Bu kısımda imar hukuku ile ilggili karar örneklerine yer verilmiştir. İmar Hukukçusu
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/6414
Karar No:2000/106
ÖZETİ : Parselasyon işlemi sonucunda taşınmazlar
arasında oluşan değer farkının iptal nedeni olabileceği, bu durumun tazminat
hukuku kapsamında olmadığı hk.-DD.104
Temyiz İsteminde Bulunan : ...
Vekili______ ı Av. ...
Karşı Taraf __ ı ... Belediye Başkanlığı
Vekili_____ Lı Av. ...
- İstemin Özeti : Kayseri İdare Mahkemesinin
5.5.1998 günlü, E:1997/62, K:1998/331 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı
olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti:5avunnıa verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Nejdet Bayram'in Düşüncesi : Temyiz
isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Habibe Ünal'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde
öne sürülen hususlar. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin
1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince
verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın
bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle
idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar 'veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik
hakiminin açıklamaları .dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra
işin gereği görüşüldü:
Dava. 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca
yapılan parselasyon işlemi sonrasında davacıya tahsis edilen parsel ile eski
parseli arasındaki değer farkından kaynaklandığı ileri sürülen 129.750.000,lira
zararın tazmini istemiyle açılamış: idare mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif
ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile ek rapor ve dosyanın
birlikte değerlendirilmesinden,
parselasyon
işleminin mevzuata uygun olduğu anlaşıldığından davalı idareye atle-dilebilecek
bir hizmet kusurunun bulunduğundan sözedılemeyeceği. bu neden>e taşınmazlar
arasında değer farkından dolayı davalı idarenin tazminat ödemekle yükümlü
tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; bu karar davacı
tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca imar planı
bulunan alanlarda plan hükümlerine uygun olarak imar parselleri oluşturmak
amacıyla parselasyon işlemleri yapılmaktadır. Anılan madde uyarınca yapılan
parselasyon işleminde kişilerin düzenlemeye giren parselleri ile düzenleme
sonrası tahsis edilen parselleri arasında değer farkı bulunması durumunda,
parselasyon işlemlerininyasa ve yönetmeliklere aykırılığı öne sürülerek
iptalinin istenilmesi' gerekmektedir. Söz konusu değer farkı bir iptal nedenidir
ve tazminat hukuku kapsamında değildir.8u nedenle davanın bu gerekçeyle reddine
karar veriîmesi gerekirken, hizmet kusuru bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar
verilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Kayseri İdare Mahkemesinin
5.5.1998 günlü.E:1997/62. K:1998/331 sayılı kararının yukarıda belirtilen
gerekçeyle onanmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 17.1.2000
gününde oybirliğiyle ı.arsr verildi.
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/2000
Karar No:1999/4906
ÖZETİ : 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca
tesis edilmiş parselasyon işleminin bu madde ve ilgili yönetmelik esasları
içinde incelenmesi zorunluyken 2981 sayılı yasaya göre değerlendirme yapılarak
karar verilmesinde isabet bulunmadığı hk.-DD.103
Temyiz İsteminde Bulunan: ... Belediye Başkanlığı
Vekili_______ L Av. ...
Karşı Taraf : ...
Vekili_______ ı Av. ...
İstemin Özeti : İstanbul 6.İdare Mahkemesinin
21.11.1997 günlü. E:1995/ 1382. K:1997/1516 sayılı kararın usul ve yasaya aykırı
olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Ömer KÖroğlu'nun Düşüncesi :
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemi konusunda uzman kişilerden oluşan yeni bir
bilirkişi kuruluna incelettirilerek ulaşılacak sonuca göre yeniden karar
verilmesi gerektiğinden temyize konu mahkeme kararımmn bozulmasının uygun
alacağı düşünülmektedir.
Savcı Habibe Ünal'ın Düşüncesi : Davacının
hissedarı olduğu ... ili. ... ilçesi. ... Man. ... pafta. ... ada. ... ve ...
parsel sayılı taşınmazların 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca düzenlemeye
tabi tutulmasına ilişkin işlemin. yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi
sonucu düzenlenen rapor ve ek rapora dayanılarak iptali yolunda idare
mahkemesince verilen kararın bozulması istenil -mektedi r.
