imar

İmar Hukukçusundan Güncel Makaleler (imar)

imar hukuku (imar planları, arazi ve arsa düzenlemesi, kaçak yapı para cezası, inşaat ruhsatı vb.)dava dilekçe örnekleri

Tasnif edilmiş Danıştay Altıncı Dairesi İçtihatları

Danıştay imar ve imar hukuku içtihatları

imar hukuku ile ilgili terimler ve tanımlar


İmar Hukukçusu. Toki'den Ucuz Konut Satışı Devam Ediyor

+Hatalı ödemelerin geri alınması

+
18 uygulaması,

+
Danıştay içtihadı birleştirme kurulu kararı yargı kararının yerine getirilmemesi

+
Belediyelerin internet adresleri (web)

+
Görev tazminatı ile ilgili haberler

+
Konut finansmanı sistemine ilişkin çeşitli kanunlarda değişiklik yapılması hakkı

+
Toki'nin satılık evlerine yoğun talep var.

+
18. Madde uygulamasında hukuka aykırılık nedenleri imarhukukcusu cafer ergen

+Eski Haberler

+
2577 sayılı İYUK 7. Madde ile ilgili Danıştay İçtihatları

+657 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu

+Radyoloji personelinin çalışma (mesai) saatleri

+
5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kapsamında Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararı.

· ANAYASA MAHKEMESİNİN "YÜRÜRLÜ?Ü DURDURMA" KARARLARI

· ANAYASA MAHKEMESİNE İPTAL İSTEMİYLE YAPILAN BA?VURULAR ÜZERİNE VERİLEN KARARLAR

· İmar Hukuku Terimleri Sözlüğü

· idare hukukcusu (idare hukuku)

idari yargı
İdari yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak yürütmeyi durdurma istekli iptal ve tam yargı dava dilekçesi örneğini görmek için buraya tıklayınız.

İmar

Tüm içeriği görmek için tıklayınız

İdare Hukuku

İDARE HUKUKU

imarhukukcusu.com tüm haberler

imar, Eski Haberler
21.09.12
· İmarda kısıtlılık sorunu sona eriyor (5 Yıl ile sınırlandırıldı)
16.09.12
· imar planları ve imar uygulamaları nedeniyle ücret
08.09.12
· Tazminat davasının süreaşımı nedeniyle reddi halinde maktu avukatlık ücreti
· İlan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planının şekil eksikliği nedeniyle
· Davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmas
· Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanları
· İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması
· 5 yıllık inşaat ruhsatı süresi içinde yapı kullanma izin belgesi alınmaması hali
12.05.12
· Deprem nedeniyle oluşan zararda belediyenin kusursuz sorumluluğu yoktur
10.05.12
· Tapulu yerdeki yapı ruhsattsız da olsa 32. madde işletilmemişse tazminat gerekir
· Yeşil alan için yapılan bağış da DOP tan düşülür.
14.04.12
· Bam Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkın
· Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
· Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
06.04.12
· Anayasa Mahkemesi’ne Göre 3194/42. Maddesinin Üçüncü Fıkrası (32 md)
· 42. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…32…” ibaresi
01.04.12
· belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" ist
· 125 nolu Danıştay Dergisi imar hukuku içtihatları
23.03.12
· Köy yerleşik alanı ve civarında imar yetkisi
· Yoldan İhdasen Oluşan Taşınmazlar Hakkında Yorum
· Anayasa Mahkemesi Kararı (Yoldan İhdas)
11.03.12
· Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı
05.03.12
· Çoğaltılmış Fikir Ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu
14.02.12
· Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Hakkında Kanun Tasarısı
21.12.11
· Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (21 Aralık 2011-28149)
· İmar Davaları Kitabı Üçüncü Baskı 2011
06.12.11
· İmar hukuku içtihatları (Danıştay Dergisi 124)
23.10.11
· 3194 sayılı Kanunun 5940 sayılı Kanunla değişik 42. maddesi uyarınca para cezası
· 1608 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası verilmesine ve 1 kez yasaklanan faa
· Bedele Dönüştürülen Paya Takdir Edilen Karşılığın Artırılması Davası
· Cedit-Erenler-Topçular-28 Haziran Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı
09.09.11
· Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması zorunlu
12.08.11
· Valilik görüşü alınmadığı gerekçesiyle yıkılamayacağı
· İmar planının yürütmesinin durdurulması üzerine yapının mühürlenmesi
· Ticaret alanında akaryakıt istasyonu yapılamaz
· müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulun
· Tadilat ruhsatının kat irtifakı sahibi kişilerin imzası, bu kişiler tarafından v
· 2981 sayılı Yasanın 10/b alanında 3194 sayılı Kanunun 18. madde uygulamasında DO
· Mutlak tarım arazileri
01.08.10
· www.idarehukuku.net Türkiye'nin İdare Hukuku - İdari Yargı Bilgilerine hoşgeldin
29.06.10
· Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
17.04.10
· Kaplıca izinlerini artık Valilikler verecek. Bakanlık yetkiyi devretti.
10.04.10
· Yeni imar para cezası hükümleri önceki (Kaçak yapı suçlarına) uygulanmaz.
08.04.10
· 3194/18 uyg. yapılmayan alanda kamulaştırma yapılabilir
03.04.10
· Nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olma
28.01.10
· İmar planı ve inşaat ruhsatı iptali üzerine tazminat dava açma süresi
· Plan değişikliği isteminin reddi yolundaki işlemin değil doğrudan planın iptalin
· Planlı bir bölgede arazi ve arsa düzenlemesi yapılmadan kamulaştırma yapılması
· Dolgu alanında plan yapılabilmesi
· Binanın hukuken en son bittiği tarih

