imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Danıştay Altıncı (6.) Dairesinin İmar Hukuku içtihatları
Danıştay Altıncı (6.) Dairesinin İmar Hukuku içtihatları (idare hukuku)







T.C.




D A N I Ş T A Y




Altıncı Daire




Esas No : 2003/493




Karar No : 2004/3850





 





Özeti :


Hibe adıyla yeşil alan için yapılan terkin kamu alanı için yapılan bedelsiz
terkden ayrı düşünülemeyeceği ve bu miktarın düzenleme ortaklık payından
düşülmesi gerektiği hakkında




 




            Temyiz İsteminde Bulunan :




            Vekili                : Av. …




            Karşı Taraf        :

Edremit Belediye Başkanlığı




            Vekili                :

Av. …




            İstemin Özeti    :

Bursa 1. İdare Mahkemesinin 4.10.2002 günlü, E:2001/1727, K:2002/1606 sayılı
kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.




            Savunmanın Özeti :

Savunma verilmemiştir.




            Danıştay Tetkik Hakimi Elif Emel Çelik'in Düşüncesi :

Davacının, taşınmazlarının tevhid ve ifrazı sırasında yeşil alan olarak hibe
ettiği alan miktarının düzenleme ortaklık payından düşülmesi gerektiğinden bu
hususa uyulmaksızın tesis edilen işlemlerde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.




            Bu nedenle, dava konusu işlemlerin iptali gerektiğinden aksi yöndeki
mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.




            Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi :


İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi
için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.




            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı
nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme
kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.




TÜRK MİLLETİ ADINA




            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin
açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği
görüşüldü:




            Dava, Edremit ilçesi, … ada, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … sayılı
parsellerin bulunduğu alanda 4.10.1999 günlü, 4-679 sayılı belediye encümeni
kararıyla yapılan parselasyon işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine
ilişkin 4.9.2001 günlü, 4-570 sayılı belediye encümeni kararının iptali
istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; davacıya ait 446 ada 24 ve 26 sayılı
parselin tevhid ve ifrazı sonucu % 23 oranındaki kısmının yola terk edildiği,
718 m2 sinin yeşil alan olarak hibe edildiği ve kalan taşınmazın 22 adet parsele
ayrıldığı, parselasyon işlemi sırasında % 23 oranındaki yola yapılan terkin
dikkate alınarak % 35'e tamamlayan fark kadar düzenleme ortaklık payı alındığı,
resmi senet ile tapu tescil beyannamesinin incelemesinden tamamen davacının
iradesi doğrultusunda ve muvafakatı ile belediyeye hibe edilen 718 m2 lik
taşınmazın düzenleme ortaklık payı hesabında dikkate alınmamasında hukuka
aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar
davacı vekilince temyiz edilmiştir.




            İmar Kanunu'nun 18. Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi Ve Arsa
Düzenlenmesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 11. maddesinin 3.
fıkrasında, taşınmaz sahiplerinin talepleri üzerine, mülga 6785-1605 sayılı İmar
Kanununun 39. maddesine göre daha önce ifraz edilerek tescil edilen parsellerden
düzenlemeye dahil edilenlerin, ilk parselin ifrazında alınan terk oranını % 35'e
tamamlayan fark kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceği, hükme bağlanmıştır.




            3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca düzenlemeye tabi
tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil
saha, cami ve karakol gibi umumi hizmetler için düzenleme ortaklık payı
alınabilecek olması karşısında yol veya yeşil alan için yapılan terkin amacının
aynı olduğu, salt adının hibe olması nedeniyle anılan yeşil alan için yapılan
terkin kamu alanı için yapılan terkden ayrı düşünülemeyeceği, yukarıda anılan
yönetmelik hükmünde tevhid ve ifraz sırasında yapılan terkin niteliğinden söz
edilmediği ve olayda taşınmazların ifrazını sağlayabilmek için aynı işlemle ve
aynı zamanda yola terk ve hibenin yapıldığı hususları gözönünde
bulundurulduğunda ilk parsellerin tevhid ve ifrazı sırasında yapılan 718 m2
hibeninde davacı taşınmazlarından alınacak düzenleme ortaklık payından düşülmesi
gerekmektedir.




