Caminin doğu tarafında trafo yeri ayrıldığı, sit
alanlarında inşa
edilecek
trafo binalarına ait tip projelerin 10.10.1992 tarihli koruma kurulu kararı ile
onaylandığı, dava konusu trafo inşaatı kurulca onaylı tip projeye göre, ancak
imar planında cami duvarına bitişik kütle şeklinde işlenmiş yere değil biraz
daha uzağına inşa edildiği, 4.5.1991 tarihinde ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kurulunca uygun görülüp 19.8.1991 tarihinde ... Büyükşehir Belediye
Başkanlığınca da onaylanarak yürürlüğe konulan ... Koruma Amaçlı İmar
Planında,dava konusu trafo yerinin kaldırılması istediğini İçeren dava konusu
Kurul kararı 11.6.1998 günlü, 100 sayılı yazı ile aynı gün ... Belediye
Başkanlığına tebliğ edilmiş olmasına karşın,belediye meclisince bu yönde bir
karar alınmadığından 2863 sayılı Yasanın 17.maddesi hükmü gereği kurul kararı
ile trafo yerinin kaldırılmasına ilişkin plan değişikliğinin kesinleştiğinin
kabulü gerektiğinden davanın plan değişikliğiyle ilgili kısmının reddine;plan
notlarının I.Genel Hükümler bölümü 5.maddesine göre kuruldan önce izin alınması
gerektiği öne sürülmekte ise de, anılan maddenin bu konuyla ilgisinin
bulunmadığı, koruma amaçlı imar planında iki farklı plan metodolojisinin
izlendiği, bunlardan birisinin kütle ile düzenlenen alanlar, diğerinin imar
düzeni verilerek düzenlenen alanlar olduğu, kütle İle düzenlenen alanların
"şartları II-A maddesinde açıklandıktan sonra III-B maddesinde diğer özel
durumlarda uygulanacak hükümlerin belirtildiği,bu maddenin 5.alt maddesinde
resmi kurum alanlarına koruma kurulu onayı ile yapılaşma izni verilebileceği
öngörülmüş ise de;İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Yönetmelik eki
cetvellere göre trafo merkezleri, kentsel teknik alt yapı alanları kapsamına
giren enerji üretim dağıtım merkezi, resmi kurum alanları ile kentsel çalışma
alanı kapsamında yönetim merkezi olduğu için plan notlarının resmi kurum alanı
ile ilgili maddesinin trafo İçin uygulanamayacağı, Tip İmar Yönetmeliğinin
59.maddesinde kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan ve yaptırılacak olan enerji
tesisleri ve bunların müştemilatları için ruhsat alınmasına gerek bulunmadığı
öngörüldüğünden trafo inşaatına başlandığı hususunun belediye başkanlığına
bildirilmesinin yeterli olduğu, trafo inşaatı, koruma amaçlı imar planındaki
yerinde değilse de, uygulamada tescilli binanın korunması için 2863 sayılı
Kanunun amacına uygun olarak tescilli binadan uzağa yapıldığından İnşaatın o
tarihte yürürlükte olan koruma amaçlı imar planına, onaylı projesine ve 2863
sayılı Kanuna aykırı sayılamayacağı, inşa edildiği tarihteki plana uygun olduğu,
yapıldığı tarihteki plana ve mevzuata uygun bir yapının sonradan değiştirilen
imar planına dayanılarak yi kırılamayacağı gerekçesiyle dava konusu işlemin
yıkıma ilişkin bölümünün iptaline karar verilmiş; kararın iptale ilişkin bölümü
davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen iptali kısmen
davanın reddi yolundaki temyize konu Bursa 1. İdare Mahkemesinin 26.10.1999
günlü, E:1998/517, K:1999/1114 sayılı kararının temyiz edilen bölümünde, 2577
sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma
nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek
mahkeme kararının anılan bölümünün ONANMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye
gönderilmesine 14.1.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2002/2248
Karar No : 2003/3305
Özeti : Ruhsatsız olarak yapılan ve mahkemece de yıkımına karar verilen
yapının belediyece yıkılması esnasında yapının bulunduğu bahçedeki narenciye
ağaçlarına verilen zararın tazmini gerektiği hk.-DKD.2
Temyiz
İsteminde Bulunanlar : 1-...
Vekili : Av. ... - Av. ...
2-... Belediye Başkanlığı Karşı Taraf : 1-... Belediye Başkanlığı
2-...
İstemin Özeti : ... 1. İdare Mahkemesinin 29.11.2000 günlü, E:2000/499,
K:2000/144Q sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Halil Koç'un Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi İle
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Cem Erbük'ün Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen
hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.
fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen
kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını
gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ..., ... İlçesi, ... pafta, ... parsel sayılı taşınmaz üzerindeki
ruhsatsız yapının belediyece yıkılması sırasında bahçedeki narenciye ağaçlarına
verilen 20.211.700.000.- TL. maddi zararın olay tarihinden itibaren işletilecek
yasal faiziyle birlikte tazmini İstemiyle aglmış; İdare Mahkemesince, dosyanın
incelenmesinden, uyuşmazlık konusu yerde ruhsatsız olarak yapılan yapının
yıkılması esnasında polisiye önlemler dışında; yapının bulunduğu bahçedeki
ağaçların zarar görmemesi için herhangi bir koruyucu tedbir alınmadığı,
ruhsatsız olarak yapılan ve mahkemece de yıkımına karar verilen yapı hakkındaki
yıkım kararının belediyece uygulanması yerinde ise de; yapının civarındaki
davacıya ait narenciye ağaçlarının zarar görmemesi için koruyucu bir tedbir
alınmaması nedeniyle hizmetin yürütülmesinde kusurlu bulunduğu sonucuna
varıldığından meydana gelen zararın idarece kusuru oranında tazmini gerektiği;
ancak, henüz nazım ve uygulama imar planı bulunmayan bir alanda ruhsatsız yapı
yaptığı nedeniyle olaydaki zararın oluşmasında davacının da yarı yarıya kusurlu
olduğunun kabulü gerektiğnden meydana gelen zarardan davacının kusuru oranında
indirim yapılması gerektiği, meydana gelen zararın tespiti amacıyla ... Asliye
Hukuk Mahkemesince yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda,
düzenlenen rapordaki bilgilerden; uğranılan gerçek zararın, ağaçların 20 yıllık
sürüm değerine göre bu sürede elde edilecek 11.200.000.000.- lira meyve değeri,
1.271.700.000.- odun değeri ile zarar gören ağaçların yeniden dikimi nedeniyle
fidan ve dikim maliyeti olan 140.000.000.- TL.'dan oluşan toplam zararın
12.611.700.000.- lira olduğunun anlaşıldığı bu miktardan davacının da kusurlu
olması nedeniyle yarısının indirilmesi sonucunda elde edilen 6.305.850.000.-
liranın, davanın açıldığı 8.5.2000 gününden itibaren işletilecek yasal faiziyle
birlikte ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat isteminin ise reddine karar
verilmiş, bu karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen de reddi yolundaki temyize konu
Antalya 1. İdare Mahkemesinin 29.11.2000 günlü, E:2000/4999, K:2000/1440 sayılı
kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.
fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma İstemi
yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına, fazla yatırılan
4.920.000.- lira harçların temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı
geçen mahkemeye gönderilmesine 26.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.