T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1999/539
Karar No:2000/1247
ÖZETİ : Uyuşmazlığa konu taşınmaza ilişkin uygulama imar planının Danıştay
Altıncı Dairesi karan ile iptal edilmesinden sonra uygulamanın nasıl
yapılacağının sorulması üzerine tesis edilen dava konusu işlemler yeni bir imar
planının yapılmasına ilişkin olmayıp, eski planın yürürlüğe gireceği yolundaki
saptamaya yönelik bildirim mahiyetinde ise de. işlem tesisinde bağlayıcı hukuki
açıklamalar getirmesi nedeniyle idari dava konusu olabilecek kesin ve
yürütülmesi zorunlu idari işlemler olarak kabul edilmesi gerektiği hk.-DD.104
Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Temyiz İsteminde Bulunan :
Vekili____ ı Av. ...
Karşı Taraf : Turizm Bakanlığı
Oavalı İdare Yanında Davaya Katılan: ... Turizm A.Ş.
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti: İstanbul 2.İdare Mahkemesinin 3.11.1998 günlü. E:1998/505.
K:1998/945 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Davalı ve Müdahilin Savunmasının Özeti: Temyiz edilen kararda bozma
nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın
onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Aylın Bayram'ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden,
dava konusu işlemlerin idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu
işlem niteliğinde olduğu anlaşıldığından, aksi yönde verilen mahkeme kararının
bozulması gerektiği düşünülmektedir:
Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne su-
rülen
hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin
1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince
verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın
bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacakı düşünülmektedir.
TÜRK MÎLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava. Turizm Bakanlığının 23.1.1997 günlü, 210-459-2472 sayılı işlemi ile bu
işleme yapılan itiraz üzerine tesis edilen 17.7.1997 günlü. 1553-4794-22310
sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; idare mahkemesince, dosyanın
incelenmesinden, dava konusu işlemlerin idari davaya konu olabilecek icrai
nitelikte işlem olmadığı anlaşıldığından, davanın 2577 sayılı Yasanın 15/1-b
maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, karar davacı idare vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden. ... Turizm A.Ş.'nin başvurusu üzerine dava konusu
23.1.1997 günlü işlemle, ....' ... 78 pafta. 755 ada, 12 parsel sayılı
ta-Şinmaza ilişkin 4.11.1992 günlü, 1/1000 Ölçekli uygulama imar planının
Danıştay Altıncı Dairesince iptal edilmesi üzerine. 26.5.1989 gününde Turizm
Bakanlığınca onaylanan 1/1000 Ölçekli uygulama imar planının yürürlükte olup,
işlemlerin buna göre yapılması gerektiğinin bildirildiği, bu işlem üzerine
Büyükşetîir Belediye Başkanlığının 6.5.1997 günlü başvurusu ile, 26.5.1989 günlü
uygulama imar planı hükümlerinin 15.11.1995 tarihli 1/50000 ölçekli plana aykırı
olduğu, bu alanlarda yeniden 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının
yapılmasının gerektiği belirtilerek konunun tekrar incelenmesinin davalı
bakanlıktan istenilmesi üzerine 17.7.1997 günlü işlemle taşınmazın turizm
merkezi sınırları içerisinde bulunması nedeniyle 3194 sayılı Yasa uyarınca
büyükşehir belediyesince yapılmış olan 1/ 50000 ölçekli planın bu alana
uygulanma olanağı bulunmadığı yanıtının verildiği anlaşılmaktadır.
Sözü edilen taşınmaza ilişkin imar planının iptali sonucunda bölgenin plansız
bir konuma gelmiş olması ve önceki planların da kendiliğinden yürürlüğe
girmesinin söz konusu olmaması nedeniyle, bu alanda herhangi bir uygulamanın
yapılabilmesi için Öncelikle 1/5000 ölçekli nazım imar planının Turizm
Bakanlığınca hazırlanıp Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanmasının, buna
bağlı olarak da Turizm Bakanlığınca uygulama imar planının yapılması
gerekmektedir.