Eski Haberler

İmar hukuku ile ilgili Kanunlar

+imar kanunu (3194)
+il özel idaresi kanunu (5302)
+belediye kanunu (5393)
+büyükşehir belediyesi kanunu(5216)
+kamulaştırma kanunu (2942)
+kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu (2863)

+yıpranan tarihi ve kültürel taşınmaz varlıkların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması hakkında kanun (5366)
+yapı denetimi hakkında kanun (4708)
+gecekondu kanunu (775)
+imar ve gecekondu af kanunu (2981/3290)

İMAR HUKUKU İLE İLGİLİ YÖNETMELİKLER

+belediyeler tip imar yönt.
+imar affı yönetmeliği
+plansız alanlar yönt.
+plan yapım yönt.
+koruma amaçlı im. pln. yönt.
+kıyı kanunu uyg. yönt.
+tarım alanları yönt.
+karayolları kenarlarında..yönt.
+18. madde uygulama yönt.
+plan müellifleri yönt.
+gecekondu yönetmeliği

+imar ile ilgili tüm yönet.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SA?LIK SİGORTASI KANUNU

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Mevuzatı

idare hukuku (Danıştay) içtihatları

İdare hukuku İçtihatları

idare hukuku, iptal ve tazminat davası

İdari Yargıda (İdare Mahkemelerinde) açılacak Yürütmenin Durdurulması istekli iptal ve tazminat dava dilekçe örneği için tıklayınız.

İMAR

imar
içtihatları

Ankara Bölge İdare Mahkemesi

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi
Konya Bölge İdare Mahkemesi
Aydın Bölge İdare Mahkemesi
Edirne Bölge İdare Mahkemesi
Manisa Bölge İdare Mahkemesi
Ordu Bölge İdare Mahkemesi
Van Bölge İdare Mahkemesi
Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi
Sakarya Bölge İdare Mahkemesi
Samsun Bölge İdare Mahkemesi
Antalya Bölge İdare Mahkemesi
Gaziantep Bölge idare Mahkemesi
Denizli Bölge İdare Mahkemesi
Adana Bölge İdare Mahkemesi
İzmir Bölge İdare Mahkemesi
Erzurum Bölge İdare Mahkemesi
Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi
Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi
Bursa Bölge İdare Mahkemesi
Malatya Bölge İdare Mahkemesi
Sivas Bölge İdare Mahkemesi
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi
Trabzon Bölge İdare Mahkemesi
İdari Yargı (İDARE HUKUKU) Kitapları (Yayınları)
Bölge İdare Mahkemelerinin İnternet (Web) Adresleri - Sayfaları
BÖLGE İDARE MAHKEMELERİNİN İTİRAZ MERCİLERİ
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun
Devlet Memurları Kanunu
Danıştay Kanunu
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
İdari Yargılama usulü Kanunu
Hakimler ve Savcılar Kanunu
399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejimlerinin Düzenlenmesi ve 233 sayılı KHK''nin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Danıştay Altıncı Dairesinin imar hukuku içtihatları
Danıştay altıncı Dairesinin imar davaları ve imar hukuku içtihatları



idare hukuku, imar hukuku


ALTINCI DAİRE KARARLARI

 

GECEKONDU İŞLERİ

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/338

Karar No : 2004/3903

 

Özeti : Yeminli teknik özel büro tarafından 1984'de düzenlenen   tespit  formunda  ve  12.6.1985  tarihli tapu tahsis  belgesinde 1 kat işyeri+5 kat konut olarak belirtilen yapının gecekondu olarak nitelendirilmesine olanak bulunmadığı gibi, sözkonusu yapının aftan yararlandırılmasının 2981 sayılı Yasanın dar gelirli vatandaşların konut sahibi olabilmesinin sağlanması amacına da aykırılık taşıdığı hakkında.