Dava konusu imar uygulamasının 3194 sayılı Yasamn
18.maddesine göre yapılmış olması nedeniyle anılan Yasa kuralı ve uygulama
yönetmeliği esasları içinde değerlendirilmesi gerekirken bilirkişi raporunda
3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre yapılan uygulama 2981 sayılı Yasa esas
alınarak irdelenmiştir.
Düzenleme alanındaki hisseli mülkiyetten oluşan
parsellerin özel parselasyon paftasındaki parselleri resmi ifrazlı olmadığı
için bunların 3194 sayılı Yasamn 18.maddesi uyarınca yapılan uygulamada resmi
parsel gibi değerlendirilmesi olanağı bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık konusu bölgeye ilişkin olarak düzenlenen
uygulama imar planında en küçük parsel büyüklüğü 500 m2 olarak belirlenmiş
olup. bu plan dava konusu edilmemiştir. Söz konusu imar planı uyarınca yapılan
dava konusu imar uygulamasında da Özel parselasyonda Ölçüleri küçük tutulmuş
parsel sahiplerinin hisseleri birleştirilerek imar planında öngörülen parsel
büyüklüklerinin sağlandığı anlaşılmaktadır.
Uygulama alanında gelişigüzel biçimde 5-6 katlı
yapılmış kaçak yapıların
imar
planı ile Öngörülen minumum 500 m2. parsel alam. TAKS % 15 H:6.50 m. .yapılaşma
koşuluna uymamaları nedeniyle korunmaları veya kat mülkiyetine göre işlem tesis
edilmesinin mümkün olmadığı açıktır. 3194 sayılı Yasanın 18.maddesinde de.
üzerinde bina bulunan, hisseli, parsellerde ■ şuyul anmam n sadece zemine ait
olup. şuyuun giderilmesinde bina bedelinin ayrıca dikkate alınacağı kurala
bağlanmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle yapılan işlemler imar
plânına ve imar mevzuatına uygun olup. dava konusu işlemin davacı açısından
iptalini gerektiren bir neden bulunmadığından temyize konu idare mahkemesi
kararının bozulmasının uygun ota-cağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik
Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra
işin gereği düşünüldü:
Dava........... Mahallesi. Eski ... pafta. ...
adada davacının hisse
darı olduğu 1 ve 12 sayılı parsellerin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca
parselasyona tabi tutulmasına ilişkin 26.11.1993 günlü. 910 sayılı belediye en
cümeni kararının iptali istemiyle açılmış: idare mahkemesince. Danıştay Altıncı
Dairesinin 9.3.1995 günlü. E:1994/4666. K:1995/943 sayılı bozma kararına uyula
rak, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor.ve
ek raporla dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte1 değerlendirilmesinden,
parselasyon işleminin dayanağı 2.12 1991 tarihli I/lÜsJO ölçekli uygulama imar
planına uygun olduğu, imar planında en küçük parsel büyüklüğünün 500 m2 olarak
belirlendiği, özel parselasyon da ise parsel ölçeklerinin-küçük öldügu, özel
parselasyon planındaki parsellerin plan notuna uyum sağlamak amacıyla birleşti
rildiği ve imar planında öngörülen büyüklüklerin elde edilmesine karşın hisseli
parsellerin sorun olarak ortaya çıktığı, bu bölgede ıslan imar planı verine imar
planının yapıldığı, imar mevzuatının sorunları çözmede bir bütün olarak ele
alınması gerektiği, uyuşmazlıkla ilgili incelemede 2931 sayılı Yasa ve İlgili.