Bu durumda, amlan iptal kararından sonra uygulamanın nasıl yapılacağının
sorulması üzerine tesis edilen dava konusu işlemler yeni bir imar planının
yapılması veya onaylanmasına ilişkin olmayıp, eski planın yürürlüğe gireceği
yolunda bir saptamaya yönelik bildirim niteliği taşımakta ise de, taşınmaz ile
ilgili işlem tesisinde davacı tarafından dikkate alınması gereken
bağlayıcı'hukuki açıklamalar getirmesi nedeniyle idari dava konusu olabilecek
kesin ve yürütülmesi zorunlu idari işlemler olarak kabul edilmesi gerektiği
sonucuna varılmaktadır.
Diğer taraftan, Danıştayın iptal kararı üzerine bu kararın uygulanması amacıyla,
yetkili olan Turizm Bakanlığınca hazırlanan 1/5000 ölçekli nazım imar
planının 14.7.1998 tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından
onaylandığı. 1/1000 ölçekli uygulama imar planının da 10.9.1998 tarihinde
Turizm Bakanlığınca re'sen onaylandığı anlaşılmaktadır.
Belirtilen hususlar karşısında, idare mahkemesince davanın ıncelenmeksi-zin
reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle. İstanbul 2.İdare Mahkemesinin 3.11.1998 günlü, E:1998/505.
K:1998/945 sayılı kararının bozulmasına, 2.790.000.- lira karar harcı ile
fazladan yatırılan 2.080.000.-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine,
dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 2.3.2000 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/1024
Karar No:1999/1727
ÖZETİ : Özel çevre koruma bölgelerinin her ölçekteki plan ve projelerini yapma
ve onaylama yetkisinin özel çevre koruma kurumu başkanlığına ait olması
nedeniyle davalı idarece hazırlanarak onaylanan 1/1000 ölçekli imar planı
değişikliğinin iptali istemiyle açılan davada uyuşmazlığın işlemi tesis eden
özel çevre koruma kurumu başkanlığının hasım mevkiine alınarak çözümlenmesi
gerektiği hk.-DD.101
Karşı
Taraf : 1- ...
2" Davacı Yanında Davaya Katılan : ...
İstemin Özeti : Adana 1.İdare Mahkemesinin 21.10.1997 günlü. E:1997/360.
K:1997/1052 sayılı kdrarımn usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Davacının Savunmasının Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Davacı Yanında Davaya Katılanın Savunmasının Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme
kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Habıbe Ünal'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçelerinde öne sürülen hususlar.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında
belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın
dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını
gerektirir nitelikte görülmemektedir.- .
" Açıklanan nedenlerle temyiz istemlerinin reddiyle idare mahkemesi
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra ışın gereği görüşüldü:
Dava. ... İli. ... İlçesi. ... Beldesi. ... Mahallesi. ... paftalarına yönelik
1/1000 ölçekli imar planı değişikliği ile yapılan itirazın reddine ilişkin Özel
Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı'mn 18.11.1996 günlü, 3417 sayılı kararı ve
2.12.1996 günlü. 805 sayılı belediye başkanlığı işleminin iptali istemiyle
açılmış: idare mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi
sonucunda hazırlanan rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte
değerlendirilmesinden, imar planı değişikliği onama sınırı içinde yer alan 100
metrelik sahil şeridinde yapılaşmanın olmamasına karşın konut ve resmi kurum
alanlarına dönüştürülmesinin Kıyı Kanununun uygulanmasına dair yönetmelikte
belirtilen kısmi yapılaşmanın özüne uygun olmadığı. sosyal ve teknik alanların
kaldırılarak 9.500 m2 lik bir alanda konut kullanımı getirilmesiyle İmar Plam
Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair.Yönetmeliğin 22. maddesindeki
gerekliliğin gözardı edildiği, ayrıca uygulama imar planında onama-sınırı
dışında bırakılan hassas bölgenin onama sınırı içine alınarak spor ve oyun
alanı olarak belirlendiği, söz konusu alanın ... Deltası Özel Koruma Alanı
içinde bulunduğu, bu nedenle doğal sit sınırı içinde bulunan alanlarda doğal
yapının ve ekolojik dengenin korunması bakımından imar planı ile harhangi bir
kullanımın getirilmemesinin ve alanın karakteristik özelliklerinin korunmasının
uygun olacağı anlaşıldığından, dava konusu işlemde kıyı kanunu ve uygulama
yönetmeliği hükümlerine, imar planı yapılması ve değişikliklerine dair
yönetmelik hükümlerine.
