3194 sayılı İmar Kanunu'nun 40.maddesinde belirtilen mahzurların meydana getirenlerce giderilmemesi halinde para cezası ile cezalandırılacakları, salt parsel hissedarı olunduğundan bahisle taşınmaz malikine para cezası verilemeyeceği hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 21.9.2007 gün ve E:2005/3092, K:2007/5054 sayılı kararı.
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar
Tarihi
ALTINCI
DAİRE
2007
5054
2005
3092
21/09/2007
KARAR METNİ
3194 sayılı
İmar Kanunu'nun 40.maddesinde belirtilen mahzurların meydana getirenlerce
giderilmemesi halinde para cezası ile cezalandırılacakları, salt parsel
hissedarı olunduğundan bahisle taşınmaz malikine para cezası verilemeyeceği hk.
Danıştay
Altıncı Dairesinin 21.9.2007 gün ve E:2005/3092, K:2007/5054 sayılı kararı.
Temyiz İsteminde Bulunan : ?
Karşı Taraf : Buca Belediye Başkanlığı-İZMİR
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İzmir 4. İdare Mahkemesinin 2.3.2005 günlü, E:2003/1363,
K:2005/242 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek
bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi
bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği
savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : 3194 sayılı Yasa'nın 40.
maddesine göre, maddede belirtilen mahzurların tesbiti halinde bu mahzurlara yol
açana süre verilmek suretiyle mahzurları gidermesinin istenileceği, aksi halde
mahzurların ilgili idarece giderileceği düzenlenmiştir.
Anılan düzenleme uyarınca, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının hissedarı
olduğu taşınmazdaki 3. bir şahsa ait olduğu anlaşılan moloz ve artıklar
nedeniyle taşınmaz maliki olduğundan bahisle davacı sorumlu tutulamayacağından,
tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki
İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Metin Çetinkaya'nın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince
verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen
nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İzmir, Buca, 159 ada, 2 parsel sayılı davacının hissedarı olduğu
taşınmazdaki moloz ve artıklar nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 40.
maddesine aykırılıktan bahisle anılan Kanun'un 42. maddesi uyarınca para cezası
verilmesine ilişkin 9.10.2003 günlü, 2003/1465 sayılı belediye encümeni
kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, hissedarlardan
taşınmazın üzerinde bulunan moloz ve artıkların Yasa'nın 40. maddesi uyarınca 7
gün içinde kaldırılmasının istenilmesine karşın verilen sürede sözkonusu
mahzurların giderilmediğinin tesbiti üzerine tesis edilen işlemde hukuka
aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar
davacı tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 40.maddesinde "Arsalarda, evlerde ve sair yerlerde umumun
sağlık ve selametini ihlal eden, şehircilik estetik veya trafik bakımından
mahzurlu görülen enkaz veya birikintilerin, gürültü ve duman tevlid eden
tesislerin, hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve benzerlerinin
mahzurlarının giderilmesi ve bunların zuhuruna meydan verilmemesinin ilgililere
tebliğ edileceği, tebliğde belirtilen müddet içinde tebliğe riayet edilmediği
takdirde belediye veya valilikçe mahzurun giderileceği, masrafın %20 fazlasıyla
arsa sahibinden alınacağı veya mahzur tevlit edenlerin faaliyetinin
durdurulacağı, anılan Yasanın 42. maddesinde de, 40. maddede belirtilen
yükümlülükleri yerine getirmeyenlere para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.
Anılan düzenlemelere göre, belirlenen kapsamında değerlendirilen mahzurların
meydana getirenlerce giderilmemesi halinde para cezası ile cezalandırılacakları
açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazda 3194 sayılı Yasa'nın
40.maddesine göre aykırılıkların olduğunun 10.1.2003 günlü tutanakla tespit
edildiğinden bahisle parsel hissedarlarından sözkonusu aykırılıkların 7 gün
içinde giderilmesinin istenilmesi üzerine davacının Kaymakamlığa başvurarak
moloz ve artıkların kendilerine ait olmadığını bildirdiği, diğer bir hissedarın
ise ? adlı şahsa ihtarname çekmek suretiyle taşınmaz maliklerinin bilgisi ve
rızası dışında taşınmaza konulan ve bu şahsa ait olduğu belirtilen moloz ve
birikintilerin 7 gün içinde kaldırılmasını istediği, bu ihtarname üzerine
sözkonusu şahsın 18.7.2003 tarihinde belediyeye yaptığı başvuruda, davacının
hissedarı olduğu taşınmazı şantiye olarak kullandığından bahisle malzemeleri
için uygun bir yer gösterilmesini istediği, dava konusu işlemle ise sözkonusu
moloz ve artıklar nedeniyle parsel hissedarlarına para cezası verildiği
anlaşılmaktadır.
İrdelenen bu süreç yukarıda yer alan Yasa hükmü ile birlikte
değerlendirildiğinde, düzenleme kapsamında mahzurlu görülen durumların davacı
veya diğer hissedarlar tarafından meydana getirildiği yönünde davalı idarece
yapılmış bir tesbitin bulunmaması, dahası parsel hissedarlarının konuya ilişkin
şikayetlerinin yanısıra 3. bir şahsın mahzurların kendisine ait olduğu yolundaki
beyanı karşısında, artık taşınmazdaki mahzurlar nedeniyle hissedar olan davacıyı
sorumlu tutmanın hukuken kabul edilir bir yönü bulunmamaktadır.
Bu itibarla, salt parsel hissedarı olunduğundan bahisle tesis edilen işlemde
hukuka uyarlık görülmediğinden, İdare Mahkemesince uyuşmazlık hakkında yeniden
bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İzmir 4. İdare Mahkemesinin 2.3.2005 günlü, E:2003/1363,
K:2005/242 sayılı kararının BOZULMASINA, 22.90 YTL karar harcı ile fazladan
yatırılan 17.00 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı
geçen mahkemeye gönderilmesine 21.9.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
idare hukuku, idare hukuku davaları, idare hukukuna giriş, idare hukuku uzmanı, idare hukukcusu, idare uzmanı, idare
hukukçusu, "idare hukuku", ıdare hukuku, idare hukukunda iptal ve tam yarı
(tazminat) davaları, idare hukukunda bilirkişi, idare hukuku rehberi, idare
hukuku içtihatları, idare hukuku kararları, idare hukuku mahkemeleri, idare
hukuku yüksek yargı yerleri, idare hukuku merkezi, idari yargı, idari yargı davaları, idari yargılama usulü
kanunu, belediyelerin "imar", "ımar" ve "imar hukuku", "ımar hukuku", "kaçak yapı",
imar planı", "arazi ve arsa düzenlemesi", "imar para cezaları", "imar kirliliği
suçları", kamulaştırma, kamulaştırmasız el atma, imar affı, tapu tahsis belgesi,
imar dava dilekçe örnekleri, imar hukuku davalarına rapor hazırlama, imar
hukukundan kaynaklanan tazminat davaları, ecrisimisl, korunması gerekli kültür
ve taşınmaz varlıkları, sit alanları, eski eser, yıkılan ve yanan tarihi
eserler, ulaşım planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı, uygulama imar
planı, mevzi imar planı, ilave imar planı, inşaat ruhsatı, yapı kullanma izni,
imar hukuku ile ilgili kanunlar, imar hukuku ile ilgili yönetmelikler ve her
türlü imar sorunlarına çözüm getirecek olan "imar hukukcusu" ve "ımar
hukukçusu". imar davası, idari yargı uzmanı,
Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.