Yönetmeliğin de göz önünde bulundurularak değerlendirme yapTİ.dıfı,,
parşelasy.o.i/i.'l a
hisseli dağıtım yapıldığı, ancak, parsel büyüklüklerinin 500 m2'nin çok üzerinde
oluşturulduğu, oysa parsel büyüklüklerinin davacıya ait hisse, mevcut yapılaşma
ve plan notunun birlikte değerlendirilerek oluşturulması gerektiği, parselasyon
da fiili duruma uyulup uyulmadığının ve dağıtımın şeklinin tam olarak belirlene
mediği, düzenleme ortaklık payı oranının hesabında farklı bir yöntemin izlendi
ği, hisseli olarak tahsis yapılması zorunluluğu olduğunda. 2981 sayılı Yasanın
10/c" maddesine uygun alarak uygulama yapılması gerektiği halde bu hususa
uyulma-
dığT. plana göre imar parsellerinin en az 500 m? alana sahip olması gerekirken
çok daha büyük parsellerin oluşturulması sonucu özel parselasyonla uyumlu bir
■şekilde arsa tahsis edilmesinin engellendiği, uygulama alanında muhafaza
e&ı-lera
binaların imar planında ve parselasyon planında yer alması üzerinde yapı bulunan
parsellere sadece yapı sahiplerinin h'isselendinlmesi ya da kat Mülkiyeti Kanu-
nu'na göre işlem yapılması gerektiği halde, bu hususlara da uyulmadığı, parsn-
lasyon işleminde imar mevzuatına uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar
verilmiş: bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 18.maddesinin 1.fıkrasında,
imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya
diğer hak sahiplerinin
muvafakati
aranmaksızın birbirleri ile. yol fazlaları ile. kamu kurumlarına veya
belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına
uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti
esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re'sen tescil işlemlerini
yaptırmaya belediyelerin yetkili olduğu kurala bağlanmıştır.
İmar Kanununun 18.maddesi uyarınca yapılacak Arazı
ve Arsa Düzenlemesi 11e.İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10/a maddesinde,
düzenleme ile oluşacak imar parsellerinin mümkün mertebe aynı yerdeki veya
yakınındaki eski parsellere tahsisinin sağlanacağı kuralı, aynı madde (b)
bendinde de plan ve mevzuata göre korunması mümkün olan yapıların tam ve
hissesiz bir imar parseline intibak ettirilmesinin sağlanacağı kuralı yer
almaktadır.
Anılan yasa ve yönetmelik hükümlerinin
değerlendirilmesinden parseTasyon işlemiyle amaçlananın imar planı, plan raporu
ve imar yönetmeliği hükümlerine göre imar adasının tüm biçim ve boyutu, yapı
düzeni, inşaat yaklaşma sının ve bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği ve derinliği,
yerleşme yoğunluğu, taban alanı ve kat alanı katsayısı, arazinin kullanma şekli,
mülk sınırları, mevcut yapıların durumu göz önüne alınmak suretiyle sorunsuz ve
üzerinde yapı yapmaya elverişli imar parseli oluşturmak olduğu açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu parselasyonun
3194 sayılı Yasa uyarınca hazırlanarak onaylanmış ve minimum 500 m2 parsel
alam, TAKS:*15 H=6.50 metre yapılaşma koşulu getiren uygulama imar planına
dayalı olarak ve aynı Yasanın 18.madde5İ uyarınca tesis edildiği, bu madde ve
ilgili yönetmeliğin uygulama esaslar içinde inceleme ve değerlendirme yapılması
zorunluyken, keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda ise
işlemin 2981 sayılı Yasaya göre incelendiği anlaşılmaktadır.
Düzenleme alanındaki hisseli mülkiyetten oluşan
parsellerin özel parselasyon paftasındaki parsellerin 3194 sayılı Yasanın
18.maddesi uyarınca yapılan uygulamada resmi parsel gibi değerlendirilmesi
olanaklı olmadığından, bu parsel yapısının temel alınarak parselasyon işleminin
dayanağım oluşturan ve dava konusu yapılmayan imar planındaki asgari parsel
ölçütleriyle karşılaştırılarak sağlıklı hukuki bir değerlendirmenin
yapılamayacağı. ayrıca parselasyon kapsamındaki alanda dağınık şekilde ve
ruhsatsız olarak inşa edilen yapıların, imar planında öngörül en yapı1 aşma
koşul una uymamaları nedeni yi e korunamayacakları açıktır.
Buna göre. yukarıda belirtilen hususlar da
gözetilerek 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca tesis edilen uyuşmazlık
konusu parselasyon işleminin imar mevzuatına uygun olup olmadığı, konusunda
uzman kişilerden oluşan yeni bir bilirkişi kuruluna incelettirilerek ve davalı
idare tarafından anılan bölgenin sit alanı ilan edilmiş olduğu yolundaki iddiası
araştırılarak ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlık hakkında yeniden karar verilmesi
gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle İstanbul 6.İdare Mahkemesinin
21.11.1997 günlü. E:1995/1382. K:1997/1516 sayılı kararının bozulmasına,
dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 19.10.1999 gününde oybirliğiyle
karar verildi. '
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/6273
Karar No:1999/6359
ÖZETİ : 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi ile 2981
sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca belediyelerin kapanan yollar nedeniyle
kendi adlarına parseller oluşturmasının mümkün almadığı, belediyenin kendi
adına ne şekilde parsel oluşturduğu hususunun araştırılarak yeniden karar veril
nesi gerektiği, öte yandan taşınmazların satışının önlenmesi için taptı
kayıtlarına tedbir konulması isteminin adli yargı yerince karara bağlanması
gerektiği Hk.-dd.103
Temyiz İsteminde Bulunan : ...