            Bu durumda, dava konusu işlemlerin iptali gerektiğinden aksi yöndeki
mahkeme kararında isabet görülmemiştir.




           


Açıklanan nedenlerle, temyize konu Bursa 1. İdare Mahkemesinin 4.10.2002 günlü,
E:2001/1727, K:2002/1606 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000.- lira karar
harcı ile fazla yatırılan 11.970.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana
iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.6.2004 gününde
oybirliğiyle karar verildi.




 




 




          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/6061

Karar No : 2004/3996

Özeti : 3194 sayılı Yasanın 26. maddesi ile Tip İmar Yönetmeliğinin 59. maddesi  uyarınca doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında kalan fabrikanın doğrudan üretimiyle  ilgili olan  yapıların  ruhsata  tabi  olmadığı,  bildirimin  yeterli olduğu;  fabrikanın doğrudan üretimiyle ilgili olmayan yardımcı faaliyetlerine ilişkin bina ve tesislere Tip İmar Yönetmeliğinin 59. maddesi uyarınca  avan projeye göre  ruhsat verilebileceği; üretimle doğrudan ilgili ya da yardımcı faaliyetlere ilişkin bina ve tesislerin dışında kalan faaliyetlere yönelik bina ve tesislerin ise 3194 sayılı Yasanın genel hükümlerine göre ruhsata tabi olduğu hakkında.

           

            Temyiz İsteminde Bulunan : Emet Belediye Başkanlığı

            Karşı Taraf        : … AŞ. Genel Müdürlüğü

            Vekilli               : Av. …

            İstemin Özeti    : Eskişehir İdare Mahkemesinin 29.4.2003 günlü, E:2002/1638, K:2003/539 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

            Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ilemahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sora işin gereği görüşüldü:

            Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.

            Dava, Emet Yeni Borik Asit Fabrikası ve Müştemilatları inşaatlarına 3194 sayılı İmar Kanununun 26. maddesi ve 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi uyarınca avan projeye göre inşaat ruhsatı verilmesi isteminin, anılan Yönetmeliğin 57. ve 58.maddelerine uyularak gerekli bilgi ve belgeler ibraz edilip, işlemler bizzat takip edilerek ruhsat talep edildiğinde gerekli ruhsat işlemlerinin yapılacağı gerekçesiyle reddine ilişkin 1.10.2002 günlü, 414 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, davacı şirketin sermayesinin tamamı Devlete ait olan bir kamu kuruluşu niteliğinde olduğu, Emet Yeni Borik Asit Fabrikası ve Müştemilatları inşaatlarının 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi hükmü çerçevesinde doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında olduğundan inşaat ruhsatı alınmasının gerekmediği ve ilgili belediyeye bildirimde bulunulmasının yeterli olduğu anlaşıldığından, anılan Yönetmeliğin 57. ve 58.maddelerindeki prosedüre uyulması durumunda ruhsat işlemlerinin yürütüleceği yolundaki dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş; karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            Dava konusu olayda, Emet Yeni Borik Asit Fabrikasının doğrudan üretimle ilgili olan faaliyetlerine ilişkin bina ve tesislerinin 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59. maddesi hükmü çerçevesinde doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında kabul edilerek inşaat ruhsatı alınmasının gerekmediği ve ilgili belediyeye bildirimde bulunulmasının yeterli olduğu; fabrikanın doğrudan üretimiyle ilgili olmayan yardımcı faaliyetlerine ilişkin bina ve tesislerine ise, 3194 sayılı İmar Kanununun 26. maddesi ve 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi uyarınca avan projeye göre inşaat ruhsatı verilmesi gerektiği; fabrikanın doğrudan üretimle ilgili olan faaliyetleriyle ve yardımcı faaliyetlerine ilişkin bina ve tesislerinin dışındaki yapılaşmaların da 3194 sayılı Yasanın inşaat ruhsatıyla ilgili genel hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek işlem tesis edileceği tabiidir.

            Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu Eskişehir İdare Mahkemesinin 29.4.2003 günlü, E:2002/1638, K:2003/539 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına, fazla yatırılan 11.970.000,- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

         T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/6062

Karar No : 2004/3997

 

 Özeti : 3194 sayılı Yasanın 26.maddesi ile Tip İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi uyarınca doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilat kapsamında kalan ve fabrikanın üretimle doğrudan ilgili olmadığı yardımcı faaliyetlerde, ilgili bina ve tesislere avan projeye göre ruhsat verilebileceği ve davacının bu yolda talebi bulunduğundan, yapının ruhsatsız olduğu gerekçesiyle para cezası verilemeyeceği hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan : Emet Belediye Başkanlığı

            Karşı Taraf        : … AŞ. Genel Müdürlüğü

            Vekilli               : Av. …

            İstemin Özeti    : Eskişehir İdare Mahkemesinin 30.4.2003 günlü, E:2002/1793, K:2003/607 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

            Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ilemahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sora işin gereği görüşüldü:

            Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.

            Dava, Emet Borik Asit Fabrikası revir binasının ruhsatsız yapılması nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, madenin işlenmesi amacıyla kurulan fabrikayla ilgili inşaatın 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59. maddesi hükmü çerçevesinde doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında olduğu, inşaat ruhsatı alınmasının gerekmediği ve ilgili belediyeye bildirilmesinin yeterli olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş; karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            Dosyanın incelenmesinden, kamuya ait yapı ve tesisler kapsamındaki Emet Borik Asit Fabrikasının doğrudan üretimiyle ilgili olmayan; ancak, fabrikanın üretimine yardımcı nitelikte faaliyetlerine ilişkin tesislerle ilgili dava konusu yapıya 3194 sayılı Yasanın 26.maddesi ve 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi hükmü uyarınca avan projeye göre inşaat ruhsatı verilmesi gerektiği ve davacının da bu yolda inşaat ruhsatı talebinin bulunduğu anlaşıldığından, yapının ruhsatsız olduğu gerekçesiyle para cezası verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmaması nedeniyle dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararında sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.

            Dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Eskişehir İdare Mahkemesinin 30.4.2003 günlü, E:2002/1793, K:2003/607 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına, fazla yatırılan 11.970.000,- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/6063

Karar No : 2004/3998

Özeti : 3194 sayılı Yasanın 26. maddesi ile Tip İmar Yönetmeliğinin 59. maddesi uyarınca doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında kalan fabrikanın doğrudan üretimiyle ilgili olan yapılar ruhsata tabi olmadığından, ruhsatsız olduğu gerekçesiyle para cezası verilemeyeceği hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan : Emet Belediye Başkanlığı

            Karşı Taraf        : … AŞ. Genel Müdürlüğü

            Vekilli               : Av. …

 

            İstemin Özeti    : Eskişehir İdare Mahkemesinin 30.4.2003 günlü, E:2002/1814, K:2003/624 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

            Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ilemahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sora işin gereği görüşüldü:

            Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.

            Dava, Emet Borik Asit Fabrikası ambar binasının ruhsatsız yapılması nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, madenin işlenmesi amacıyla kurulan fabrikayla ilgili inşaatın 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler TİP İmar Yönetmeliğinin 59.maddesi hükmü çerçevesinde doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında olduğu, inşaat ruhsatı alınmasının gerekmediği ve ilgili belediyeye bildirilmesinin yeterli olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş; karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu Eskişehir İdare Mahkemesinin 30.4.2003 günlü, E:2002/1814, K:2003/624 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına, fazla yatırılan 11.970.000,- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

YIKIM İŞLERİ

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/512

Karar No : 2004/3862

 

Özeti : 2863 sayılı Yasa uyarınca koruma kurulunun tescilli eski eserin bulunduğu parsel ve koruma alanı dışında karar alma yetkisinin olmadığı hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan :

            Vekili                : Av. …

            Karşı Taraf         Kültür ve Turizm Bakanlığı

            İstemin Özeti    : Trabzon İdare Mahkemesinin 14.11.2002 günlü, E:2002/826, K:2002/779 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