           

            Temyiz İsteminde Bulunan : İstanbul Defterdarlığı Milli Emlak Dairesi Başkanlığı

            Karşı Taraf        :

            Vekili                :Av. …

            İstemin Özeti    : İstanbul 3.İdare Mahkemesinin 16.10.2002 günlü, E:2002/71, K:2002/1266 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti :Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

            Danıştay Tetkik Hakimi Gonca Temizhan'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Kağıthane ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan gecekondu nedeniyle davacıya verilen 31.5.1985 günlü, 2/5784 sayılı tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, mesken ve işyeri olarak kullanılan 6 katlı gecekondusu nedeniyle 2981 sayılı Yasadan yararlanmak amacıyla 28.4.1983 tarihinde af başvurusunda bulunulduğu, 6 katlı gecekondu için davacı adına 12.6.1985 tarihinde tapu tahsis belgesi düzenlendiği, tapu tahsis belgesine konu taşınmazın tapu tahsis belgesi verildikten sonra yapılan plan değişikliğiyle irtifasının 15.5 metreye çıkartıldığından bahisle tapu tahsis belgesinin iptal edildiği anlaşıldığından, idari işlemlerde varolması gereken hukuki istikrar ve güven ilkelerine aykırı olarak tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

            2981 sayılı Af Kanunu imar mevzuatına aykırı yapılarla gecekonduları kapsamaktadır.

            Anılan Yasanın tespit ve değerlendirme işlemleri başlıklı 8.maddesinde tespit kapsamına, temel inşaatı tamamlanmış veya sömel betonları dökülmüş olmak kaydı ile hazine, belediye, il özel idarelerine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare etmekte olduğu arsa veya arazilerdeki inşaatına Kanunun 14. maddesinin (f) fıkrasındaki tarihlerden önce başlanmış mesken, kısmen işyeri ve konut olarak kullanılan veya evvelce konut olarak kullanılıp sonra işyerine çevrilen gecekondular ile imar mevzuatına, ruhsat ve eklerine aykırı tüm yapıların dahil olduğu hükme bağlanmıştır.

            Aynı Yasanın 10.maddesinde bu kanun hükümlerine göre hazine, belediye, il özel idarelerine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün idare ettiği arsa ve araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapıların, 12.madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yerin hak sahibine tahsis edileceği ve ilgilisine "Tapu Tahsis Belgesi" verileceği; hak sahibi olmadığı halde tapu verilen kişilerin tapularının re'sen iptal edileceği kurala bağlanmıştır.

            Dava konusu uyuşmazlıkta ise, Yeminli Teknik Özel Büro tarafından 1984 tarihinde düzenlenen tespit formunda ve 12.6.1985 tarihli tapu tahsis belgesinde 1 kat işyeri + 5kat konut olarak belirtilen yapının gecekondu olarak nitelendirilmesine olanak bulunmadığı gibi sözkonusu yapının aftan yararlandırılmasının 2981 sayılı Yasanın dar gelirli vatandaşların konut sahibi olabilmesinin sağlanması amacına da aykırılık taşıdığı açıktır.

            Açıklanan nedenlerle, İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 16.10.2002 günlü, E:2002/716, K:2002/1266 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 18.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/685

Karar No : 2004/3717

 

Özeti : Henüz tapuya dönüşmemiş tapu tahsis belgesi ile tasarruf edilen ve barınma amaçlı kullanılması gereken gecekondunun, yasanın öngördüğü amaçlara aykırı olarak yıkıldığının belirlenmesi üzerine, tapu verilmesi isteminin reddedilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan : Mamak Belediye Başkanlığı - ANKARA

            Vekili                : Av. …

            Karşı Taraf        :

            Vekili                : Av. …

            İstemin Özeti    : Ankara 1. İdare Mahkemesinin 28.6.2002 günlü, E:2001/403, K:2002/622 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden, tapu tahsis belgesine konu gecekondunun davacı tarafından yıkıldığının anlaşılması karşısında, içinde oturan dar gelirli ailenin barınma ihtiyacını karşılamak üzere yapılan ve bu şekilde tasarruf edilen bir gecekondunun tapu tahsis belgesi tapuya dönüşmeden yıkılması, dar gelirli vatandaşların konut sahibi olabilmelerinin sağlanması için çıkarılan 2981 sayılı Yasa'nın bu amacına aykırı olduğundan, tapu verilmesi isteminin reddine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