Vekili_______ ı Av. ...
Karşı Taraf : ... Belediye Başkanlığı
Vekili______ : Av. ...
İstemin Özeti : Kayseri İdare Mahkemesinin 5.5.1998
günlü. E:1997/?64. K:1998/353 sayılı kararının usul ve yasaya ayk?n olduğu Öne
sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmeiriştir.
Tetkik Hakimi Sedef Potat'ın Düşüncesi : Temyiz
isteminin reddi ile sah-keme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Tülin Özgenç'in Düşüncesi : ...
ili. ... ilçesi ... Mahallesinde
davacının maliki olduğu ... ada
.................... ve ... parsel sayılı taşınmazıarıda
kapsayacak şekilde 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi
uyarınca yapılan imar uygulaması işleminin iptali istemiyle açılan dava
sonucunda, idare mahkemesince davanın reddi yolunda verilen kararın temyizen
incelenerek bozulması istenilmektedir.
Parselasyon işlemi sırasında imar planı ile
öngörülmüş olan park. otopark, yeşil saha ve umumi hizmet alanlarının
sağlanması için. düzenlemeye giren kadastro parsellerinin % 35'ine karar
kısmının düzenleme ortaklık payı olarak bedelsiz alınabileceği yasa gereğidir.
Ancak parselasyon sonucu belediyenin kendi adına parsel oluşturması ve şahıs
arazilerinden daha fazla düzenleme ortaklık payı alması mümkün değildir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından
belediyenin düzenleme ortaklık payı olarak alınan yerlerden kendi adına hisse
oluşturduğu ve bu hisselerin satış işlemlerini gerçekleştirmek için izale-ı şüyu
davası açtığı iddia edildiğinden ve bilirkişi raporunda da bu hususlara
değinilmediğinden. mahkemece parselasyon sonucu belediye adına ne suretle hisse
oluşturulduğunun ve bu hisselerin satışının söz konusu olup olmadığnnının.
satılmışsa neden satıldığının araştırılarak bunun sonucuna göre yeniden karar
verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan
nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeae kararının bozulması
gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik
Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra
işin gereği görüşüldü:
Dava...... İlçesi, ... Mahallesi. ...
ada............. parsel sayı
lı taşınmazları da kapsayan alanda 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uya
rınca yapılan parselasyon işlemine ilişkin 9.3.1995 günlü. 302 sayılı belediye
encümeni kararının iptali ile taşınmazların satışının engellenmesi için tapu
kayıtlan üzerine tedbir konulması istemiyle açılmış, idare mahkemesince, mahal
linde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dos
yadaki bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden, parselasyon işlemine tabi
tutulan taşınmazlardan yasal oranda düzenleme ortaklık payı alındığı, daha önce
ifraza tabi tutulan taşınmazlardan yapılan terkinin dikkate alındığı, kadastral
parsellerin olduğu yerde oluşturulan imar parsellerinden tahsis yapıldığı, dava
cının mevzuat uyarınca korunması gereken yapısının bulunmadığı anlaşıldığından,
dava konusu işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davamn reddine
karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesinin
2.fıkrasında."Belediyeler veya valiliklerce düzenlemeye tabi tutulan arazi ve
arsaların dağıtımı sırasında bunların yüzölçümlerinden yeteri kadar saha,
düzenleme dolayısıyla neydana gelen değer artışları karşılığında "düzenleme
ortaklık payı" olarak düşülebilir. Ancak, bu maddeye göre alınacak düzenleme
ortaklık paylan, düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların düzenlemeden
önceki yüzölçümlerinin yüzde otuzbeşini ge-çemez"6.fıkrasında, "bu fıkra
hükümlerine göre. herhangi bir parselden bir defadan fazla düzenleme ortaklık
payı alınamaz. Ancak.bu hüküm o parselde imar planı ile yeniden bir düzenleme
yapılmasına mani teşkil etmez" hükmü yer almış, İmar Kanunu'nun 18. maddesi
uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkında
Yönetmeliğin "Düzenleme Ortaklık Payı Oranına Ait Esaslar" baş-İTğım taşıyan 11.
