|
|
|
|
Parselasyon (arazi ve arsa düzenlemeleri) incelenirken hangi kriterlere göre doğruluğu araştırılacak. Parselasyon işleminin 1/1000 ölçekli uygulama imar planına dayalı olarak yapılacağı, ancak 1/1000 ölçekli uygulama işleminin dava konusu edilmemesi halinde, parselasyon işleminin 3194 sayılı imar kanununun 18. Maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri ile 1
Parselasyon
işleminin 1/1000 ölçekli uygulama imar planına dayalı olarak yapılacağı, ancak
1/1000 ölçekli uygulama işleminin dava konusu edilmemesi halinde, parselasyon
işleminin 3194 sayılı imar kanununun 18. Maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri
ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planına
ve
parselasyon ilkelerine uygun yapılıp yapılmadığının irdelenmesi suretiyle karar
verilmesi gerektiği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 12.1.2004 gün ve
E:2003/1709, K:2004/26 sayılı kararı.
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar
Tarihi
ALTINCI
DAİRE
2004
26
2003
1709
12/01/2004
KARAR METNİ
Parselasyon
işleminin 1/1000 ölçekli uygulama imar planına dayalı olarak yapılacağı, ancak
1/1000 ölçekli uygulama işleminin dava konusu edilmemesi halinde, parselasyon
işleminin 3194 sayılı imar kanununun 18. Maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri
ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planına
ve
parselasyon ilkelerine uygun yapılıp yapılmadığının irdelenmesi suretiyle karar
verilmesi gerektiği hk. Danıştay Altıncı Dairesinin 12.1.2004 gün ve
E:2003/1709, K:2004/26 sayılı kararı.
Temyiz İsteminde Bulunan : ? Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : Türkiye ? Bankası ? Şubesi Müdürlüğü
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Konya İdare Mahkemesinin 27.11.2002 günlü, E:2001/1868,
K:2002/1594 sayılı kararının usul
ve
yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri
bulunmadığından, usul
ve
kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Halil Koç'un Düşüncesi : Parselasyon işleminin dayanağı
1/1000 ölçekli uygulama imar planı dava konusu edilmediğinden, dava konusu
parselasyon işleminin 3194 sayılı yasa
ve
ilgili yönetmelik hükümleri ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planına
ve
parselasyon ilkelerine uygun yapılıp yapılmadığının irdelenmesi suretiyle
yeniden karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararının bozulması gerektiği
düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı M.İclal Kutucu'nun Düşüncesi :?, ? ilçesi ? Mahallesi 35 pafta,
179 ada, 28 parselde kayıtlı taşınmazın bulunduğu yerde 3194 sayılı Kanunun 18.
maddesine göre imar uygulaması yapılmasına ilişkin 21.9.2001 günlü
ve
697 sayılı Belediye Encümen Kararını iptal eden idare mahkemesi kararının
bozulması istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından parselasyon işlemi sonucu kendisine
tahsis edilen parselin başkaları ile hisseli olduğunu
ve
taşınmazın düzenleme öncesi konumu ile ilişkisinin bulunmadığı, düzenlemenin
adalet ve
eşitlik ilkelerine ters düştüğü, belediyenin yeni oluşturduğu parsellerin her
birine kendisini hissedar yaparak Kanunun amacı dışına çıktığı, mevzuat
hükümlerine aykırı biçimde kapanan kadastrol yolların belediyeye ait parsel
şeklinde düzenlemeye dahil edildiği
ve
düzenleme sonucu belediye adına parseller oluşturulduğu iddiaları ile
parselasyon işleminin iptali istemiyle dava açıldığı halde mahkemece imar planı
yönünden inceleme yapılıp dava konusu parselasyon işleminin iptal edildiği
anlaşılmaktadır.
Bu yüzden parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davanın davacının
iddiaları gözönünde bulundurularak karara bağlanması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz konusu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı
düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten
ve
dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ?, ? İlçesi, 35 pafta, 179 ada, 28 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu
alanda 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca parselasyon yapılmasına
ilişkin 21.9.2001 günlü, 697 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle
açılmış; idare mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif
ve
bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporla, dosyadaki bilgi
ve
belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, yapılan düzenleme sonucunda
oluşturulan imar parsellerinin standart bir büyüklüğünün bulunmadığı, objektif
kriterlere dayanılmadığı kentsel siluet açısından birbirine yakın adalarda bile
farklı yapılaşma
ve
yoğunluk kararlarının oluşturulduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde
mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar
davalı idare vekili tarafıdan temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin 1. fıkrasında, imar hududu içinde bulunan
binalı veya binasız
arsa
ve
arazileri malikleri veya diğer sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın birbirleri
ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle
birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya,
müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya
ve
re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyelerin yetkili olduğu kurala
bağlanmıştır.
İmar Kanununun 18. maddesi uyarıca yapılacak
Arazı
ve
Arsa
Düzenlemesi
ile İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10. maddesinde de imar parsellerinin
oluşturulması
ve
dağıtımındaki esaslar belirlenmiştir.
Anılan Yasa ve
Yönetmelik hükümlerinin değerlendirilmesinden, parselasyon işlemiyle amaçlananın
imar planı, plan raporu
ve
imar yönetmeliği hükümlerine göre imar adasının tüm biçim
ve
boyutu, yapı düzeni, inşaat yaklaşma sınırı
ve
bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği
ve
derinliği, yerleşme yoğunluğu, taban alanı
ve
kat alanı katsayısı, arazinin kullanma şekli, mülk sınırları, mevcut yapıların
durumu gözönüne alınmak suretiyle sorunsuz, üzerinde yapı yapmaya elverişli imar
parseli oluşturmak olduğu açıktır.
Öte yandan, bir bölgede parselasyon işlemi yapılabilmesi için öncelikle 1/1000
ölçekli uygulama imar planı yapılması
ve
parselasyon işlemimin de bu plana dayalı olması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davanın davacıya ait taşınmazın bulunduğu alanda 3194
sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işleminin iptali
istemiyle açıldığı, idare mahkemesince, dava konusu düzenlemenin 3194 sayılı
Yasanın 18. maddesi
ve
ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığının tespiti amacıyla yerinde
keşif ve
bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, ancak bilirkişi raporunda parselasyon
işlemiyle birlikte, bu işlemin dayanağı imar planına yönelik değerlendirmelere
de yer verildiği, mahkemenin de, dava konusu olmadığı halde imar planına yönelik
değerlendirmeleri esas almak suretiyle parselasyon işleminin iptaline karar
verdiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, parselasyon işleminin dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planı
dava konusu edilmediğinden, dava konusu parselasyon işleminin yukarıda anılan
Yasa ve
Yönetmelik hükümleri ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planına
ve
parselasyon ilkelerine uygun yapılıp yapılmadığının, irdelenmesi suretiyle
yeniden bir karar verilmelidir.
Açıklanan nedenlerle, Konya İdare Mahkemesinin 27.11.2002 günlü, E:2001/1868,
K:2002/1594 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000- lira karar harcı ile fazla
yatırılan 11.970.000- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın
adı geçen mahkemeye gönderilmesine 12.1.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-KAR-DER; SAYI:5)
| |