            Buna göre, davanın reddedilmesi gerektiğinden, İdare Mahkemesinin işlemin iptali yolundaki kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi :Davacının … … Mah. … Cad. No:… adresinde … ada, … parselde bulunan gecekondusu için tapu verilmesine yönelik başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, İdare Mahkemesince, davacının gecekondusu için 2981 sayılı Yasa kapsamında usulüne uygun başvuruda bulunduğu ve adına tapu tahsis belgesi düzenlendiğinin tartışmasız olması karşısında istemin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından iptali yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

            2981 sayılı Yasanın 10.maddesinin (a) fıkrasında, tapu tahsis belgesinin hak sahiplerine verilecek tapuya esas teşkil edeceği hükme bağlanmıştır.

            Dosyanın incelenmesinden, davacıya gecekondusu nedeniyle verilen 12.7.1985 günlü, 9286 nolu tapu tahsis belgesinin Başkanlık Makamının 26.3.2001 günlü, 1464 sayılı olurlarına istinaden 29.3.2001 tarih ve 605 sayılı Encümen kararı ile iptal edildiği anlaşıldığından tapu verilmesi isteminin reddine ilişkin işlemde hukuken aykırılık görülmemiştir.

            Bu durumda aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, …, …, … Mahallesi, … Caddesi, … numaralı gecekondu nedeniyle tapu verilmesi isteminin cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu gecekondu nedeniyle 28.9.1984 tarihinde, 98699 sayılı imar affı başvurusunda bulunulması üzerine, 12.7.1985 günü, 9286 sayılı tapu tahsis belgesinin düzenlendiği, davalı idarece zeminde yapılan incelemelerde davacıya ait gecekondunun bulunmadığı, herhangi bir yapının olmadığı gerekçesiyle tapu tahsis belgesi iptal edilmiş ise de, uyuşmazlık konusu yerin imar affı başvurusunda bulunulduğu, 28.9.1984 tarihinde mevcut durumunun yeminli özel teknik büro tarafından incelenerek, "tamamı kullanılıyor nitelikteki basit yapının" tespit edilmesi karşısında, mevcut yapının sonradan yıkılmış olmasının davacı adına düzenlenen tapu tahsis belgesinin iptal edilmesini gerektirmeyeceğinden bu iddianın yerinde görülmediği; bu durumda usulüne uygun olarak yapılan başvuru sonucunda tapu tahsis belgesi düzenlenen gecekondu nedeniyle tapu verilmesi isteminin cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.

            2981 sayılı Yasanın 10 ncu maddesinin (a) fıkrasında, bu Kanun hükümlerine göre hazine, belediye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapıların, 12 nci madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahibine tahsis edileceği ve bu tahsisin yapıldığının tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine "Tapu Tahsis Belgesi" verileceği, 13. maddesinin (a) fıkrasında da, bu Kanun gereğince arsa tahsis edilecek kimselerin; kendisinin veya eşinin veya reşit olmayan çocuğunun oturduğu belediye ve mücavir alan sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümü veya bir bölümü iş yeri olarak kullanılan bir yapıya sahip bulunmaması gerektiği hükme bağlanmıştır.

            2981 sayılı Yasanın yukarıda anılan hükümleri ile, dar gelirli vatandaşların konut sahibi olabilmelerinin sağlanması amaçlanmaktadır.

            Dosyanın incelenmesinden, dar gelirli olması nedeniyle hak sahibi sayılarak 2981 sayılı Yasadan yararlanması kabul edilen davacıya … ada, … sayılı parselin 386 m2'lik kısmının 12.7.1985 günlü, 9286 sayılı tapu tahsis belgesiyle tahsis edildiği, idarece bu taşınmazda herhangi bir gecekondu olmadığının tespit edilmesi üzerine tapu verilmesi isteminin cevap verilmemek suretiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.