maddesinin 2.fıkrasında da "Evvelce yapılan düzenlemeler dolayısıyla düzenleme
ortaklık payı veya bu maksatla başka isimlerde bir pay alınmış olan arazi veya
arsalar bu ortaklık payı hesabına katılmaz" ifadesine yer verilmiş
bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasa ve ilgili yönetmelik
hükümlerinin değerlendirilmesinden, daha önce yapılan düzenleme sırasında
meydana gelen değer artışları karşılığında düzenleme ortaklık payı veya başka
bir isim altında pay alınmış arsa veya arazilerden, yeniden yapılan parselasyon
işlenri nedeniyle ikinci defa düzenleme ortaklık payı alınamayacağı sonucuna
ulaşılmaktadır.
Parselasyon işlemi sırasında imar planı ile
öngörülmüş olan park, otopark, yeşil saha ve umumi hizmet alanlarının
sağlanması için, düzenlemeye giren kadastro parsellerinin % 35'i oranındaki
kısmının düzenleme ortaklık payı olarak bedelsiz alınması mümkündür. Ancak, kamu
alanlarına ayrılan yerler toplamından kapanan kadastral yollar gibi alanların
miktarı düşüldükten sonra kalan miktarın parselasyona giren parsel maliklerinden
eşit oranda alınması gerekir. 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi ile 2981 sayılı
Yasanın 10. maddesi uyarınca belediyelerin kapanan yollar nedeniyle kendi adına
parseller oluşturması ve böylece parse-
lasyona tabi tutulan taşımazlardan daha fazla
düzenleme ortaklık payı alması nüakün değildir.
Dosyanın incelemesinden, dava konusu parselasyon
lalesinden daha önce uyuşmazlık konusu taşınmazı da kapsayan alanda parselasyon
işlemi yapılıp yapılmadığı, belediyenin parselasyon işlemi sonucu kendi adına
ne şekilde hisse tahsis ettiği anlaşılmamaktadır.
Bu durumda. 1985 tarihinde uyuşmazlık konusu
taşınmazı da kapsayan alana ilişkin olarak yapılan işlemin parselasyon mu. ifraz
işlemi mi olduğu, eğer parselasyon işlemi ise daha sonra imar planı değişikliği
yapılıp yapılmadığı, davalı belediyenin kendi adına ne şekilde parsel
oluşturduğu hususlarının araştırılarak yeniden karar verilmesi gerekmektedir.
Davacının tapu kayıtlarına tedbir konulmasına
ilişkin istemine gelince.
1068 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 101.
maddesinde; hakimin iki taraftan birinin istemiyle davanın açılmasından önce
veya sonra (bu maddede sayılan) dört hal ve şekillerde ihtiyatı tedbirler
ittihazına karar verebileceği, bu maddenin 1. bendinde de. menkulve gayrimenkul
malların aynı münazaalı ise bunun taciz veya yediadle tevdiine karar
verebileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu durumda taşınmazların satışının önlenmesi için
tapu kayıtlarına tedbir konulması isteminin adli yargı yerince karara bağlanması
gerektiğinden tapu kayıtlarına tedbir konulmasına ilişkin iste» açısından
davanın bu kısmının 2577 sayılı Yasanın 15/1-a bendi uyarınca görev yönünden
reddi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle Kayseri İdare Mahkemesinin
5.5-1998 günlü. E:1997/ 764. K:1998/353 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın
adı geçen mahkemeye gönderilmesine 9.12.1999 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
T.C
DANİŞTAY
Altıncı Daire
Esas No:1998/1233
Karar No:1999/1112
.ÖZETİ : 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre
yapılan parselasyon işleminde hisselerin ferdileştirilmesinin mümkün
olmamasına karşın 2981 sayılı yasanın Ek -1 madde koşullarının dava konusu
olayda mevcut almadığı halde hisselerin ferdileştirilmesi amacıyla 2981 sayılı
Yasanın Ek-1 maddesinin uygulanmamasının mevzuata aykırı olduğu hk.-DD.101
Temyiz İsteminde Bulunanlar : ...