            Danıştay Tetkik Hakimi Şule Tataroğlu'nun Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Trabzon, Akçabat, … Mahallesinde sit alanın dışında tescilli yapı bitişiğindeki davacıya ait … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazın son iki katının yıktırılmasına ilişkin 14.12.1999 günlü, 3657 sayılı, koruma kurulu kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, Danıştay 6. Diresi 15.5.2002 günlü, E:2001/2500, K:2002/2885 sayılı bozma kararına uyularak uyuşmazlık konusu yapının bulunduğu alanda imar planının öngördüğü yapılaşmanın A-5 kat olması, planın dava konusu edilmemiş olması nedeniyle, ruhsatsız son iki katın yıktırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            Dava konusu işlem, davacıya ait yapının son iki katının tescilli yapı bitişiğinde olması nedeniyle yıktırılması yolundaki koruma kurulu kararıdır.

            İmar planı ve imar durumunda yapılaşma nizamı A-5 katlı olarak öngörülmüştür.

            Davacı yol seviyesinin altında bir, üstünde üç kat olmak üzere 1976 yılında inşaat ruhsatı almış, bina 1979 yılında tapuda 6 katlı kargir apartman olarak gösterilmiş, davacının ruhsat istemesi üzerine dava konusu işlemle yapının son iki katının yıktırılmasına karar verilmiştir.

            2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 8. maddesinde,yedinci maddeye göre tescil edilen korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının korunma alanlarının tespiti ve bu alanlar içinde inşaat ve tesisat yapılıp yapılamayacağı konusunda karar alma yetkisinin Koruma Kurullarına ait olduğu kurala bağlanmış, 57. maddesinde, koruma kurullarının görev ve yetkileri belirtilmiş ve 1. fıkrasının (e) bendinde, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının koruma alanlarının tespitini yapmak, (g) bendinde de,korunması gerekli taşınmaz kültür tabiat varlıkları ve koruma alanları ile ilgili uygulamaya yönelik kararlar almak görev ve yetkisinin olduğu hükme bağlanmıştır.

            Dosyadaki belgeler arasında işlemin tesisine neden olan tescilli eski eserin koruma alanlarının belirlenmesi yönünde bir kurul kararının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda anılan Yasa hükümleri uyarınca tescilli eski eserin bulunduğu parsel ve koruma alanı dışında koruma kurulunun karar alma yetkisi olmadığından bu yönde bir kararın bulunup bulunmadığının araştırılması gerekmektedir.

            Dosyadaki belgelere göre 6 katlı olan yapının dava konusu işlemle neden bir değil iki katının yıktırılmasına karar verildiği anlaşılamadığı gibi 2863 sayılı Yasaya göre tescilli yapı nedeniyle tesis edilen işlemin yargısal denetiminin bu Yasa çerçevesinde de yapılması gerekirken sadece imar mevzuatı çerçevesinde irdelenmesi yeterli görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle Trabzon İdare Mahkemesinin 14.11.2002 günlü, E:2002/826, K:2002/779 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000.- lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/475

Karar No : 2004/3479

 

Özeti : 3194 sayılı Yasanın 39. maddesi kapsamında yapılan masrafa, yasa maddesinde bu konuda herhangi bir düzenleme bulunmadığı halde ek olarak ayrıca KDV hesap edilerek istenilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan :

            Vekili                : Av. …

            Karşı Taraf        : Çankaya Belediye Başkanlığı

            Vekili                : Av. …

            İstemin Özeti    :Ankara 1. İdare Mahkemesinin 28.6.2002 günlü, E:2001/189, K:2002/646 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi Ömer Köroğlu'nun Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Ankara, … Mahallesi, … ada, … sayılı parseldeki inşaatın tehlike arz eden hususlarının davalı idarece giderilmesi nedeniyle 3194 sayılı Yasanın 39. maddesi uyarınca yapılan harcamaların % 20 fazlasıyla ve KDV dahil edilerek tahsiline ilişkin 25.01.2001 günlü, 631 sayılı işlem ve dayanağı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, yerinde yapılan kontrolde, harfiyat bitimini müteakiben arka cephe perde duvarının ivedilikle yapılması gerekirken henüz yapımına başlanmadığı inşaat çevresini tahta perde, yol cephelerinin ise saç panoyla kapatılmadığı, inşaat tabelasının asılmadığı, bu nedenle mevcut durumu itibariyle can ve mal emniyeti bakımından tehlikeli durum oluşturduğunun 9.3.2000 günlü zabıtla tespit edildiği, davalı idarece yapılan çalışmayla … ada, … sayılı parselle aralarındaki kot farkı nedeniyle bu parselde yer alan yapı için can ve mal güvenliği açısından oluşan tehlikenin giderildiği, bu durumda tesis edilen işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