            2981 sayılı yasa gerekçesinde,Yasanın amacı,ekonomik ve sosyal nedenlerle birer çekim merkezi haline gelen kentlere akın eden vatandaşların mutlak olan barınak ihtiyaçlarının giderilmesi,imar mevzuatı ve planlara uygun hale getirilebilecek yapıların belli şartlarda hukukileştirilmesi olarak belirtilmiştir. Yasa, en temel ihtiyaçlardan biri olan barınma ihtiyacını dahi karşılayamayacak durumdaki dar gelirli vatandaşların mağduriyetini gidererek bu durumda olanlara aileleriyle birlikte barınma olanağı sağlamak için hazine, belediye, il özel idaresi ve vakıf arazisi üzerine yapılan, barınma amacıyla yada kısmen barınma kısmen işyeri olarak kullanılan kaçak yapıları meşrulaştırmıştır.

            Bu meşrulaştırma sırasında yasaya özgü olan ve tapuya esas teşkil ederek hak sahipliğini belirleyecek olan tapu tahsis belgesi verilmekte ve bu tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilmektedir.

            Bu belge, Medeni Kanunda tanımlanan tasarruf belgelerinden farklıdır. Mülkiyeti değil, haksahipliğini belirlediğinden ve tapuya dönüşünceye kadar işlevi, içinde oturan dar gelirli ailenin barınma ihtiyacını karşılamak olduğundan bu şekilde tasarruf edilen bir gecekondunun yıkılması ya da yıkılarak yeniden yapılması tahsisin iptali sonucunu doğurur ve tapu verilemez. Dolayısıyla tapu tahsis belgesi ile hak sahibi kabul edilenlerin tasarruf hakları yasanın belirlediği amaçlar çerçevesinde kısıtlanmıştır.

            Bu belirlemeler karşısında, henüz tapuya dönüşmemiş tapu tahsis belgesi ile tasarruf edilen ve barınma amaçlı kullanılması gereken gecekondunun Yasanın öndördüğü amaçlara aykırı olarak yıkıldığının belirlenmesi üzerine tapu verilmesi isteminin reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, İdare Mahkemesince; işleminin iptali yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle, Ankara 1.İdare Mahkemesinin 28.6.2002 günlü, E: 2001/403, K:2002/622 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000 lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000 lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 11.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

İMAR İŞLERİ

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/281

Karar No : 2004/3882

Özeti : İnşaat  ruhsatı  süresi  dolduğundan bahisle, 3194 sayılı Yasanın 42. maddesi uyarınca para cezası verilemeyeceği hakkında

           

            Temyiz İsteminde Bulunan : S.S…. - Konut Yapı Kooperatifi

            Vekili                : Av. …

            Karşı Taraf        :İzmir Valiliği

            İstemin Özeti    : İzmir 4. İdare Mahkemesinin 3.10.2002 günlü, E:2002/331, K:2002/824 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

            Danıştay Tetkik Hakimi Sedef Türkdoğan 'ın Düşüncesi : Uyuşmazlık konusu olayda, yapıya ruhsat alınarak başlandığı, ruhsat veya eklerine ve imar mevzuatına aykırı bur durum tespit edilmediği ve ruhsat süresi dolduktan sonra inşaata devam edildiğine ilişkin bir iddia ve tesbitte bulunmadığından yapıya ilişkin ruhsat süresinin dolduğundan bahisle 3194 sayılı Yasanın 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığından, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Habibe Ünal'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, İzmir, Karaburun İlçesi, Küçükbahçe Köyü, … Mevkii, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan yapıların inşaat ruhsatı süresinin bitmiş olması ve bu nedenle ruhsatsız duruma düşmesi nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 3.1.2002 günlü, 72 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; uyuşmazlık konusu parsel üzerinde davacı kooperatifçe 30.4.1993 tarihli inşaat ruhsatı ile yapıların inşaasına başlandığı, davalı idarece 13.4.1999 tarihinde yapılan denetimde inşaat ruhsatı ve eki projesine uygun olarak yapılan yapıların 5 yıllık yasal ruhsat süresinin dolması nedeniyle ruhsatsız konuma düştüğü tesbit edilerek mühürlendiği ve dava konusu işlemin tesis edildiği, bu işlemden sonra anılan yapılar için 28.3.2002 tarihinde ruhsatların yenilendiği, uyuşmazlık konusu yapılar için 30.4.1993 tarihinde yapı ruhsatı alındığı ve yapıların 30.4.1998 tarihine kadar ruhsatlı bulunduğu, bu süre içerisinde yapıların bitirilememesi nedeniyle ruhsatlarının yenilenmesi gerekmekte iken bunun yapılmadığı, dolayısıyla yapı tatil tutanağının düzenlendiği 13.4.1999 tarihinde ve kooperatife para cezası verildiği 20.12.2001 tarihinde yapıların ruhsatsız konumda bulunduğu, her ne kadar 28.3.2002 tarihinde yeniden ruhsat alınmış ise de, ruhsat alındıktan sonra yasada belirtilen 5 yıllık sürenin sonu olan 30.4.1998 tarihi ile yeniden ruhsat alındığı 28.3.2002 tarihleri arasında yapıların ruhsatsız bulunduğunun açık olduğu, ruhsatın hükümsüz kalması nedeniyle ruhsatsız konuma düşen yapılar için para cezası verilmesine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