Karşı Taraf___ j_ ... Belediye Başkanlığı
-İstemin Özeti : Adana 2.idare Mahkemesinin
8.10.199/ günlü. E;1996/783. K:1997/1315 sayılı karârının usul ve yasaya aykırı
olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Sedef Polat'ın Düşüncesi : Dava
konusu parselasyon işlemi 3194 sayılı Yasanın 18 ve 2981 sayılı Yasanın Ek-1
maddeleri uyarınca yapıldığından 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddesinde
belirtildiği üzere davacıya ait parselin Özel parselasyona dayalı olarak veya
hisse karşılığı alman yerlerden olup
olmadığının,
bir başka ifade ile 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddesinin uygulanabilme
koşullarının mevcut olup olmadığının araştırılması gerektiğinden mahkeme
kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Sevim Göle'nin Düşüncesi : Temyiz
dilekçesinde öne sürülen hususlar. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun
49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare
mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında
anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle
idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik
hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra
işin gereği görüşüldü:
Dava, davacıların da hissedar olduğu ____ ...
Mahallesi, ... pafta. ...
parsel sayılı taşınmazıda kapsayan parselasyon
işlemine ilişkin 29.3.1996 günlü, 394 sayılı belediye encümeni kararı ile bu
karara dayanılarak tesis edilen ifraz işleminin iptali istemiyle açılmış; idare
mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu
düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte
değerlendirilmesinden. 1768 sayılı parselde ...'in 1/4. ..." in 1/8. ...'nın
1/8. ...'in 4/8 oranında hissedar olduğu, dava konusu işlemlerle 1768 ile 1769
sayılı parsellerin 4059.4060.4061.4062.4063,4064 sayılı parsellere ayrıldığı,
doğuda yer alan 288 sayılı parselin de 4960,4955,4936 sayılı parsellere
ayrıldığı, parselasyon sınırının 3194 sayılı Yasanın 18.maddesinin
uygulanmasına dair yönetmeliğin 5.maddesi uyarınca parsel sınırı olduğu, dava
konusu işlemle oluşan parsellerin parselasyon işlemi Öncesindeki parsel sınırlan
içerisinde kaldığı, düzenleme ortaklık payının yasal sınırlar içerisinde
alındığı anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde mevzuata aykırılık bulunmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş: karar davacılardan ... ile ...
tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18.maddesinin
1.fıkrasında "İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri
malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın birbirleri ile,
yol fazlaları ile. kamu kurumlarına veya belediyeye ait bulunan yerlerle
birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya,
müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya
ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen
yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler
valilikçe kullanılır, "hükmü yer almış, 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile
deği'şik Ek-1 maddesinde" İmar planı olan yerlerde 9.5.1985 tarih ve 3194 sayılı
İmar Kanunu'nun 18.maddesi gereğince arsa ve arazi düzenlemelerinde binalı veya
binasız arsa ve arazilere bu kanundan Önce özel parselasyona dayalı veya hisse
karşılığı alman yerler dikkate alınarak müstakil, hisseli parselleri veya
üzerinde yapılacak binaların daire miktarları
göz
önünde bulundurularak kat müHıvetı •jsası-n^' göre- şrşa paylarını sahipler:
adlarına re'sen tescil ettirmeye valilik veya belediyeler yetkilidir.".kuralına
yer verilmiş. 2981 sayılı Yasanın lO/c'maddesinde de"Imar~mevzuatına aykırı bina
yapılmış, hisseli arsa ve araziler ■veya ö?.el parselasyona 'dayalı arazilerde,
imar 'adası veya parseli olabilecek büyüklükteki al.atyîâpda. hınal ı wyd
bırıası/ arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalar ı y! j ve-ya devl»*Lf mi
Humüh v>"' tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye bunları yeniden ada ve
parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli'içinde
kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları .diğer niş^e sahiplerine müstakil
veya hisseli veya kşt mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil
ettirmeye ve' tescil-ışlfimi dışında kalanların hisselerini 2942 sayılı
kamulaştırma Kahumt'na göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek *.■■■■■ . . ■
■--■ %-.hı;-ı !-■>>-■ i !ovm i <■■,-■ kınum ipıırek rysıs edilerek, tapu
sicilinden terkin ettirmeye belediye ve valilikler resen-yetk il i ■ dir..
