T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2005/5594
Karar No : 2007/6553
Özeti :
Hisseli taşınmaz üzerinde yapılacak inşaat için diğer hissedarlardan muvafakat
alınmadığı hususu gözetilmeksizin, verilen muhtarlık izninin esas alınması
suretiyle, davacının 3194 sayılı Yasa'nın 27. maddesi koşullarını sağladığının
kabul edilemeyeceği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan
: Adana Valiliği
Karşı Taraf
: …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti
: Adana 2. İdare Mahkemesinin 31.03.2005 günlü, E:2004/326, K:2005/364 sayılı
kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti
: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi
: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği
düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ülkü Özcan'ın Düşüncesi
: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek
bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu
maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, … İli, … İlçesi, … Köyü, … Mahallesi, … Mevkii, 395 ve 397
sayılı parseller üzerinde yapılan inşaatın ruhsatsız olduğundan bahisle 3194
sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 15.01.2004
günlü, 2004/06 sayılı il idare kurulu kararının iptali istemiyle açılmış; İdare
Mahkemesince, davacının köy nüfusuna kayıtlı olduğu, köyde oturduğu ve
uyuşmazlık konusu yapının da hayvancılık amaçlı olduğu anlaşıldığından, 3194
sayılı İmar Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca ruhsat alınmasına gerek bulunmadığı
ayrıca taşınmazın hisseli olmasının ve diğer hissedarların izninin alınmamış
olmasının da 32. maddenin uygulanmasını gerektirmediği, bu durumda dava konusu
işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu
karar davalı idarece temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 27. maddesinde, belediye ve mücavir
alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanların köy yerleşik
alanları ve civarında ve mezralarda yaptıracağı konut, hayvancılık veya tarımsal
amaçlı yapılar için inşaat ve iskan ruhsatının aranmayacağı, ancak yapının fen
ve sağlık kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerektiği
düzenlenmiştir.
Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği'nin 4. maddesinin 30. bendinde; "Muhtarlık
İzni": Köy ve mezraların yerleşik alanı ve civarında, köy nüfusuna kayıtlı ve
köyde sürekli oturanlarca, konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapı
yapılabilmesi için ilgili köy ihtiyar heyetince verilen yazılı izin olarak
tanımlanmıştır.
Köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda yapılacak yapılar
için aranan muhtarlık izninin salt köy ihtiyar heyetince verilen yazılı standart
bir izin olarak değerlendirilmesi düşünülemez. Bu iznin verilmesi aşamasında
bazı kriterlerin gözönünde bulundurulması gerektiği de açıktır.
Muhtarlık izninin belirtilen niteliği dava konusu olay ile birlikte
değerlendirildiğinde, köy idaresince, tapu kayıtlarının esas alınması suretiyle
izne konu taşınmazın hisseli olup olmadığı incelenerek, hisseli mülkiyet halinde
ancak diğer hissedarların muvafakatları alındıktan sonra verilecek inşaat
izninin hukuken geçerli bir muhtarlık izni olduğundan sözedilebilecektir.
Bu itibarla, hisseli taşınmaz üzerinde yapılacak inşaat için diğer
hissedarlardan muvafakat alınmadığı hususu gözetilmeksizin verilen muhtarlık
izninin esas alınması suretiyle davacının Yasa'nın 27. maddesi koşulları
sağladığının kabulü mümkün olmadığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, Adana 2. İdare Mahkemesinin 31.03.2005 günlü,
E:2004/326 K:2005/364 sayılı kararının bozulmasina, dosyanın adı geçen mahkemeye
gönderilmesine 16.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
YARGILAMA USULÜ
T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2005/1982
Karar No : 2007/5267
Özeti :
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon
işlemlerinin tapuda kayıtlı taşınmazlarla ilgili olması ve tapu maliklerini
ilgilendirmesi nedeniyle, ancak mülkiyet sahibi olanların dava açabileceği, tapu
ile ilişkisi olmayanların, parselasyon işlemini dava konusu edemeyecekleri
hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan
: …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf
: Maçka Belediye Başkanlığı
Vekili
: Av. …
İstemin Özeti
: Trabzon İdare Mahkemesinin 15.12.2004 günlü, E:2004/565, K:2004/1333 sayılı
kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti
: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Berberoğlu'nun Düşüncesi
: Dava, …, … İlçesi, … Köyü, … Mahallesi, 68 ada, 1 parsel sayılı taşınmazı
kapsayan alanda 3194 sayılı Kanun'un 18. maddesi uyarınca yapılan imar
uygulamasının kabulüne ilişkin 27.8.1996 günlü, 531 sayılı belediye encümeni
kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, davacının maliki olduğu
taşınmazı kapsayan alanda yapılan imar uygulamasında mevzuata ve hukuka
aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar
davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18.maddesi uyarınca yapılan parselasyon
işlemlerinin tapuda kayıtlı taşınmazlarla ilgili olması ve tapu maliklerini
ilgilendirmesi nedeniyle ancak mülkiyet sahibi olanların dava açabileceği, tapu
ile ilişkisi olmayanların parselasyon işlemini dava konusu edemeyecekleri
açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte,
68 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin davalı belediyeye ait olduğunun
belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin tesis edildiği
tarihte söz konusu taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu hususu açıklığa
kavuşturulduktan sonra ulaşılacak sonuca göre yeniden bir karar verilmesi
gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının
bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi
: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek
bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu
maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:
Dava, …, … İlçesi, … Köyü, … Mahallesi, 68 ada, 1 parsel sayılı
taşınmazı kapsayan alanda 3194 sayılı Kanun'un 18. maddesi uyarınca yapılan imar
uygulamasının kabulüne ilişkin 27.8.1996 günlü, 531 sayılı belediye encümeni
kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, Danıştay Altıncı
Daire'nin 23.01.2004 günlü, E:2002/3687, K:2004/387 sayılı bozma kararına
uyularak, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen
rapor ile dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerin birlikte
değerlendirilmesinden, davacının maliki olduğu taşınmazı kapsayan alanda yapılan
imar uygulamasında mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın
reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon
işlemlerinin tapuda kayıtlı taşınmazlarla ilgili olması ve tapu maliklerini
ilgilendirmesi nedeniyle ancak mülkiyet sahibi olanların dava açabileceği, tapu
ile ilişkisi olmayanların parselasyon işlemini dava konusu edemeyecekleri
sonucuna varılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemin tesis edildiği
tarihte, 68 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin davalı belediyeye ait
olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin tesis edildiği
tarihte söz konusu taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu hususu açıklığa
kavuşturulduktan sonra ulaşılacak sonuca göre yeniden bir karar verilmesi
gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, Trabzon İdare Mahkemesinin 15.12.2004 günlü,
E:2004/565, K:2004/1333 sayılı kararının bozulmasina, fazladan yatırılan
17,00 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen
mahkemeye gönderilmesine 28.9.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.