            3194 sayılı imar Kanununun 42. maddesinin 1.fıkrasında; ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuata aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhidine 500.000 liradan 25.000.000.-liraya kadar para cezası verileceği ayrıca fenni mesule bu cezaların 1/5'inin uygulanacağı hükme bağlanmış, bu maddede belirtilen ceza miktarları 765 sayılı Yasanın 4421 sayılı Yasa ile değişik Ek-1 maddesi uyarınca 393 kat artırılmış ve Ek 2. maddesi uyarınca da her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için belirlenen yeniden değerlenme oranına tabi tutulmuştur.

            Yukarıda anılan 3194 sayılı İmar Kanunun 42. maddesi uyarınca, ancak ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapı yapılması durumunda para cezası verilmesi mümkün olup, ruhsat ve eklerine aykırılık bulunmadığı ve ruhsat süresinin dolmasından sonra inşaata devam edilmediği sürece, sadece ruhsat süresinin dolduğundan ve inşaatın ruhsatsız duruma düştüğünden bahisle anılan madde hükmü uyarınca para cezası verilmesi mümkün değildir.

            Dosyanın incelenmesinden, davacı kooperatifin, İzmir -Karaburun İlçesi, Küçükbahçe Köyü, … mevkii, … ada, … parsel sayılı taşınmazda yapı yapmak amacıyla 30.4.1993 günlü, 72 sayılı yapı ruhsatı aldığı, bu ruhsat uyarınca inşaata başlandığı, 13.4.1999 tarihinde davalı idarece yerinde yapılan denetimde, inşaat ruhsatında belirtilen toplam 15 adet, bitmiş kullanılır durumda konut tespit edildiği, 5 yıllık yapı ruhsatı süresinin dolması nedeniyle inşaatların aynı günlü yapı tatil zaptı ile mühürlenerek durdurulduğu, dava konusu işlemle de para cezası verildiği anlaşılmaktadır.

            Diğer taraftan, dava konusu işlemde yapıların inşaat ruhsatı ve eki projesine uygun olarak yapıldığının tesbit edildiği de belirtilmiştir.

            Bu durumda, uyuşmazlık konusu olayda, yapılara ruhsat alınarak başlandığına, ruhsat veya eklerine ve imar mevzuatına aykırı bir durum tespit edilmediğine ve ruhsat süresi dolduktan sonra inşaata devam edildiğine ilişkin bir iddia ve tesbitte bulunmadığına göre yapılara ilişkin ruhsat süresinin dolduğundan bahisle 3194 sayılı Yasanın 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesi mevzuata uyarlık bulunmadığından, davanın reddine ilişkin idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle İzmir 4. İdare Mahkemesinin 3.10.2002 günlü, E:2002/331, K:2002/824 sayılı kararının bozulmasına, 10.120.000.- lira karar harcı ile fazladan yatırılan 7.530.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/84

Karar No : 2004/2843

 

Özeti : Tek parsel üzerinde bile olsa, 3194 sayılı Yasanın 42. maddesinde "parsel" değil " imar mevzuatına aykırı yapı" ifadesine yer verildiğinden, imar mevzuatına aykırı her yapı için ayrı ayrı para cezası verilebileceği hakkında.

 

            Temyiz İsteminde Bulunan : Sincan Belediye Başkanlığı- ANKARA

            Vekili                :Av. …

            Karşı Taraf        :

            İstemin Özeti    :Ankara 7. İdare Mahkemesinin 9.7.2002 günlü, E:2001/1634, K:2002/891 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti :Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