            3194 sayılı Yasanın 39. maddesinde ; "Bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu belediye veya valilik tarafından tespit edilen yapıların sahiplerine, tehlike derecesine göre bunun izalesi için belediye veya valilikçe on gün içinde tebligat yapılır. Yapı sahibinin bulunmaması halinde binanın içindekilere tebligat yapılır. Onlar da bulunmazsa tebligat varakası tebliğ yerine kaim olmak üzere tehlikeli yapıya asılır ve keyfiyet muhtarla birlikte bir zabıtla tespit edilir.

            Tebligatı müteakip süresi içinde yapı sahibi tarafından tamir edilerek veya yıktırılarak tehlike ortadan kaldırılmazsa bu işler belediye veya valilikçe yapılır ve masrafı % 20 fazlası ile yapı sahibinden tahsil edilir.

            Alakalının fakruhali tevsik olunursa masraf belediye veya valilikçe bütçesinden karşılanır. Tehlike durumu o yapı ve civarının boşaltılmasını icabettiriyorsa mahkeme kararına lüzum kalmaksızın zabıta marifetiyle derhal tahliye ettirilir." kuralı yer almıştır.

            Dosyanın incelenmesinden, halen inşaatı devam eden yapının tehlike arz eden hususlarının davalı idarece giderilmesi nedeniyle 3194 sayılı Yasanın 39. maddesi uyarınca yapılan harcamaların % 20 fazlası ve KDV dahil tutarının davacıdan tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır.

            3194 sayılı Yasanın 39. maddesiyle belediye tarafından yapılan masrafın % 20 fazlasıyla yapı sahibinden tahsiline olanak sağlanmaktadır.

            Uyuşmazlıkta davalı idarenin yaptığı masrafın % 20 fazlasını 3194 sayılı Yasanın 39. maddesi uyarınca tahsil etmesinde mevzuata aykırılık bulunmamakla birlikte, anılan madde kapsamında yapılan masrafa, Yasa maddesinde bu konuda herhangi bir düzenleme bulunmadığı halde ek olarak ayrıca KDV de hesap edilerek istenilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

            Açıklanan nedenlerle Ankara 1. İdare Mahkemesinin 28.6.2002 günlü, E:2001/189, K:2002/646 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000.- lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 3.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

YARGILAMA USULÜ

         T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2004/492

Karar No : 2004/2973

 

Özeti : Belediye encümeni kararıyla tesis edilen yıkım işlemine karşı, 2577 sayılı Yasanın 11.maddesinde öngörülen usule göre dava açılabileceği hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan :1-

            Vekili    : Av. …

                                                      2- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

            Vekili    : Av. …

            Karşı Taraf :1 - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

            Vekili : Av. …

                                2-

            Vekili : Av. …

            İstemin Özeti :İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 23.9.2003 günlü, E:2003/749, K:2003/1084 sayılı kararının davacı tarafından usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması davalı idare tarafından ise vekalet ücreti yönünden bozulması istenilmektedir.

            İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın Savunmasının Özeti :Temyiz edilen kararın esasına ilişkin kısmında bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

            Davacının Savunmasının Özeti :Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi Halil Koç'un Düşüncesi :Davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 11. maddesinde öngörülen usule uygun olarak süresinde açıldığının anlaşılması karşısında idare mahkemesince, işin esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Aynur Şahinok'un Düşüncesi :Davacıya ait yapıda projeye aykırı olarak yapılan ilavelerin 2960 sayılı yasanın 13/d maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 23.1.2003 günlü 50 sayılı Büyük Şehir belediye Encümeni Kararının iptali istemiyle açılan davayı süre yönünden reddeden İdare Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmiştir.