Belediye ve valiliklerin ta-İebı halinde bu yetkiler kadastro müdürlüklerince
de kullanıl ir."hükmü kurala1 bağlanmıştır.
Yukarıda açı-k"lan.3n- yasa maddeleri birlikte
değerlendirildiğinde 2981 sayılı Yasanın 3290. sayılı Yasa ile değişik Ek-1
maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon
işlemlerim tamamlayıcı1 nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı
.bu■-matteferçjn amaç in m âİ94 .sayılı Yasa uyarınca yapılan ■ parselasyon
işlemlerinin uygulanmasında problemlere neden olan özel parselasyona dayalı
olarak veya hisse karşjhğı satın alman yerlere bir çözüm getirmek olduğu. 2981
sayılı.Yasanın Ek-1. maddesirttit 3;1*9-1 vıyılı Yasanın 18.maddesinden farklı
olarak özel par-şe 1 acyona.dayalı, satın alınan yerlerin müstakil tahsis
edilmesi olanağım sağladığı, anılan maddenin uygulanabilmesi için düzenlemenin
ıslah imar planına dayanmasının gerekmediği.sonucuna varılmaktadır.
Mahkemece mahallinde yaptırılan key .■■ hı I ^'kı^ı
u>ce.leinesî son;uE-u düzenlenen raporun incelenmesinden. 3194 sayılı Yasanın
18,maddesine göre yapılan parselasyon işleminde hisselerin ferdılestirilmesinin
mümkün olmamasına karşın, 2981 sayılı Yasanın Ek-1 .madde koşullarının dava
konusu :ö.la"y4t. ffl&tfçMt olmadığı halde hisselerin ferdileştirilmesi amacıyla
2981 sayrj vVasarun Ek.- i maddesinin uyuşmazlık konusu olayda uygulandığı
anlaşılmaktadır-.
Bu durumda, davanın reddi yolundaki mahkeme
kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle Adana 2. İdare Mahkemesinin
R.lfl 1997 nunlıı. E:1996/ 783. K:1997/1315 sayılı kararının bozulmasına
dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 24.2.1999 gününde oybirliğiyle
karar verildi.
T.C
DANIŞTAY
Altıncı Daire ■
Esas No:1998/795
Karar No:1999/1545
ÖZETİ- Parselasyon işlemleri sırasında düzenleme
ortaklık payı olarak alınan alanlardan oluşturulması gereken karakol alanından
yer tahsis edilemeyeceği hk.-DD.101
Temyiz İsteminde Bulunan : ... Belediye
Başkanlığı
Vekili________ ı Av. ...
Karşı Taraf : ... Defterdarlığı
İstemin Özeti : Samsun İdare Mahkemesinin
26.12.1997 günlü. E:1997/590. K:1997/1725 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı
olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Leyla Kodakoglu' nun Düşüncesi :
Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : Temyiz
dilekçesinde öne sürülen hususlar. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun
49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare
mahkemesince verilen karann dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında
anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle
idare mahkemesi kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MÎLLETİ ADİNA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik
Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra
işin gereği görüşüldü:
Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.
Dava. ... Köyü. ... pafta. ... parsel sayılı
hazineye ait taşınmaza ilişkin olarak 2981 sayılı Yasanın 107c maddesi uyarınca
yapılan parselasyon işleminin iptali istemiyle açılmış: idare mahkemesince,
mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporun
dosyada bulunan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlık
konusu 2104 m2 lik taşınmazdan #35 oranında düzenleme ortaklık payı alındıktan
sonra. 1277.67 m2 lik kısmının karakol alanından. 90m2 lik kısmının ise imar
parselinden tahsis edildiği anlaşıldığından. 3194 sayılı Ysaanın 18. maddesi
uyarınca düzenleme ortaklık payı olarak alınan alanlardan oluşturulması gereken
karakol alanından yer tahsis edilmesine ilişkin işlemde mevzuata uyarlık
görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar
davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle
iptali yolundaki temyize konu Samsun İdare Mahkemesinin 26.12.1997 günlü.
E:1997/590. K:1997/1725 sayılı kararında. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi
bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının
onanmasına dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 17.3.1999 gününde
oybirliğiyle karar verildi.