            Danıştay Tetkik Hakimi Şule Tataroğlu'nun Düşüncesi : Tek parsel üzerinde olsa bile 3194 sayılı Yasanın 42. maddesinde "parsel" değil "imar mevzuatına aykırı yapı" ifadesine yer verilmiş olması nedeniyle tek parsel üzerindeki imar mevzuatına aykırı her yapı için ayrı ayrı para cezası verilebileceğinden mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı Habibe Ünal'ın Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararın temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava, Ankara, …, … ada, … parsel sayılı taşınmazdaki inşaat için 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 26.7.2001 günlü, 1035 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, dava konusu yapının tek bir ruhsata konu olması, yapı kullanma izninin henüz verilmemiş olması nedeniyle inşaatın bitmiş olduğundan söz edilemeyeceği,dolayısıyla denetimin tüm inşaat için yapılıp ruhsata aykırı bütün durumlar için tek bir para cezası uygulanmasının, hem inşaatın ruhsata, imar durumuna ve fen kurallarına uygunluğunun zamanında ve doğru olarak denetlenebilmesi bakamından hem de bir eylem için birden fazla ceza verilemeyeceği yolundaki ceza hukuku ilkesine uygunluk bakımından zorunlu olduğu, 1034 sayılı encümen kararıyla para cezası verilmiş olmasına karşın aynı eylem için ikinci ceza niteliğindeki dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

            3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesinde ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhide para cezası verileceği, ayrıca fenni mesule bu cezaların 1/5 inin uygulanacağı belirtilmiştir.

            Aynı kanunun 19/3 maddesinin 3. fıkrasında; bir parsel üzerinde birden fazla bina ve tesislerin yapımı gerektiğinde (Koopertif evleri, siteler, toplu konut inşaatı gibi) imar parselasyon planlarının ifraza gerek kalmadan bu ihtiyacı karşılayacak şekilde düzenleneceği veya değiştirileceği ve burada talep halinde Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanacağı hükmü getirilmiştir.

            Yukarıda belirtilen yasal düzenlemelere göre bir parsel üzerine kooperatif evleri, siteler, toplu konutlar gibi birden fazla bina ve tesisin tek ruhsatla yapılmasına imar mevzuatı izin vermektedir.

            Ancak bu kolaylık ruhsat maliyetini azaltarak ucuz konut ihtiyacını karşılamak amacı taşımaktadır.

            3194 sayılı Kanunun 42. maddesinde geçen " yapı "terimi parseli değil yapıyı ifade etmektedir.Bu nedenle tek parsel üzerine bile olsa farklı bloklardaki ruhsat eki projeye aykırılıklar ayrı ayrı değerlendirilerek para cezası verilebilir.

            Bu durumda, idarece daha önce C1 blok için para cezası verilmiş olması nedeniyle D+D1 bloklar için verilen cezanın aynı eylem için verilen ikinci ceza olarak kabulü mümkün olmadığından iptali yolundaki mahkeme kararında isabet görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle Ankara 7.İdare Mahkemesinin 9.7.2002 günlü, E:2001/1634, K:2002/891 sayılı kararının bozulmasina, 10.120.000.- lira karar harcı ile fazladan yatırılan 7.530.000.-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 5.5.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2002/6584

Karar No : 2004/2274

 

Özeti : Semt spor alanının düzenleme ortaklık payından, bölgesel spor alanının kamu ortaklık payından karşılanması gerektiği hakkında.

           

            Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1-…

            Vekili                : Av. …

                                      2-Yüreğir Belediye Başkanlığı

            Vekili                : Av. …

            Karşı Taraf        :1- Yüreğir Belediye Başkanlığı

            Vekili                : Av. …

                                      2- …

            Vekili                : Av. …

            İstemin Özeti    : İzmir 4. İdare Mahkemesinin 22.3.2002 günlü, E:2001/1367, K:2002/499 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

            Danıştay Tetkik Hakimi Şule Tataroğlu'nun Düşüncesi : İmar planında gösterilen spor alanının semt spor alanı olması halinde düzenleme ortaklık payından karşılanması, bölgesel bir spor alanı ve tüm kente hizmet verecek bir kamu tesis alanı olması halinde ise kamu ortaklık payı ile oluşturulması gerektiği sonucuna ulaşıldığından spor alanının niteliği araştırılarak karar verilmek üzere mahkeme kararının bu kısmının bozulması, mahkeme kararının imar planına yönelik davanın reddine ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

            Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi : Temyiz dilekçelerinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

            Açıklanan nedenlerle,tarafların temyiz istemlerinin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

            Dava,Adana,Yüreğir, … köyü, … parsel sayılı taşınmazın "Spor Alanı" olarak belirlenmesine ilişkin imar planı değişikliği ile 27.8.1998 günlü 2012 sayılı belediye encümeni kararıyla yapılan parselasyon işleminin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; plan hiyerarşisi içinde alt ölçekli olan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında 1/5000 ölçekli nazım imar planına uygun olarak taşınmazın "Spor Alanı" olarak belirlendiği, üst ölçekli planın iptalinin istenilmemiş olması karşısında dava konusu planda hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın anılan plana yönelik kısmının reddine, spor alanının tescile tabi olmayan bir alan olması nedeniyle düzenleme ortaklık payından karşılanması gerekirken davacının hissedar yapılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar taraflarca temyiz edilmiştir.