şehircilik
ilkelerine ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar
verilmiş, bu .karar davalı idarelerce temyiz edilmiştir.
383 sayılı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı Kurulmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararnamenin 1. maddesinde; özel çevre koruma kurumu başkanlığının kurulması
amacının. 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 9. maddesine göre "Özel Çevre Koruma
Bölgesi" olarak ilan edilen ve edilecek alanların sahip olduğu çevre
değerlerini korumak ve kullanma esaslarını belirlemek.imar planlarım yapmak,
mevcut her ölçekteki plan ve plan kararlarını revıze etmek ve resen onaylamak
olduğu belirtildikten sonra anılan başkanlığın çevre bakanlığına bağlı ve tüzel
kişiliğe sahip bulunduğu hükmü yer almış aynı kararnamenin 10. maddesinde de.
Özel çevre koruma bölgelerinin her ölçekteki plan ve projeleri yapma ve onaylama
yetkisi kurum başkanlığına verilmiştir.
Yukarıda yer alan düzenleme ile tanınan yetkiye dayanılarak ... Deltası Özel
Çevre Koruma Bölgesinin 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planının koruma kurumu
başkanlığınca yapılması. ... Beldesi, ... Mahallesinin yeraldığı 1/1000 ölçekli
... ve ... paftalarına yönelik imar planı değişikliğinin hazırlanarak 26.1.1996
tarihinde onaylanması nedeniyle dava konusu işlemi tesis eden özel çevre koruma
kurumu başkanlığının hasım mevkiine alınarak uyuşmazlığın çözümlenmesi
gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle. Adana 1.İdare Mahkemesinin 21.10.1997 günlü. E:1997/360,
K:1997/1052 sayılı kararının bozulmasına dosyanın adı geçen mahkemeye
gönderilmesine 24.3.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2002/6535
Karar No : 2004/934
Özeti : İmar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapı nedeniyle ayrı tespitlere
dayalı olarak ve her seferinde tespit edilen yeni aykırılıklar için birden çok
kez imar para cezası verilebileceği hakkında.-DKD.5
Temyiz İsteminde Bulunan :... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av....
Karşı Taraf : ...
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti : İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 30.5.2002 günlü, E:2001/1204,
K:2002/815 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun Düşüncesi : Dava konusu para
cezaları, ruhsat ve eki projesine aykırı olarak yapılan inşaatlar nedeniyle ve
ayrı tespitlere dayalı olarak ve her seferinde tespit edilen yeni aykırılıklar
nedeniyle verildiğinden ayrıca davacının yapı tatil zabıtlarına rağmen inşaatına
devam ettiği anlaşıldığından, yukarıda yer alan 3194 sayılı Yasanın 42. maddesi
hükmü uyarınca ruhsata aykırı olarak yapı yapma fiilinin tekrar edildiği,
dolayısıyla para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemlerin yasaya uygun
olduğu sonucuna varılmıştır. Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptali yolunda
verilen İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle İdare Mahkemesi kararının
bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir
Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen
hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.
fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen
kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını
gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ... İli, ... İlçesi, ....... Mahallesi, 77 pafta, 711 ada, 38 parsel
sayılı taşınmazda
projesine aykırı yapılan kısımlar nedeniyle davacının da aralarında bulunduğu
yapı sahiplerine 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca 14.943.825.000-
lira para cezası verilmesine ilişkin 18.5.2000 günlü, 863 sayılı, 13.6.2000
günlü, 1062 sayılı ve 5.12.2000 günlü, 1937 sayılı belediye encümeni
kararlarının iptali istemiyle açılmış; idare Mahkemesince, ruhsata aykırı
yapılan yapılar hakkında ilk tespite yönelik yapı tatil
tutanağına göre verilen para cezası kararından sonra yıkım karan alınarak
ruhsata aykırı
kısımlar İçin yıkım kararının uygulanması gerekirken, ruhsata aykırılığın daha
sonra düzenlenen yapı tatil tutanakları ile devam ettiğinin tespit edilmesine
rağmen para cezaları verilmek suretiyle ruhsatsız inşaatın devamına İzin
verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin
iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 1. fıkrasında ruhsat alınmadan veya
ruhsat ve eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı
sahibine ve müteahhidine para cezası verileceği belirtilmiş, aynı maddenin 3.