            Temyiz dosyasının incelenmesinden; dava konusu belediye encümen kararının davacıya tebliğini takiben 2577 sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca anılan karara itiraz edildiği, itirazın reddedilmesi izerine yasal sürede davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

            Açıklanan nedenle davanın süre yönünden reddine ilişkin İdare Mahkemesi Kararının bozularak işin esası hakkında karar verilmesi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, İstanbul, … İlçesi, … pafta, … ada, … sayılı parselde bulunan yapıda projeye aykırı olarak yapılan tadilatların 2960 sayılı Yasanın 13/d maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 23.1.2003 günlü, 50 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, dava konusu belediye encümeni kararının davacıya 7.2.2003 gününde tebliğ edildiği halde, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda öngörülen 60 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra 22.5.2003 gününde açılan davada süre aşımı bulunduğu anlaşıldığından, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, bu karar esas yönünden davacı vekili, vekalet ücreti yönünden ise davalı idare tararfından temyiz edilmiştir.

            2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanununun "Dava Açma Süresi" başlıklı 7. maddesinde dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve İdare Mahkemelerinde altmış gün olduğu; bu sürenin yazılı bildirim tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı belirtilmiş yine aynı Yasanın "Üst Makamlara Başvurma" başlıklı 11. maddesinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve başvurma tarihine kadar geçmiş sürenin de hesaba katılacağı hükme bağlanmıştır.

            Dosyanın incelenmesinden, olayda, dava konusu belediye encümeni kararının davacının adresine, 7.2.2003 gününde tebliğ edildiği, davacı tarafından 21.2.2003 gününde davalı idareye başvurularak encümen kararının iptalinin istenildiği, davalı idarece 9.4.2003 gününde itirazın reddedilmesi üzerine de 22.5.2003 gününde dava açıldığı anlaşılmaktadır.

            Bu durumda, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 11.maddesinde öngörülen usule uygun olarak süresinde açıldığı anlaşıldığından idare mahkemesince, işin esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir.

            Öte yandan, İdare Mahkemesince, bozma kararından sonra uyuşmazlık ve vekalet ücreti hakkında yeniden bir karar verileceğinden , bu aşamada davalı idarenin temyiz istemi hakkında bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 23.9.2003 günlü, E:2003/749, K:2003/1084 sayılı kararının bozulmasına, 20.600.000'er lira karar harcı ile fazladan yatırılan 15.300.000'er lira harcın temyiz isteminde bulunanlara iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 12.5.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 


idare hukuku, idare hukuku davaları, idare hukukuna giriş, idare hukuku uzmanı, idare hukukcusu, idare uzmanı, idare
hukukçusu, "idare hukuku", ıdare hukuku, idare hukukunda iptal ve tam yarı
(tazminat) davaları, idare hukukunda bilirkişi, idare hukuku rehberi, idare
hukuku içtihatları, idare hukuku kararları, idare hukuku mahkemeleri, idare
hukuku yüksek yargı yerleri, idare hukuku merkezi, idari yargı, idari yargı davaları, idari yargılama usulü
kanunu, belediyelerin "imar", "ımar" ve "imar hukuku", "ımar hukuku", "kaçak yapı",
imar planı", "arazi ve arsa düzenlemesi", "imar para cezaları", "imar kirliliği
suçları", kamulaştırma, kamulaştırmasız el atma, imar affı, tapu tahsis belgesi,
imar dava dilekçe örnekleri, imar hukuku davalarına rapor hazırlama, imar
hukukundan kaynaklanan tazminat davaları, ecrisimisl, korunması gerekli kültür
ve taşınmaz varlıkları, sit alanları, eski eser, yıkılan ve yanan tarihi
eserler, ulaşım planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı, uygulama imar
planı, mevzi imar planı, ilave imar planı, inşaat ruhsatı, yapı kullanma izni,
imar hukuku ile ilgili kanunlar, imar hukuku ile ilgili yönetmelikler ve her
türlü imar sorunlarına çözüm getirecek olan "imar hukukcusu" ve "ımar
hukukçusu". imar davası, idari yargı uzmanı,












idari yargı uzmaın (idare hukuku)

Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.

Yayınlanma:: 2008-06-18 (921 okuma)

[ Geri Dön ]