            Temyize konu mahkeme kararının imar planına yönelik davanın reddine ilişkin kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.

            Davanın parselasyon işlemine yönelik kısmına gelince;

            İmar Kanunun 18. maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile ilgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin (c) bendinde; "Düzenleme Ortaklık Payı; düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, yeşil saha, genel otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tabi olmayan alanlar ile cami, karakol,yerleri ve ilgili tesisler için kullanılmak üzere, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden önceki yüzölçümlerinden %35'e kadar düşülebilen miktar ve/veya zorunlu hallerde malikin muvafakatı ile tespit edilen karşılığı bedeldir" şeklinde tanımlanmış, aynı Yönetmeliğin 12. maddesinde, düzenleme sahasında bulunan okul, hastane, kreş, belediye hizmet veya diğer resmi tesis alanı gibi umumi tesislere ayrılan alanların parselleri, düzenlemeye giren parsellerin alanları oranında pay verilmek suretiyle hisselendirileceği hükme bağlanmıştır.

            Yukarıda belirtilen maddelerin birlikte değerlendirilerek yorumlanmasından; bir alanın kamu tesis alanı olması halinde anılan Yönetmeliğin 12. maddesine göre, umumi hizmet alanı olması halinde ise 4.madde uyarınca düzenleme ortaklık payı ile oluşturulması gerekmektedir.

            Dava konusu olayda da planlarda gösterilen spor alanının semt spor alanı olması halinde düzenleme ortaklık payından karşılanması, bölgesel bir spor alanı ve tüm kente hizmet verecek bir kamu tesis alanı olması halinde ise kamu ortaklık payı ile oluşturulması gerektiği sonucuna ulaşıldığından, spor alanının niteliği araştırılarak irdelenmek suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.

            Açıklanan nedenlerle, temyize konu İzmir 4. İdare Mahkemesinin 22.3.2002 günlü, E:2001/1367, K:2002/499 sayılı kararının imar planına yönelik kısmının onanmasına, parselasyon işlemine yönelik kısmının bozulmasına, 10.120.000.- lira karar harcının davalı idareye, fazladan yatırılan 7.530.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunanlara iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 14.4.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

          T.C.

D A N I Ş T A Y

Altıncı Daire

Esas No : 2003/493

Karar No : 2004/3850

 

Özeti : Hibe adıyla yeşil alan için yapılan terkin kamu alanı için yapılan bedelsiz terkden ayrı düşünülemeyeceği ve bu m





idare hukuku, idare hukuku davaları, idare hukukuna giriş, idare hukuku uzmanı, idare hukukcusu, idare uzmanı, idare
hukukçusu, "idare hukuku", ıdare hukuku, idare hukukunda iptal ve tam yarı
(tazminat) davaları, idare hukukunda bilirkişi, idare hukuku rehberi, idare
hukuku içtihatları, idare hukuku kararları, idare hukuku mahkemeleri, idare
hukuku yüksek yargı yerleri, idare hukuku merkezi, idari yargı, idari yargı davaları, idari yargılama usulü
kanunu, belediyelerin "imar", "ımar" ve "imar hukuku", "ımar hukuku", "kaçak yapı",
imar planı", "arazi ve arsa düzenlemesi", "imar para cezaları", "imar kirliliği
suçları", kamulaştırma, kamulaştırmasız el atma, imar affı, tapu tahsis belgesi,
imar dava dilekçe örnekleri, imar hukuku davalarına rapor hazırlama, imar
hukukundan kaynaklanan tazminat davaları, ecrisimisl, korunması gerekli kültür
ve taşınmaz varlıkları, sit alanları, eski eser, yıkılan ve yanan tarihi
eserler, ulaşım planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı, uygulama imar
planı, mevzi imar planı, ilave imar planı, inşaat ruhsatı, yapı kullanma izni,
imar hukuku ile ilgili kanunlar, imar hukuku ile ilgili yönetmelikler ve her
türlü imar sorunlarına çözüm getirecek olan "imar hukukcusu" ve "ımar
hukukçusu". imar davası, idari yargı uzmanı,











idari yargı uzmanı (idare hukuku)

Copyright © Imar Hukukcusu Tüm hakları saklıdır.

Yayınlanma:: 2008-06-17 (826 okuma)

[ Geri Dön ]