fıkrasında da birinci ve ikinci fıkralarda belirtilen fiillerin tekrarı halinde
para cezalarının bir katı arttırılarak verileceği hususu kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, ..., ..., ... Mahallesi, 77 pafta, 711 ada, 38 parsel
sayılı taşınmazda ruhsat ve onaylı mimari projesine aykırı inşaat yapıldığının
21.3.2000 günlü tutanak ile tespit edilmesi üzerine davacıya 18.5.2000 günlü,
863 sayılı belediye encümeni kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi
uyarınca para cezası verildiği, 31.3.2000 tarihinde yapılan İkinci tespitte
davacının inşaatına devam ettiğinin saptandığı ve ikinci tespitte saptanan
kısımlar nedeniyle 13.6.2000 günlü, 1062 sayılı belediye encümeni kararı ile
davacıya ikinci kez para cezası verildiği, 1.6.2000 tarihinde yapılan üçüncü
tespitte de davacının inşaatına devam ettiğinin ve ilk iki tutanakta belirlenen
kısımlara ilave inşaatlar yaptığının saptanması üzerine, bu üçüncü tespitte
belirlenen kısımlar nedeniyle 5.12.2000 günlü, 1937 sayılı belediye encümeni
kararı ile davacıya üçüncü kez para cezası verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu para cezaları, ruhsat ve eki projesine aykırı olarak yapılan
inşaatlar nedeniyle ve ayrı tespitlere dayalı olarak ve her seferinde tespit
edilen yeni aykırılıklar nedeniyle verildiğinden ayrıca davacının yapı tatil
zabıtlarına rağmen inşaatına devam ettiği anlaşıldığından, yukarıda yer alan
3194 sayılı Yasanın 42. maddesi hükmü uyarınca ruhsata aykırı olarak yapı yapma
fiilinin tekrar edildiği, dolayısıyla para cezası verilmesine ilişkin dava
konusu işlemlerin yasaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi
kararında isabet bulunmamaktadir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 30.5.2002 günlü,
E:2001/1204, K:2002/815 sayılı kararırın bozulmasına, 10.120.000- lira karar
harcı ile fazla yatırılan 7.530.000- lira harcın temyiz isteminde bulunana
iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 20.2.2004 gününde
oybirlğiyle karar verildi.
T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2002/2164
Karar No : 2003/5645
Özeti : Anayasa Mahkemesinin 1.2.2001 günlü, 24305 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanan ve 6 ay sonra yürürlüğe giren 15.5.1997 günlü, E:1996/72, K:1997/51
sayılı kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 5. fıkrasının iptal
edilmiş olması nedeniyle, bu madde uyarınca davalara bakan sulh ceza
mahkemelerinin görevlen ve söz konusu mahkemelerce verilen kararların hukuken
kesin olduğu yolundaki hüküm de kaldırıldığından, davanın süreaşımı nedeniyle
reddi yolundaki kararda isabet bulunmadığı hakkında.-DKD.4
Temyiz İsteminde Bulunan :...
Karşı Taraf :... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av...
İstemin Özeti : İzmir 3. İdare Mahkemesinin 9.1.2002 günlü, E:2001/980, K:2002/l
sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Gonca Temizhan'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile
mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Turan Karakaya'nın Düşüncesi :Dava, davacıya 3194 sayılı
kanunun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin ... Belediye
Encümen kararının iptali istemi ile açılmış, İdare Mahkemesince dava süre aşımı
nedeniyle reddedilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, davanın ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 11.9.2001
gün ve E:2001/110,K:2002/141 sayılı görev ret kararı üzerine açıldığı
anlaşılmaktadır.
Bu durumda, anılan görev ret karan üzerine açılan davanın süresinde olup
olmadığı araştırılmadan verilen İdare Mahkemesi kararında isabet
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi
kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacıya, ..., 5697 Sokak, 30483 ada, 8 sayılı parselde bulunan taşınmaz
üzerindeki ruhsatsız yapı nedeniyle 3194 Sayılı Yasanın 42. maddesi uyarınca
23.312.350.000- lira para cezası verilmesine ilişkin 12.6.2001 günlü, 1219
sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince,
dosyanın incelenmesinden,
dava
konusu belediye encümeni kararının davacıya 2.7.2001 tarihinde tebliğ edildiği,
bu tarihten itibaren 60 günlük yasal dava açma süresi içinde açılması gerekirken
24.10.2001 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın
reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2577 Sayılı Yasanın 9. maddesinin 1. fıkrasında: " Çözümlenmesi Danıştay'ın,
idare ve vergi mahkemelerinin görevlerine girdiği halde, adli ve askeri yargı
yerlerine açılmış, bulunan davaların, görev noktasından reddi halinde bu
husustaki kararların kesinleşmesini izleyen günden İtibaren otuzgün içinde
görevli mahkemede dava açılabilir, görevsiz yargı merciine başvurma tarihi
Danıştay'a, İdare ve Vergi Mahkemelerine başvurma tarihi olarak kabul edilir,"
hükmüne yer verilmiştir.
Mahkemelerin görev yönünden redde ilişkin kararlarının yargı yoluna
değiştirmeleri nedeniyle bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulması
mümkündür.
Öte yandan Anayasa Mahkemesinin 1,2.2001 günlü, 24305 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanan ve 6 ay sonra yürürlüğe giren 15.5.1997 günlü E:1996/72, K:1997/51
sayılı kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 5. fıkrası İptal
edilmiş olması nedeniyle bu madde uyarınca davalara bakan ... Ceza
Mahkemelerinin görevleri ve söz konusu mahkemelerce verilen kararların hukuken
kesin olduğu yolundaki hüküm de kaldırılmış bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu para cezasına karşı ... 1. Suth Ceza
Mahkemesinde İtirazda bulunulduğu ve anılan mahkemenin 11.9.2001 günlü yasal
yollar açık olmak üzere verdiği görev ret kararı üzerine bakılmakta olan davanın
açıldığı anlaşıldığından, davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunun yukarıda
yer alan Yasa hükümleri ve Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca yeniden
değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, davanın süreaşımı nedeniyle reddi yolundaki kararda isabet
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, İzmir 3.İdare Mahkemesinin 9.1.2002 günlü, E:2001/980,
K:2002/l sayılı kararının bozulmasına, 10.120.000- lira karar harcı İle fazla
yatırılan 7.530.000- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın
adı geçen mahkemeye gönderilmesine 11.11.2003 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No : 2002/411
Karar No : 2003/2298
Özeti : Geçici inşaat ruhsatı verilmesi istemi hakkında 3194 sayılı Yasanın 33.
maddesi uyarınca belediye encümeni veya il idare kurulunca işlem tesis edilmesi
gerektiği hk.-DKD.2
Temyiz İsteminde Bulunanlar : ... -...
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ... Belediye Başkanlığı
İstemin Özeti : Bursa 1. İdare Mahkemesinin 29.11.2000 günlü, E:1998/798,
K:2000/1214 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Leyla Kodakoğlu'nun Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü
ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay
Savcısı Anıl Genc'in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577
sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen
nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı
hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir
nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra İşin gereği görüşüldü:
Dava, ..., ... pafta, ... parsel sayılı davacıya ait taşınmaz için geçici İnşaat
ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddedilmesine ilişkin 25.9.1998
günlü, 413 sayılı ... Belediye Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmış;
İdare Mahkemesince, kısmen kıyıda, kısmen sahil şeridinde kalan taşınmaza geçici
inşaat ruhsatı verilmemesine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık görülmediği
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacıların vekili
tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 33. maddesinde, İmar planı tatbikatına kadar geçici inşaat
veya tesisat yapılmasına belediye encümeni veya il idare kurulu kararıyla izin
verileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının geçici inşaat ruhsatı verilmesi yolundaki
isteminin de belediye encümenine İletilmesi ve belediye encümenince işlem tesis
edilmesinin sağlanması gerekirken, bu usule uyulmaksızın doğrudan imar müdürlüğü
işlemi ile reddedilmesinde yetki yönünden mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durum karşısında, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında İsabet
görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Bursa 1. İdare Mahkemesinin 29.11.2000 günlü, E:1998/798,
K:2000/1214 sayılı kararının bozulmasına, 6.610.000.- lira karar harcı ile
fazladan yatırılan 4.920.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine,
dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 17.4.2003 gününde oybirliğiyle karar
verildi.